Panelden notlar
İstanbul'daki şiddet panelini takip ettim. Bazı tespitlerimizi aktarmakta fayda var. Hakemlerin bu panele eksiksiz katılmaları dikkatimizi çekti. Bu panel için MHK sekreteryası Süper Lig hakemlerini tek tek arıyor. İlk önce hakemler yol ücretleri yüzünden pek rağbet etmiyor. İkinci defa şu tebligat yapılıyor, "Yol ücretlerinizi Federasyon karşılayacak. MHK sizi orda görmek istiyor." Şu da ilave ediliyor: "Resmi elbise ile gelmeyebilirsiniz. Federasyon adına katıldığınız belli olmasın." Panelin sonrasında da harcırah listesinin elden ele dolaşması herkesin dikkatini çekiyor. Hakemler üçüncü aramada ikna oluyor. İstanbul İl Hakem Kurulu da İstanbul'daki il hakem ve gözlemcilerine SMS yoluyla Ulusoy'un konuşma yapacağının altı çizilerek davet ediliyor. Bülent Yavuz dönemini hatırlattı bize... Ulusoy'un konuşması öncesi hakemler böyle organize edilirdi. Esas konuya gelelim. Mersin'den, Trabzon'dan yurdun dört bir tarafından onlarca hakem buraya getirilmiş. Hakemler sanki sizin memurunuz. Bu arkadaşlar profesyonel hakem mi? İşleri, aileleri yok mu, diye düşündüm. İçinizden "Bu şiddet paneli çok önemli bir konuydu" diyorsanız, ben de şimdi size soruyorum: Bu hakemler için bu kadar önemliyse, başta İstanbul İl Hakem Kurulu Başkanı ve üyeleri sizler neredesiniz? Ulusoy başkan konuşacak. Yoksa, başkanı mı tanımıyorsunuz? Ardından MHK Başkanı konuşacak. Yani sizi o göreve atıyan kişi. Yoksa ona da mı saygınız yok. içinize mi sindiremiyor musunuz? Yoksa Çulcu'nun başkanlığı kabul görmüyor mu sizde? Bu ikinci paneldir MHK Başkanı konuşuyor, il hakem kurulundan tek üye salona gelmiyor. Bu kadarla kalsa iyi, Selçuk Dereli "Türkiye'nin 1 numarasıyım ve derneğin genel başkanıyım" diyor. Antalya'da şube yöneticilerinden kaçıyor. Eee 2 gün sonra da genel başkandan bu defa İstanbul Şube Başkanı kaçıyor. Biz iyi şeyler yazmak istiyoruz. İyi şeyler yazmak için iyi şeyler görmek lazım. Ben bunları yazdıkça, bazı dostlar kırılıyor ve nezaket dışına çıkıp selam dahi vermeme yolunu tercih ediyorlar. Vermediğiniz selam, gazetecilik ilkeleri adına bizim onurumuzdur. Merak etmeyin, siz yarın görevden ayrılınca kaç tane hakemin size selam vereceğini hep beraber göreceğiz. Kürsüdesiniz, zorla getirdiğiniz hakemlerin dışında "sayısal olarak en büyük hakem ordusuna" sahip İstanbul'dan bir tane klasman hakemi, bir tane C yardımcı, bir tane il hakemi var mıydı koca salonda? >>> Siz Antalya'nın da genel başkanısınız TFFHGD Antalya Şubesi'nden Genel SekreterTuran Ökçün geçtiğimiz hafta Antalya-Bursa maçını yönetecek olan Genel Başkan Selçuk Dereli'yi arıyor. "Sayın Genel Başkan, Antalya Şubesi olarak sizi karşılamak isteriz. Derneğimizi onurlandırmanızı istiyoruz. Problemlerimizi konuşmak isteriz" gibi bir talepte bulunuyor. Selçuk Dereli bu daveti kabul etmiyor. Bir genel başkan düşünün ki, şubesi ile bir araya gelmek istemiyor. Biraz daha konuyu araştırmak için eski genel başkanları aradım. Genel başkan olan bir hakem maç yöneteceği şehirde dernek şubesindeki hakem arkadaşlarıyla bir araya gelir mi diye... Serdar Çakır ve Metin Tokat maç yönetmek için gittikleri illerde şubelerle görüştüklerini söyledi. Mustafa Çulcu ise bu konuda dedikodular olabileceğine dikkat çekti. Selçuk Dereli Antalya'da 'sıfır' hata bir maç yönetti. Maçı seyreden Çulcu da yeterli bulmuş olmalı ki; Trabzon-G.Saray maçına atadı. Antalya'dan bir başka not. Antalya İl Gözlemci Kurulu Başkanı İlhan Nargiz yaptıkları aylık toplantının sonunda diyor ki, "Arkadaşlar herkes şu dilekçeyi imzalasın, mecburidir." Dilekçe Antalya'daki derneğin genel kurul talebi ile ilgili yazı. Kafi miktarda imzayı bulamayan İl Gözlemci Kurulu da antrenman için atılan imzaları da olağanüstü genel kurul talebi kararına eklemeyi bile göze almış. Yaa bırakın bir il de size muhalefet olsun. Bu yollara tevessül etmeye değer mi? >>> Kısa... Kısa... Kısa... Kısa... * Hakem arkadaşlar zammı unutun, yüzde 10-15 gelirse öpün başınıza koyun. TFF'den gelen haber böyle. * Evren Dölek ve Tuncer Keçeci'nin klasman gözlemciliğinden düşürülmeleri sebebiyle Tahkim Kurulu'na yaptıkları itiraz kabul edilmedi. * Isparta İl Gözlemci Kurulu Başkanı Yılmaz Dağlı görevinden istifa etti. İstifa sebebi kendisine temsilcilik sözü verilmiş. Bu yerine getirilmemiş. Dağlı'nın yerine il hakem kurulu üyesi Hüseyin Otru gelmiş. * İstanbul'da Alpaslan Arkun'un İl Gözlemci Kurulu'na atanacağını duyduk. * İstanbulspor-V.Manisa maçındaydım. Yardımcı hakem Mustafa Sönmez'di. Sönmez, 2 gün sonra Trabzon-G.Saray maçında. Ya çok başarılı bulundu, ya da elde hakem kalmadı. Maç bekleyen hakemlerin ahını alıyorsunuz. * Fortis Finali'nde Beşiktaş-F.Bahçe (3-2), Süper Kupa Finali'nde Beşiktaş-G.Saray (1-0) maçını yöneten Bülent Demirlek'e Beşiktaş-A.Gücü maçı verilmiş. >>> Sayın Kapulluoğlu sayın Arslan! Geçtiğimiz çarşamba günü İstanbul'da "Fair Play ışığında sporda şiddet ve ayrımcılıkla mücadele" başlıklı bir panel vardı. Panelde başta Spordan Sorumlu Bakan olmak üzere TFF Başkan Vekililleri, Tahkim Kurulu Başkanı ve üyeleri, MHK ve Süper Lig hakemleri tam kadro vardı. Bazı kulüplerin yönetici ve başkanları da vardı. G.Birliği Başkanı İlhan Cavcav da vardı. Şiddete çare aranıyordu. "Önüne nasıl geçeriz"in yolları tartışılıyordu. Sayın Cavcav 5 gün önce "İsmini duymadığım ne idüğü belirsiz kahramanlar (!) G.Birliği'ni katlediyor" diyerek hakem Abdullah Yılmaz'ı suçlamıştı. Sözkonusu hakem Abdullah Yılmaz salonda, hakemlerin sendika başkanı sayın Selçuk Dereli de salondaydı. MHK tam kadro orada. Şiddeti sokakta, tribünde aramayın. Şiddet protokol koltuklarında. Sayın oturum başkanı Türker Arslan, Sayın Kemal Kapulluoğlu; önce salondaki şiddetin önüne geçin. Bırakın mavi boncuk dağıtmayı... Hakemler için bu ifadeyi kullananan başkanlara ne zaman hesap soracaksınız? (Bu arada, Sayın Çulcu, Cavcav'a en güzel cevabı yapıştırmış. Cavcav'ın tepki koyduğu hakem Abdullah Yılmaz'ı anında Bursa-Sivas maçına atamış.)