İnsanlar mevki, makam ve etiketlere öyle bir yapışıyor ki, ölene kadar bırakmak istemiyor. Tabii bu işe bu kadar yapışırsanız; ilke, prensip, hak, hukuk, duruş diye bir şey kalmıyor. En yakın dost ve arkadaşlarınızı bir bir kaybediyorsunuz. (Hüsnü Hayali, Levent Kızıl, Melih Gökçek, Nuri Albayrak, Murat Aksu, Hasan Doğan, Serdar Güzelaydın, Şenol Güneş, M.Ali Yılmaz, Ergün Gürsoy...vs) En büyük destekçiniz olan kulüpleri kaybediyorsunuz. (Beşiktaş, Trabzon, Ankaraspor.) Mevcut yayıncı kuruluşu kaybediyorsunuz. Rakip yayıncı kuruluşu kaybediyorsunuz. TV'lara reklam veriyorsunuz. Milli Takım ya da federasyon değil; "kendiniz Türkiye insanını Avrupa Şampiyonası'na davet" ediyorsunuz. Benlik duygusunun tavan yaptığı nokta bu olmalı. Dün genel kurul salonundaki şu cümeleler ise çok daha ilginç: "Benden sonra Federasyon başkanlığına gelecek kişiye iki çift sözüm olacak. Ona diyeceğim ki, şayet Avrupa Şampiyonası'nda final oynayamazsan, federasyona gelirim ve hesabını sorarım. Federasyon başkanlığına gelecek adam, bu Avrupa Şampiyonası'nın neyini hak etmiş, neresinde olmuş?" Giden başkanların böyle bir misyonu olduğunu da dün öğrendik. Demek ki, kişi kendini holding yönetim kurulu başkanı, gelecek olan başkanı da genel müdür sanıyor. Ve hesap sormaya hazırlanıyor. Delege, genel kurul bunların bir manası yok. Dünkü genel kurul tartışılabilir. 192 delege öyle ya da böyle 14-15 şubat tarihleri için seçim istemiştir. Bu genel kurulu hukuki ve hakkaniyet ölçüsüde görmeyenlere şu sorulur: Sizin Hukuk Kurulunuz, Disiplin Kurulunuz Tahkim Kurulunuz ne kadar adilse, dünkü genel kurul en az onlar kadar adildir. Genel kurula bir gün kala kulüplere gelirlerini yüzde yüz artırma vaadi... 2 ve 3.Lig kulüplerine 30'ar bin YTL dağıtma... Size karşı olmayan kulüplere 500'er bin YTL ödeme yapma... Bu federasyon başkanlığı koltuğu ne kadar keyif veren bir koltuktur ki, 8 yıl oturan dahi doymak bilmiyor. Ömür boyu kalmak istiyor. Kurumlar, ilke ve prensipler, sistem, düzen hiçbirinin önemi yok! Her şey sizin iki dudağınız arasında olsun. Ama olmadı!. En çok güvendiğiniz FIFA bile genel kurulu adil ve hukuki buldu. >> Bir dönem kapandı 17 Ocak, sonun başlangıcı tarihi oldu. 15 Şubat'ta Türk hakemliği yeni bir sayfa açacak. Haluk Ulusoy ile birlikte Türk hakemliğine yön veren Hilmi Ok, Bülent Yavuz, Sabri Çelik ve Mevlüt Güzel dönemi sona ermiştir. Bir dönem kapandı. Bir ay sonra yeni bir dönem açılıyor. Yeni kanunun çıkmasına büyük emek veren eski hakem ve MHK eski üyesi Antalya Milletvekili Dr. Abdurrahman Arıcı, yeni MHK'nın oluşmasında kilit bir rol oynayacak. >> İstanbul manzarası!.. 8Ocak Salı günü İstanbul'da hakemler atletik testten ve seminerden geçti. Gerçekten Türk hakemliği için yürekler acısı bir durum. Atletik testler foto-sel yok, mikrofonla ve kol saatiyle yapılıyor. Her hakem 10 metre ileriden başlıyor. Hiçbiri yorulmamış. Ne saatler saat, ne de parkurdaki metreler gerçek metre. Koşamayan hakemler telefonla çağrılmış, "Hemen gelin buraya, böyle bir test bir daha bulamazsınız." Koşan koşamayan hepsi gelmiş. Testlerde başarısız olan yok. MHK üyesi kutluyor. Ama hiçbir hakemin testi nizami değil! >> Konuğum Ayhan Bermek Futbol Federasyonu genel kurula gidiyor. Federasyon başkanlığı için ismi gündeme gelen Ayhan Bermek, bu hafta Hakem Triosu'nda konuğum olacak. Henüz aday olmadığını ısrarla söyleyen Ayhan Bermek, Türk hakem ve gözlemciliği konusunda ne düşünüyor? Aday olması için hangi şartların sağlanması gerekiyor? Bütün bunları Sayın Ayhan Bermek canlı yayında cevaplayacak. >> MHK işin dalgasında! Çarşamba günü ekranın karşısına geçtim. Kupadaki A.Gücü-Beşiktaş maçını seyredeceğim. Maçı Yunus Yıldırım yönetiyor, 4.hakem Kerim Deveci. Dikkatimi çekti. Bir yanlışlık olmasın dedim. Yani Yunus Yıldırım oldu ya sert zeminde sakatlandı maçı devam edemedi. Maçı Kerim Deveci yönetecek. Üstelik A.Gücü-Beşiktaş. Yani zor maç ki Yunus Yıldırım verilmiş. Peki Kerim Deveci kim? Karabük Bölgesi'nden 33 yaşında. 1.Lig eski adıyla 2 A hakemi. Bir tane A maçı yönetmiş mi? Yönetmemiş. 2 tane 2.Lig'de düdük çalmış. Siz kalkın bu hakeme böyle bir kupa maçında 4.hakemlik verin. MHK üyeleri, beyler, siz işin farkında mısınız? Yoksa birileriyle dalga mı geçiyorsunuz? >> Mesaj kutusu > "GTK'nın temsilcilere yaptığı seminerde kurul üyelerinin bir kısmı seminer günü 3 saatliğine İstanbul'a cenazeye uçakla gidip geldiler. İyi de uçak paraları kimdendi? Ceplerinden mi yoksa federasyondan mı? Bunu araştırır mısınız?" *** > "Antalya'daki seminerde dillerde dolaşan bombayı duydunuz mu? Yılbaşında Hamdi Kutval, MHK eski üyesi Özcan Gürkaynak'ı aramış, hali hatrını sormuş, aldığı cevap: "İyiyim Hilmi Ok mezarlığında dinleniyorum. Anlatan Hamdi Kutval." >> HAKEM - METRE Maç Hakem Maç KK SK Penaltı Trabzon-OFTAŞ Oktay Demiray 6.maçı 1 18 1 İstanbul B.Bld.-Sivas Vedat Yüksel 7.maçı - 32 1 Beşiktaş-K.Paşa Aytekin Durmaz 9.maçı 1 35 3 Kayseri-Konya Kuddusi Müftüoğlu 5.maçı 1 16 - Ankara-V.Manisa Bülent Demirlek 8.maçı 1 32 - Denizli-A.Gücü Halis Özkahya 8.maçı - 33 - G.Birliği-Ç.Rize Cüneyt Çakır 10.maçı 3 46 3 G.Antep-F.Bahçe M.Kamil Abitoğlu 8.maçı 1 32 2 G.Saray-Bursa Bülent Yıldırım 10.maçı 2 43 3 >> MESAJINIZ VAR: YARIN AKŞAM SAAT 22.00'DE TGRT HABER'DE HAKEM TRİOSU'NDA BULUŞALIM!