UEFA 3 güne bu kadar hatayı sığdırdı!

A -
A +

UEFA, 2016 Avrupa Şampiyonası Elemelerinde A Grubu'nu adeta İsveçlilere ihale etmiş.

Fatih Terim'in öfkesini haklı hale getirebilmek için ancak bu kadar çaba sarf edilebilirdi.
1) A Grubu'nda Türkiye-Letonya maçına İsveçli Stefan Johannesson'u atadı. Bu gruptaki Çek-Cumhuriyeti-Türkiye maçında Arda'ya yapılan penaltıyı görmeyen 5.hakem de İsveçli Stefan Johannesson'du.
2) Türkiye-Letonya maçını İsveçli Stefan Johannesson yönetirken, aynı gün bir başka İsveçli Martin Strömbergsson yine bu gruptaki Çek Cumhuriyeti-Kazakistan maçını yönetti.
3) Türkiye-Hollanda maçının gözlemcisi de yine bir İsveçli Peter Fröjdfeldt'ydi! 
4) Bu gruptaki Letonya-Çek Cumhuriyeti maçına Türk kökenli hakem Deniz Aytekin atandı. Biz Letonya'yı yenmiş olsaydık; bu maçın sonucu bizim için çok önemli olacaktı.
Anlaşılan o ki; UEFA'da pek dikkat ve özen yok.
4.haftanın tayinleri sürprizlerle dolu!
MHK, ilk 3 hafta gençlere şans vermekle beraber 3 büyüklerin maçlarına belli hakemleri abone yapmıştı. Tıpkı Yusuf Namoğlu dönemi gibi. Bu çok da doğru değildi. 
Hem hakem yıpranıyordu hem de yeni isimlere kavuşmak zorlaşıyordu.
Anlaşılan bu hafta çok radikal bir karar alınmış. 
Kasımpaşa-F.Bahçe maçına Deniz Ateş Bitnel.
Beşiktaş- M Başakşehir maçına Serkan Çınar!
Cüneyt Çakır, Fırat Aydınus, Bülent Yıldırım gibi isimlerin maçı yok.
Halis Özkahya, Barış Şimşek, Tolga Özkalfa, Alper Ulusoy, Y.Kemal Uğurlu gibi isimler dinlendiriliyor. 
MHK şu mesajı veriyor.
İsme fazla bakmıyoruz, performansı yetersiz olan dinlenecek. Her hakeme her hafta maç diye bir düşüncemiz yok.
Şans kapıyı çalınca!
Hakemlikte şans bazen kapıyı çalar! Bir adam atarsın, bir bariz gol şansını iyi süzersin; hakemlikte önün açılır. Bunun yüzlerce örneğini sayarım. 
Yaşar Kemal Uğurlu'ya hayatının şansı vurdu. Mersin İY-Kayseri maçında İbrahim Dağaşan'ın o faulünü süzüp kırmızıyı çakabilseydi önü açılacaktı. Bana göre en az bir sezon geriye gitti. Hele ikinci yarıda İbrahim'i sarı için kollaması hiç yakışmadı.
Yine Özkan Çeliker, Antalya-G.Birliği maçında şansını kullanamadı.
MHK bu hafta da Bülent Birincioğlu'na Antalya-Eskişehir maçını vererek "Hadi yürü" demiş.
Herkese şans verecekler gibi.
Osmanlı-Torku Konya maçına Çağatay Şahan'ın atanması da önemli mesajlar içeriyor. MHK'nın ne kadar özgür ve bağımsız olduğunu belgeler nitelikte bir tayin.
Bu hafta maçlar iyi ve temiz geçerse, MHK haftaya cesaretini daha da artırabilir.
Dikkat çeken birkaç not!
1) Sabit Hacıömeroğlu TFF sitesinde "ulusal gözlemci" (2 veya 3.Lig) gözüküyor. Ancak bu hafta PTT 1.Lig'de G.Antep BB-Altınordu maçında görev almış. MHK ciddi bir inisiyatif kullanmış.
2) MHK, bu hafta da Süleyman Abay'a maç vermemiş. Herhalde sabrını ölçmeye çalışıyor. Bu tutum bana çok adil gelmedi. Abay ilk 4 haftada Süper Lig'in yüzünü göremezse, bu ligdeki en az 25 hakem de görmemeli.
3) Tarık Ongun 3.haftada G.Antep-Beşiktaş maçında idi. 4.haftada da Beşiktaş-M Başakşehir maçında 4.hakem.
4) Serdar Akkoçoğlu 3.haftada M Başakşehir-Bursa maçında 6.hakemdi. 4.haftada Beşiktaş - M Başakşehir maçında yine 6.hakem.
5) Tarık Ongun, Baki Tuncay Akkın, Ekrem Kan, Asım Yusuf Öz, Serkan Gençerler ve Bahattin Duran 4 haftada 4 maça çıkan hakemler oldu.
Yazı yazmak zor!
İnsanın içinden ne yazı yazmak ne de konuşmak geliyor. 
Gelen üst üste acı haberler!.. Sorumsuz ve tahrik edici açıklamalar moral bırakmadı.
Ama hayat devam ediyor. 
Maçlar oynanacak. Oynanmalı da, oynanmazsa birilerinin istediği olacak.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.