Son 7 haftada; 10 farklı ülkeden toplam 33 farklı VAR hakemi ülkemize geldi.
VAR'ın karışması / karışmaması; ülkeden, ülkeye değişir.
UEFA ile FIFA arasında bile bir standart yoktur.
Çıta; FIFA organizasyonlarında çok aşağıda, UEFA'da çok yukarıdadır.
Bizde; VAR'ın yedinci yılı. Her MHK'da bile VAR'ın çıtası değişkendir.
Şimdi biz; her hafta 4-5 ülkeden çok farklı VAR getiriyoruz.
Dalgalanmalar buradan kaynaklanıyor.
Bu, şampiyonu ya da düşen takımı belirlemede ciddi baş ağrıtacaktır.
Bir arkadaşım; "Gelen yabancı VAR'lar bizim VAR çizgimizi bilmiyorlar!" dedi.
Ben de "Bizim VAR çizgimiz var mı ki?" dedim!
Bizde ilk yarıda "kulüpten kulübe değişen" bir VAR çizgisi vardı! (1. Lig'de bu devam ediyor.)
Bir MHK Başkanı, bu yükün altından kalkamaz!
1) Süper Lig, 1. Lig, kupa hakem ve gözlemcilerini tayin et.
2) Yabancı VAR'ların organizasyonu ve tayinlerini yap.
3) İkinci ve üçüncü liglerin hakemlerini dağıt. Gözlemcileri belirle.
4) Kulüpler Birliği ile "keyifli" toplantılar yap.
5) TFF Başkanı ve yönetimine savunma ver.
6) Kulüp Başkanlarına laf anlat.
7) Belli medya mensuplarıyla diyalog kur, ya da iletişim kanallarını zorla.
8) Varsa ya da kaldıysa özel hayatınız; Ankara'ya git, gel.
9) Sosyal ve geleneksel medyayı takip et. Onlarca haber oku, yorum dinle.
Yüzlerce telefon görüşmesi yap... Tek başına bu iş götürülemez.
Bilmediğimiz yardımcıları olmalı. Kulağımıza çok farklı isimler gelmiyor değil!
Bir insan bu yükün altına niye girer? Hangi motivasyon buna rıza gösterir?
Nitekim bu yoğun mesai MHK Başkanı'nı dağıtmış gözüküyor.
Bir MHK Başkanı, hakemlerin huzurunda eski bir MHK üyesinin elini neden öper?
Aralarında ciddi bir yaş farkı yok! Ortak bir mazileri de yok!
Bu eğer geçmişten gelen bir alışkanlıksa çok daha tehlikeli.
Bakın, MHK Başkanlığı makamı, bunu kaldıramaz; bu davranış ciddi bir zafiyettir!
Hakemlerine "eyyamcı" demesine hiç girmiyorum.
Erdem Mertoğlu, 1. Lig'in 14. haftasındaki Çorum FK-Erzurum maçını erken bitirmiş, tekrar başlatarak iki dakika daha oynatmıştı. Hızını kesmeden de aynen maç almaya devam etmişti.
21. haftada Karagümrük-Çorum FK maçını yönetti.
Her nedense; kupa dâhil 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28. haftalar olmak üzere sekiz etabı boş geçti. Sebep;
Karagümrük'ten iki oyuncu ihraç etmişti.
İlginçtir; söz konusu maçın VAR'ı Mehmet Türkmen maç almaya devam ediyor. Üstelik Karagümrük'ten ilk oyuncuyu ihraç ettiren VAR'dı!
Birisi şu maç periyodunu izah edebilir mi?
ALPER AKARSU (Gaziantep FK-Eyüpspor): Arda Turan, protesto için 4. hakemi alkışladı. Hakem defalarca protesto edildi. Hakemler sağ olsunlar hiç oralı olmadılar.
OĞUZHAN ÇAKIR (Göztepe-Samsun): Göztepeli Koray'ın Samsunsporlu Emre Kılınç'ın bileğine kemiksiz bir kırmızı kartlık hareketi vardı. Faulü gören hiç değilse bir sarı çıkarırdı.
Ozan Ergün; ligler başladığında 1. Lig hakemiydi.
Dikkat buyurun; 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 21, 23, 24, 25 ve 26. haftalarda Süper Lig'de düdük çaldı. İki boşluk var! Onlarda şu;
20. hafta; Erzurum FK-Bandırma maçındaydı.
22. hafta; Başakşehir-Samsun maçında 4. hakemdi.
Bu yoğun trafiğe bir de kupada Beşiktaş-Kırklareli maçı sıkıştırdılar.
1) Bu kadar maç verecektiniz; FIFA listesine niye yazmadınız?
2) Çok başarılı ve çok başarısız maçlarını birbirinden ayırt etme şansı olmadı! Gelişimi için bu trafik hakeme kötülüktür.
3) Bu periyodu bulamadığı gelecek yıllarda, mutlu olamayacaktır.
4) Ağzıyla kuş tutsa; gözlemcilik hayatını noktalayıncaya kadar bu sezon hep hatırlanacaktır. Ferhat Gündoğdu etiketi üzerine yapışmıştır.
Ömer Faruk Ünal'ın önceki yazıları...