Dün sabah evden çıktım, gazeteye gelinceye kadar telefonlarım arka arkaya çalmaya başladı. İlk gelen telefon, "Dikkat et, birazdan büyük bir bomba patlayacak. Motor fena ısınmış halde!.. Hararet yükseliyor!.." Gazeteye geldik, Federasyon kaynakları ser veriyor sır vermiyor. Nihayet Federasyonun internet sitesi saat 11:15 gibi bombayı patlattı: Cemal Aydın Disiplin Kurulu'na sevkedildi. A.Gücü-F.Bahçe maçına tayin edilmiş olan Halis Özkahya'nın yerine de Fırat Aydınus verildi. Olayı analiz etmeye önce MHK'dan başlayalım. *** MHK'nın burada fahiş bir hatası var. Bu üçüncü sezon, üst üste A.Gücü-F.Bahçe maçına Halis Özkahya veriliyor. Mustafa Çulcu, önceki sezon 17.haftada A.Gücü-F.Bahçe maçına Halis Özkahya'yı atıyor. Oğuz Sarvan geçen sezon 24.haftada (göreve geldiğinin ikinci haftası) A.Gücü-F.Bahçe maçına Halis Özkahya'yı atıyor. Geliyoruz bu sezona; 12.haftada A.Gücü-F.Bahçe maçına yine Halis Özkahya atanıyor! Karbon kağıdı konulmuşcasına. 3 atama da tesadüf olsa bile, hiç gerek yok böyle bir kopyaya. MHK'nın sezon başından beri paket programına baktığınız zaman A.Gücü-F.Bahçe maçına Halis Özkahya, alternatifi de Fırat Aydınus banko oturuyor. Bu maça iki hakemi tahmin etmek çok zor birşey değil. Cemal Aydın'ın tayin öncesi Özkahya ve Aydınus isimlerini telafuz etmesi zor değil. Çünkü bu işten anlayan biri 12 haftalık tayinlere baktığı zaman bu iki hakem ismini rahatlıkla tespit edebilir. *** Çalkantılı günler yaşayan A.Gücü'nde Cemal Aydın salı günü Lütfi Arıboğan'ı arıyor. (Tıpkı Melih Gökçek gibi) F.Bahçe maçına Halis Özkahya ya da ismini vermediği diğer bir hakemin atanacağını söylüyor. Federasyon iddiaların kaynağını Cemal Aydın'dan istiyor. Ama cevap alamıyor. Cemal Aydın, hakemlerin medyaya açıklandığı çarşamba akşamı Batman'da öğretmenlik yapan Halis Özkahya'yı arıyor. Ne konuştuğunu bilemiyoruz. Halis Özkahya bu konuşmayı Disiplin Kurulu'na verince mahiyeti anlaşılabilir. Cemal Aydın hakeme, "Sizinle ilgili olarak Federasyona görüşlerimi aktardım, bilgilendirdim. Ben hakemliğinize güveniyorum"dediğini söylüyor. Şimdi ben soruyorum: Bir kulüp başkanının, maçına çıkacak olan bir hakemi 72 saat önce her ne sebep olursa olsun araması normal mi? Cemal Aydın -kendi ifadesiyle- geçmişte hakemlerin FIFA kokartlarını takan ve söken bir başkan. Bir maçında 4.hakem Kamil Biricik'e "Hakemliğini bitireceğim" demiş ve bitirmişti! Geçmişte A.Gücü maçlarına çıkmak istemeyen onlarca hakem biliyorum. Hatta bazıları da özel sohbetlerimizde, "Eğer A.Gücü maçına çıkacaksam canlı yayın maçı olsun" diyorlardı. *** Gelelim Halis Özkahya'ya. Ben kendisini kutluyorum. Bu olayı deşifre etmeyebilirdi. "Adım çıkacak, yıpranacağım, düşmanlarım artacak. Ben gidip maçımı yöneteyim. 2000 YTL'mi cebime koyayım. Şimdi bu olay büyürse ben bundan sonra ne F.Bahçe, ne de A.Gücü maçına çıkabilirim" düşüncesine kapılabilirdi. Bu genç çocuk, bütün bu riskleri alıp durumu MHK Başkanı'na bildiriyor. Umarım ödülünü alır. MHK Başkanı da durumu Federasyon Başkanı Mahmut Özgener'e iletiyor. Geçen hafta Cem Papila ısrarla "Hakemlerin MHK'ya güveni yok" diyordu. Bu durum bir hakemin MHK'ya ve Federasyona güvenini ortaya koyuyor bence. Güven olmasa, bu asla yukarıya iletilecek bir konu değil. *** MHK, bugünleri görmüşcesine 3 Kasım 2008 pazartesi günü bütün hakemlere şu talimatı gönderiyor: "Üçüncü şahıslar tarafından maçtan önce ya da sonra arandığınızda durumu ilk fırsatta bölge sorumlunuza veya MHK Başkanı'na iletiniz." *** Geçmişte hakemleri arayan başkanların bu kronik rahatsızlıkları 12. haftada nüksetmiştir. 5-6 hakem bu kronik rahatsızlığın faturasını ödüyor şu günlerde. Belki de hiç suçları bile yoktu. Kuyumcu terazisi! Cumartesi akşamı Maraton'da Kocaeli-Denizli maçının özet görüntüleri yayınlanıyor. Kocaeli'nin beraberlik golünde 1 nolu yardımcı hakem Alpaslan Dedeş, çok kritik bir pozisyon oynattı. Ve maç 2-2 oldu. Şansal Büyüka ve Erman Toroğlu birkaç tekrardan fikir beyan ettiler. Erman Hoca, "Ofsayt değil. Bana değil gibi geliyor" dedi. Şansal Büyüka "Açık ofsayt" dedi. Daha sonra "Teknik ekibe rica edelim. Yarın pierosunu çeksinler. Bir daha izleyelim" dediler. Pazar akşamı Ahmet Dursun'un golünden önce Taner Gülleri'ye verilen gol öncesi pas pieroda net gözüktü. Tam 13 santim geriden çıktığı çizgi çekilince ortaya çıktı. Türkiye'nin iki önemli uzman ve otoritesi, birkaç tekrarda karar veremedi. Teknik ekipten yardım alındı. 24 saat sonra yardımcı hakemin kararının doğru olduğuna hükmedildi. Yardımcıları Allah nazardan saklasın. Önceki hafta derbideki yardımcılar Serkan Ok ile Alex Taşçıoğlu, geçen hafta Alpaslan Dedeş "kuyumcu terazisi" hassasiyetinde kararlar verdiler. Bu çocukları tebrik etmek, onore etmek, haklarını teslim etmek bize düştü. Sanıyorum MHK da "içinden" tebrik etmiştir. Medyanın zaten öyle bir derdi yok!