Genç hakemlere sempati var

Genç hakemlere sempati var Ege Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Müdürü Prof.Dr.Mustafa Ferit Acar, 45 yaşındaki bir hakemin "en verimli ve tecrübeli bir dönemde olduğunu ve hakemliği bırakmada yaş sınırının daha yukarıya çekilmesi" gerektiğini söylüyor. Acar hoca, hakemin sahadaki başarısında en önemli faktörlerin "tecrübe", "kişilik özellikleri" ve "zekâ" olduğunu söylüyor. Oğuz Sarvan'ın değerlendirmesi de şöyle: "45 yaş, hakem için verimli bir dönemidir. Yaş sınırı 49'a yükseltilebilir. Ancak ilerleyen yaşlarda hakem ulaşabileceği bütün hedeflere ulaşmışsa, hedefleri kalmamışsa, performanslarında düşüş olabilir. FIFA, hakemlerdeki yaş sınırını kademeli olarak düşürmüştü. Bugün bu yeniden tartışılıyor. Yeniden yükseltilebilir." Genç, hedefleri olan hakemler insana daha sempatik geliyor. Gördüklerini daha rahat çalıyorlar düşüncesindeyiz. Yeter ki, MHK, "Büyüklerin canı yanarsa, maç alamazsınız" gibi bir havaya sebep olacak tayinlerden uzak dursun. Türk hakemliği Cem Papila olayıyla önemli bir fırsat yakaladı. Bunu değerlendirmeli. Cem Papila'nın arkasında mısınız? Medya Papila'nın arkasında. Futbol Federasyonu ve MHK Papila'nın arkasında. Hakem hocaları ve yorumcuları "Papila haklı" diyor. Bütün kulüpler bazıları sesli, bazıları sessiz Papila'yı kahraman yaptı. Lüksemburg'taki RTL5 adlı kanal, Football isimli programda Cem Papila'yı bütün kararlarında haklı buldu. Serdar Bilgili, Bayram Yağcı, Kazım Kanat, Lucescu gibi bir kaç kişinin dışında aklıselim herkes "Cem Papila"ya tam destek veriyor. Ancak bir endişe var: Geriye kalan 29 hakemin tutumu? Şu anda faal hakem olan ey 29 arkadaş! Cem Papila'nın arkasında olacak mısınız? Yoksa 'eyyam' daha mı kolay? Bülent Yavuz çok mutlu Bülent Yavuz, belki de hiç bu kadar rahat ve huzurlu olmamıştı. Futbol kamuoyu ve medya Cem Papila'nın arkasında. MHK'ya her kesimden büyük destek var. Genç hakemler çok başarılı bir haftayı geride bırakmış. Bülent hocanın keyfine diyecek yok. Semineri analiz eden yazımızda kendisini biraz sert olarak gördüğümüz için bize bir de sitemi var: "Ben yufka yürekliyim. Sert ve agresif değilim. Ama önemli bir kurumun başındayım. Disiplini de sağlamalıyım. Bana biraz haksızlık etmişsin." Peki Bülent hoca! Ali Aydın'a ne oldu? Ali Aydın denilince, yakın zamana kadar "gördüğünü çalan, deplasman takımı - ev sahibi takım tanımaz, büyük - küçük bilmez, cesur hakem..." tanımlamaları yapılıyordu. MHK, 18. haftayı başarılı geçirdi. Zorlu kupa maçları da biri dışında hakemler açısından başarılıydı. Ali Aydın, G.Antep-Beşiktaş maçında Ronaldo'yu neden atmadı? Sarı kartı var, Yusuf'a yaptığı harekete penaltı kararı verdi. Brezilyalı futbolcuya en az bir sarı çıkmalıydı. İkinci sarıdan kırmızı, ya da direkt kırmızı... G.Antep 3-1 galip, maç tertemiz. Penaltıya hükmettiğine göre görmemesi imkânsız. Geriye tek bir seçenek kalıyor: "Beşiktaş'ın canı çok yandı. Es geçsek fena olmaz!" Böyleyse, çok kötü!