Yazılan ve çizilen senaryoların hepsinin içi boş, hiçbiri inandırıcı değil!
Yok, Futbol Federasyonu Fenerbahçe'nin yorgun olduğunu düşünerek maçı ertelemiş. Yok, Beşiktaş-Antalya maçı niye ertelenmemiş.
Yok, niye önce "maç seyircisiz oynanacak" kararı alınmış, sonra "maç ertelenmiş."
Yok, Federasyon Beşiktaş'ın önünü açmak istiyormuş.
Yok, maç seyircisiz oynatılarak Fenerbahçe'ye kıyak yapılmak istenmiş.
Yok, Galatasaray "maça çıkmam" diyerek şantaj yapmış.
Şu senaryoların her biri, bir diğerini çürütüyor.
Şu içinde bulunduğumuz günlerde devletimizin ve emniyetimizin alacağı her kararı saygıyla ve anlayışla karşılamamız gerekir.
Bizim bilmediğimiz veya şu anda paylaşamayacakları çok ciddi bilgiler emniyet yetkililerinin elinde olabilir.
Avrupa'da son birkaç ayda milli maçlar iptal edildi. Statlar dolu iken boşaltıldı. Onlarca örnek var...
Kimse senaryo yazmadı.
Pazar akşamı Fenerbahçe'nin yetkili ağızlarından son derece sağduyulu açıklamalar geldi. Yine Galatasaray da konuya makul yaklaştı.
Her iki kulüpten de ortamı gerecek açıklamalar gelmedi.
Polisimiz bu konularda çok tecrübeli ve en son teknolojiye sahip.
Hele şu son günlerde her maç, her toplumsal olay saatlerce analiz ediliyor, B ve C planları devreye konuluyor.
Bu maçı kimse keyfinden erteleyemez.
Ve şunu anladık ki; Sayın Cumhurbaşkanımız, İçişleri Bakanlığı, Valilik, Emniyet, kulüpler ve TFF arasındaki uzun ve dikkatli değerlendirmeler sonucunda bu karar alınmış.
Hiç kimsenin tek başına alacağı bir karar değil.
TFF'nin zerre kadar günahı yok!
Kulüplerin en ufak bir şantajı yok.
Gün; naz ve kapris yapma veya rekabet günü değil!
Gün; emniyet güçlerimize-devletimize yardımcı ve destek olma günüdür.
Bu kadar çelişki bir arada olur mu?
Kasımpaşa Teknik Direktörü Rıza Çalımbay, futbolculuğu döneminde çalışkanlığı ve disiplini ile tanınırdı.
Antrenörlüğü de bu sezona kadar öyleydi.
Ancak bu yıl sürekli her maçtan sonra hakemden şikayet eden bir Çalımbay var. Kazansa da kaybetse de...
4-1 kaybettiği Bursa maçı sonrası önce şu cümleleri kullanıyor:
“Mağlubiyeti hak ettik. Çünkü defanstan bu kadar bariz hatalar beklemiyordum. İnanılmaz şekilde beklentimin çok çok altında kötü oynadık."
Devamında bakın neler söylüyor?
"Yüzde bir milyon penaltımız var ama hakem vermedi. Ben bunların hata olduğuna değil, bilerek yapıldığına inanıyorum. Bir tek bu maç değil. Bu maçta penaltıyı verse maçın seyri değişecekti. Yediğimiz gol de kalecimizin şanssızlığı. Bu sene gerçekten Kasımpaşa takımını aldılar ve bir kenara attılar hakem arkadaşlarımız."
Rıza Hocam, Kasımpaşa bana 20 yıl önceki İstanbulspor'u hatırlatıyor. Medya gücüyle hakemler üzerinde baskı kurmaya çalışmışlardı. Ama tutmamıştı.
Bursa'da kalecini ve savunmanı herkes gördü. Hücum hattını da gördük. Biraz gelecek haftaki Beşiktaş maçına yönelik konuşmalar bunlar. Buna karnımız tok!
Trabzonspor şu soruya cevap bulmalı!
Trabzonspor iç sahadaki Mersin İY ve M.Sivas maçlarını birer golle kazanarak 6 puanı hanesine yazdırdı.
Fakat sahaya futbol olarak hiçbir şey koyamadı. Hatta son M.Sivas karşılaşmasında kaleci Esteban hayatının maçını oynadı.
Trabzon'dan ayrılan 3 oyuncu; Celustka (Antalya), Deniz Yılmaz (Bursa), Zeki (Kayseri) yeni kulüplerinde yıldız konumunda.
G.Antep'ten gelen Muhammet Demir'in de her hafta düşen performansı ortada.
Bu kulübe gelen oyuncu düşüşe, ayrılan yükselişe geçiyor.
Trabzonspor bu soruya cevap bulabilirse, sıkıntılarını tek tek çözer.
Çok yavan bir haftaydı!
Spor Toto Süper Lig’de bu hafta 8 maç oynandı.
4'ü berabere bitti, 4'ünü de ev sahibi kazandı.
Deplasmanda kazanan yok! Kırmızı kart, penaltı yok.
Derbi oynanmayınca hafta oldukça yavan geçti.
Galiba; kartlar, penaltılar hepsi derbiye saklanmıştı