Kamil Yavuz, ülkemiz karikatür sanatının önde gelen isimlerinden biri. "Cemal Nadir Caddesi" isimli kitabıyla gündemde olan Yavuz, Cemal Nadir'in ölümünün 55. ve doğumunun 100. yıldönümü dolayısıyla hazırladığı kitapta, sanatçının hayatı, anıları, karikatürleri ve Güler hakkındaki görüşleri eksiksiz bir titizlikle -çünkü kitap, iki yıllık bir çabanın ürünü- okurlarına sundu. Gazete karikatürcülüğünün ülkemizdeki en önemli isimlerinden olan Cemal Nadir Güler, doğumunun 100. yılı sebebiyle düzenlenen etkinlerle anılıyor ancak doğum yeri Bursa'da daha ciddi programlarla hatırlanıyor. "Cemal Nadir Caddesi" isimli kitap da Güler adına bir yarışma düzenleyen Bursa Büyükşehir Belediyesi'nin çabalarıyla okurlarını selamladı. "Yıllar sonra sizler, Cemal Nadir Caddesi'ne hoş geldiniz. Aslında bu cadde çok uzundur. Caddenin O'nun doğduğu yer Bursa veya İstanbul'da olmasının hiçbir önemi yok" diyen Kamil Yavuz, tek amacının bu büyük ustayı gelecek nesillere tanıtmak olduğunun da altını çiziyor. Özgün tipler çizdi Doç.Dr. Atilla Özer, Türk basınında karikatürün yerini anlatırken, Cemal Nadir'in önemini şu sözlerle vurguluyor: "Günlük bir gazetede karikatürcüler sanatlarını dört türde uygulamaktadırlar. Bunlar; Gülmece Deseni, Karikatür, Bant Karikatür ve Çizgi Öykü'dür. Cemal Nadir Güler günlük gazete karikatürünü ülkemize yerleştirirken, karikatür sanatına da önemli katkılarda bulunmuştur. Karikatür, önceleri alt yazısı bol ve resim etkisinde bir yapıda iken Cemal Nadir ile özgün ve sade çizgisine kavuşmuş, yazıdan da oldukça arındırılmıştır. Ayrıca Cemal Nadir, karikatürde kendi tiplerini yapmış, Amcabey, Dede ile Torun, Dalkavuk, Ak'la Kara, Salamon ve Yeni Zengin tiplerini okuyucusuna sevdirmeyi başarmıştır." Modern anlamda Türk karikatürünün kurucusu ve 50 kuşağının öncüsü olarak anılan Cemal Nadir, 45 yıllık kısa hayatının 20 yılını karikatürle dolu dolu geçirmiş ve karikatürü geniş kitlelere sevdirmiş, gençlere örnek olmuştu. Sanatçının en önemli özelliği ise, Türk basınını editoryal karikatürle tanıştırması ve gazete karikatürünü profesyonel anlamda ele alan ilk Türk karikatürcüsüdür. Tebessüm ve düşünce "Ben karikatürü bir güzel koku gibi insana bir an zevk verdikten sonra, elde bir boş şişe veya sarı bir leke bırakıp da havaya karışan marifet olmaktan başka türlü anlıyorum. O ne palyaçoluktur, ne de göbek attıran yahut çeneleri ağrıtan kahkahadır. Bence karikatür, insan beyninin muhtaç olduğu tebessüm ve düşünceyi sağlayan bir güzel sanat olmalıdır" diyen Cemal Nadir Güler, soyadına uygun bir fiziki yapıda değildi. Az gülen ama çizgileriyle sürekli tebessüm ettiren sanatçı için vefatından sonra Ramiz Gökçe'nin "Biz, onu tanıyanlar ve sevenler, kalplerimizde sönmez bir acı hissederken, gelecek nesillerin çocukları onun doğum gününü kutlayacaklardır" sözü ne kadar hayata geçmiştir bilinmez ama, o, gerçekten de Türk karikatür sanatının kilometre taşlarından ve gerçek karikatür çizerek sevdiren ustalarından biridir. İlklerin sanatçısı Modern Türk karikatürünün kurucularından olan Cemal Nadir Güler, 1902'de Bursa'da doğdu. İlkokulu Bursa'da, ortaokulu Bilecik'te tamamladı. İlk karikatürü, 18 yaşındayken Diken dergisinde yayınlandı (1920). 1926 yılında İstanbul'a geldi. 1928 yılında Akşam gazetesinde günlük karikatürler çizmeye başladı. 1930 yılında Son Posta gazetesinin yayınıyla birlikte Amcabey doğdu. Amcabey, Cemal Nadir'in ve Türk karikatürünün ilk tiplemesiydi. Ayrıca ilk bant karikatür olma özelliği de taşımaktaydı. 1932 yılında "Amcabey'e Göre" adlı ilk karikatür albümünü de yayınladı. Bu albüm ülkemizde yayınlanan ilk karikatür albümüdür. Karikatürümüzde birçok ilklere imza atan Cemal Nadir, Amcabey'den sonra Akla Kara, Dalkavuk, Dede ile Torun, Salamon, Yeni Zengin gibi pek çok çizgi tip çizdi. 2. Dünya Savaşı sıralarında Cumhuriyet gazetesinde çizmeye başladı. O sıralar duraklama dönemi yaşayan Türk karikatürü özellikle Cemal Nadir ve Ramiz'in çizgileriyle yeniden canlandı. Yazar Cemal Nadir... Cemal Nadir, 1941 yılında Arkadaş adlı çocuk dergisini yayınlamaya başladı. Yaklaşık bir yıl süren Arkadaş'tan sonra 1942-1944 yılları arasında Amcabey adlı mizah dergisini çıkardı. 1950 kuşağı olarak adlandırılan Türk karikatürcüleri çoğunlukla onu örnek aldılar. Bu kuşağın çizgileri Cemal Nadir'in eserleriyle şekillendi. Karikatürcüler için bir model olan Cemal Nadir aynı zamanda karikatürün geniş halk kitleleri tarafından tanınmasını ve sevilmesini de sağladı. Genç yaşında ölmesine rağmen 10 karikatür albümü yayınlandı, 5 karikatür sergisi açtı. Aynı zamanda ülkemizdeki ilk çizgi film çalışmalarını da başlattı. Cemal Nadir, çizerliğinin yanısıra yazarlık yönü ile de dikkat çekmiştir. Ankara Radyosu için çeşitli skeçler yazdı. Yüz Karası adlı oyunu İstanbul Şehir Tiyatroları'nda sahnelendi. Güler, 27 Şubat 1947 tarihinde daha 45 yaşındayken aramızdan ayrıldı. KAYIP ŞAİR Dedem ağlıyor Şimdi bir ayağı çukurda dedemin Öbürünün yerinde seferberlik yelleri esiyor Bir zamanlar mavzer taşıyan omuzlarını Şimdi koltuk değnekleri taşıyor Dedem çöküyor... Yıllar perde olmuş çukurlaşan gözlerinde Ama 920'leri nasıl da görüyor Kan ve zafer sinmiş bir Sakarya akşamına Anlattıkça gidiyor, gittikçe anlatıyor Dedem coşuyor... Bir deri, bir kemik şimdi o kavi kollar Suyu alınmış galvanezli çelikleri hatırlatıyor Onikiden vurduğu günler nasıl da gerilerde kalmış Şimdi titreyen elleri sanki şal dokuyor Dedem utanıyor... Demir atmış ölesiye bir taze hüzün İhtiyar yüzünden gencecik duygularla süzülüyor Aldırma diyor, ağaran saçlarıma, bükülen belime Beni kırk yerimden; uğruna vuruştuğum vatanda Şimdi olup bitenler yaralıyor Ve bir şeyler düğümleniyor kurumuş boğazında Dedem ağlıyor... ¥ Bayram Bilgi TOKEL (Hisar, Mayıs 1978)