Tartışmalı 72 pozisyonu izleyip değerlendirdiklerini belirten MHK Danışmanı “Bir iki büyük hata dışında sıkıntı yok” dedi. Ancak son haftaların en çok konuşulan altı pozisyonu değerlendirmeye bile alınmadı…
Hafta içinde hakemler seminerdeydi.
İskoç hakem eğitimcisi Hugh Dallas diyor ki;
“TFF Başkanı ile de görüşeceğim. Ona da söyleyeceğim, gayet başarılıyız. Bugün burada 72 pozisyon değerlendirdik. Bir iki tane ‘skandal’ denilebilecek hata var. Birkaç tane, ‘öyle de olur böyle de olur’ karar var. Diğer kararlarınızın tamamı doğru. Bu çok yüksek bir oran.”
Tabii akla hemen şu sorular geliyor!
Seminerde masaya gelmeyen, konuşulmayan pozisyonlar ne olacak?
1) Abdülkerim’in Rize maçında golden önceki faul beklentisinde, Güven’in rakibine acımasızca attığı kafada, Oosterwolde’nin yediği sokak dayağında, İcardi’nin ayağına basılmasında verilmeyen penaltı pozisyonlarında hakem kararları doğruymuş. Hakemlerimiz yanılmamış. İnanalım mı?
2) Barış Alper’in dirseği, Bahtiyar’ın kırılan burnu neden seminerde masaya gelmez? Bunlar sizin için önemsiz pozisyonlar mıydı yoksa bunlar da sizin kriterlerinize göre doğru kararlara dâhil mi?
Merak ediyorum, Dallas ligimizde oynanan kaç maçı 90 dakika izliyor ve analiz ediyor? Yoksa önüne hangi pozisyon konulursa onun üzerine mi yorumlar yapıyor?
Antrenman hocası da rüya âlemindeymiş. Her şey mükemmelmiş.
Hakemlerin e-Mail adresine antrenman programı gönderip, ayda bir defa bazen iki ayda bir Türkiye’ye gelip bir iki antrenman yaptırarak hakemleri forma soktuğuna inanıyor ve verilerin bir sistem üzerine yüklenmeyi çok büyük bir olay gibi sunuyor.
Bu işi Türkiye’de yapacak bir kişi yoksa kapatalım gidelim dükkânı!
VAR eğitimcimiz Pawel Gil ne iş yapar, sorumluluğu nedir, çözemedik. Türkiye’de insanların sabahlara kadar tartıştığı bütün kritik kararlarda “VAR doğru yaptı!” demekten sorumlu eğitmen gibi hareket ediyor.
Sorumluluğu yok, hesap soran yok, VAR performansları ortada ama ona göre her yapılan doğru.
Bütün bu kaos ortamında; hakem danışmanı, VAR danışmanı ve antrenmanlardan sorumlu danışman; “Her şey yolunda!” diyerek, bu iş gidebildiği yere kadar gitsin, maaşımız ve Türkiye seyahatlerimiz sürebildiği kadar sürsün mantığıyla hareket ediyorlar.
Birisinin artık “Kral çıplak!” deme vakti geldi de geçiyor sanki…
A Millî Takım, tarihî bir zafere imza attı! TFF artık bu işe bir çekidüzen vermeli.
Biri gerçekmiş, diğerinin pratiği yok!
1) Eski bir 3. Lig hakemi, TFF Başkanı’na “Hakem Danışmanı” olmuş. Bunu ilk duyduğumda inanmamıştım. “Espri yapıyorlar” sanmıştım. Gerçekmiş!
2) Kurulan Hakem Akademisinin ne başında ne de etrafında hakem kökenli hiç kimse yok. Genelde başarılı olmuş siyasetçiler, sanatçılar, gazeteciler ve sanayiciler “üniversitelerden” çıkmamıştır. Esas olan sahadır. Saha ve akademi beraber olmalı. Saha olmazsa; biz daha çok kural bilmeyen hakem görürüz!
Yine balıklama atladık!
İki gün önce ortalık şu haberle çalkalandı, durdu!
“G.Saray, Bayern Münih maçını yöneten Antonio Nobre’yi VAR protokolünü uygulamadığı gerekçesiyle beş sayfalık özel mektupla UEFA Disiplin Kurulu’na şikâyette bulundu. Portekizli hakemin Şampiyonlar Ligi seviyesinde bir daha görev alamayacağı kaydedildi.”
Bir kere ceza verilecekse; VAR’a verilirdi. Hakemin bir suçu yoktu.
Bu haber sosyal medyada da köpürtüldü. Bana hiç inandırıcı gelmedi.
Sağ olsun sevgili Hüseyin Özkök sosyal medyada yazınca durum açıklığa kavuştu.
2024 EURO elemelerindeki son İsviçre-Kosova maçını Antonio Nobre yönetmiş.
Hani organizasyonun biri UEFA, diğeri FIFA olsa bir nebze birbirlerinden haberi yok dersiniz.
Şampiyonlar Ligi de, EURO 2024 elemeleri de UEFA organizasyonu!
Ve bu iki maç arasında dokuz gün var.
- 9 Kasım; Bayern Münih-G.Saray
Bakın; UEFA eğer hakemini cezaya sokmak isteseydi; millî maçı geri alırdı. Maçın tebligatı bir ay önce yapılmış olsa bile...
Ve yeni FIFA listesi!
2024 FIFA hakem listesi; akşam sabah açıklanacaktır.
Yerlerine; Zorbay Küçük, Bahattin Şimşek ve Kadir Sağlam geldi.
Hayırlı olsun!