GTK... Gözlemciler ve Temsilciler Kurulu... Türkiye'de bu kurulu ve görevlerini pek bilen yok maalesef. Bu kurul sustukça, mütevazı durmayı tercih edince, bazıları da bu kurulu yok sayıyor. Ya da ciddiye almıyor. Bu kurul 40 Süper Lig gözlemcisini, 250 civarındaki klasman gözlemcisini ve 117 temsilciyi eğitiyor. Tayin ediyor. 15 ay içinde kurumsallaşma yolunda çok ciddi bir mesafe kaydetti. Antalya'da Temsilciler seminerini takip ettim. Maç raporlarındaki hassasiyeti ve ciddiyeti bizzat gördüm. Temsilcilere birer fotoğraf makinesi verilmiş. İşin bu tarafı bana biraz tuhaf geldi. 50 ya da 60 yaşındaki bir temsilcinin olayları fotoğraflaması pratikte pek mümkün değil. Sonradan öğrendim ki, olayları değil de aksaklıkları görüntülemek için verilmiş. Bedri Dölkeleş, işiyle dertli. Bu sütunlarda zaman zaman eleştiriyor olsak da, temsilci raporlarındaki uygulamalar UEFA delegesi standartlarından geri kalmayacak ölçüde. Hakem olarak ismini bilirdim ama pek tanımazdım Cem Tosyalı'yı. Hakemliği erken bırakması, şimdiye kadar MHK'larda olmaması bir büyük kayıpsa da GTK için büyük bir şans. Cem Tosyalı konuya tam hakim. Laptopundan anında size çok detaylı bir bilgiyi verebiliyor. 150 klasman hakemine verdiği gözlemci brifingi çok başarılıydı. MHK üyeleri başta olmak üzere herkesi aydınlattı. İkna gücü var. Özel sohbetimizde bir-iki örnek verdi ki, tarafsızlığından etkilendim. Cem Tosyalı'dan aldığım bir detayı yeri gelmişken paylaşalım: Notların ilk yarı ortalamaları MHK Yıl Süper Lig 2 A - 2 B SLY U.Özerten 2005-2006 7.8 7.8 8.02 S.Çelik 2004-2005 7.7 7.8 7.91 Zihni Aksoy... Gözlemcinin hakeme nasıl yaklaşması konusunda büyük hassasiyeti var. Görev dağılımında bölgesindeki titiz çalışmasını, adil görev dağılımını bütün detaylarıyla aktardı. Fatih Tanfer... Bir çok konuda karşılıklı görüş-alışverişinde bulunduk. İş disiplini ve titizliği dikkat çekici. GTK üyelerinin tamamının Ömer Üründül'e büyük saygısı ve sevgisi var. Dışarıdan gelmiş biri olmasına rağmen inanılmaz derecede değer veriyorlar. Yeri ve zamanı geldikçe, bu kurulun çalışmalarını aktarmaya devam edeceğimiz gibi hatalarını da yazacağız. Antalya notları Prof. Dr. Gazanfer Doğu... Gruplar ve kişiler üstü tam bir bilim adamı olarak hakemlerin en çok etkilendiği isim. Çağdaş yaklaşımı ve titizliği dikkat çekici. Geniş hoşgörüsünün yanında, en ufak bir "istismarı" hakemin isminin karşısına not düşüyor. Osman Avcı... Bu camia Sayın Avcı'yı iyi tanır. Kimseye kötülük düşünmez. Doğru adamdır. Şunu da çok iyi biliyorum. Kendisini delegelikten alan dernek yönetim kuruluna da inanılmaz bir hoşgörüsü var. Hakemin hakkını hukukunu Osman Avcı kadar düşünen MHK üyesi çok azdır. Hakemler bunu böyle bilsin. Nihat Güner... Tanımadığım bir isimdi. Tam bir hukuk adamı. Sivrisinekle değil, bataklığı kurutmak gerektiğine inanan bir özelliğe sahip. Kişilik ve şahsiyet sahibi insanların hakem olmasını ilke edinmiş bir isim. Oğuz Sarvan... Marka bir isim. Ancak kendisini kırgın ve küskün hissettim. "Oğuz Sarvan çabuk küser" yorumlarını çok duyardım. Hak vermeye başladım. Sayın Sarvan'ın, daha ciddi katkıları olmalı. MHK'nın yerinde olsaydım, seminerde bazı eğitimcilerin yerine ya da yanına Metin Tokat, Orhan Erdemir gibi isimleri ilave ederdim. Hakemler daha bir başka motive ve konsantire olurdu diye düşünüyorum. Mesela seminerde C.Papila ve C.Deda'ya olan ilgide bunu gördüm. Mustafa Çulcu'nun da bu seminere çağrılmaması hoş değil. Maçla veda edemedi, bari orada arkadaşlarıyla veda etmeliydi. TFFHGD ileriyi mi gördü? Dernek, Özerten MHK'sı göreve geldiğinde Sabri Çelik ve Mevlüt Güzel'i silip Taner Yalçındağ ve Osman Avcı'yı delege yaptığında ne kadar hatalıysa; İsmet Arzuman ve Selçuk Dereli'yi delege yapmakta da o kadar hatalıdır. Bunu tarafsız, camiaya uzak birine anlattığınızda yorumu şu oluyor: "Kimin arabasına binersen, onun düdüğünü çalmak." Şu anda 21 Ocak sabahını kimse bilemiyor ve kestiremiyor. Değerli yönetim kurulu üyesi arkadaşlar: (Selçuk Dereli, İsmet Arzuman, Bülent Demirlek, Hamza Mısır) 21 Ocak sabahı Taner Yalçındağ ve Osman Avcı MHK üyesi olursa tavrınız ne olacak çok merak ediyorum. Normal olarak ilk yönetim kurulu toplantınızda bu iki ismi delege yaparsınız olur biter. Ki, bu iki ismin MHK'da olması ihtimal dahilindedir. Sürpriz olmaz. Değerli yönetim kurulu üyesi diğer arkadaşlar: (M.Çulcu, Sadettin Güler, D.Cumali Sucu, Metin Karaaslan) yeni GTK'da Taner Yalçındağ, Yüksel Okçuoğlu veya Osman Avcı olursa da tavrınızı çok merak ediyorum. Bana göre gözlemcilik durumunuz yeniden gözden geçirilir. Titanic'te neler olacak? Antalya'daki Titanic Otel'de bazı isimlerin, bazı isimlerin yüzüne nasıl bakacaklarını çok merak ediyorum. İsterseniz bu isimleri bir hatırlatayım? MHK üyeleriyle, Selçuk Dereli ve İsmet Arzuman başta olmak üzere genel merkez yönetim kurulu üyelerinin... Tugay Güdü ile Harun Tan'ın... Mersin İ.Y. da Titanic'te kamp yapıyor. Mersin Başkanı ya da idarecileri, futbolcuları Süleyman Abay ile karşılaşacaklar mutlaka... Bakarsınız, Ufuk Başkan, Mersinlilerle hakemleri bir araya getirir. Oyların rengi Tahminlerimi söylüyorum. İsmet Arzuman ve Selçuk Dereli, Cemal Aydın'ın ekibinin olduğu listeye oy vermez. Ayhan Bermek'i tercih edeceklerini düşünüyorum. Mustafa Çulcu ve Lale Orta için şu anda bir şey diyemiyorum. Ama camianın çok önde gelen bir isminin yaptığı yorumu harikaydı: "Hakemlerin oyu, kim kazandıysa ona olmuştur."