Bekliyoruz...

A -
A +

Geçen hafta, bu köşede kaleme aldığım "Yüz yaşında daha genç..." başlıklı yazım üzerine Kültür ve Turizm Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri V. sayın Şükrü Demiryürek'in gönderdiği "açıklama" metninin bazı bölümlerini sizlerle paylaşmak istiyorum... İstiyorum ama, daha öncesinde, o yazıyı ne muratla yazdığımı bir-iki cümleyle izah ederek... 2004, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Türk şiirinin zirve ismi Üstad Necip Fazıl Kısakürek'e ithaf edilmişti. Bu önemli fırsatın şaire yakışır bir biçimde değerlendirilmediğinden yola çıkarak, kimlerin neler yapabileceğini sıralamıştım. *** Sayın Demiryürek, toplumun, popüler sanat ve kültürün yoğun baskısı altında bulunduğunu ancak kendilerinin bu rüzgâra karşı geleneksel ve klasik olanı da korumak adına önemli işler yaptıklarını söylüyor. Bu düşünceden hareketle, "Türk düşünce, kültür ve sanat hayatına büyük katkılarda bulunan bütün şair, yazar ve kültür adamlarımızı ve eserlerini güncelleştirmek, popüler hale getirmek amacıyla çeşitli anma ve kutlama programları düzenliyoruz" diyor ve Necip Fazıl Kısakürek Yılı'nı da bu kapsamda değerlendirdiklerini söylüyor. Yazımda, Üstad'ın eserlerinin yeterince okutulmadığı, bakanlık tarafından da ciddi bir program çerçevesinde değerlendirilmediğini belirtmiştim. Sayın Şükrü Demiryürek, bu konuyla ilgili olarak da şunları belirtiyor: "Kısakürek'i anma ve kutlama programlarını birer anma ve kutlama kitabı ile ebedîleştirmek, bilimsel toplantılarla ve törenlerle toplumumuzun dikkatini onlar üzerinde yeniden yoğunlaştırmak hedefiyle, TRT ve Milli Eğitim Bakanlığı ile de ortak bir çalışma programı kapsamında daha geniş kesimlere açılma gayretindeyiz." (Bu çalışmaların neler olduğunu ve hangi noktaya getirildiğini şahsen bilmiyorum fakat önemli bir aşamaya gelindiğini düşünüyorum.) *** Ve şöyle devam ediyor Sayın Şükrü Demiryürek: "Biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak Necip Fazıl Yılı'nı ilan ederken aynı zamanda konuyla ilgili bütün gönüllü ve sivil toplum kuruluşlarını ve ilgili çevreleri de yapacağı etkinliklerle bu yılı zenginleştirmeye davet etmekteyiz. Bakanlığımız, hem bu kuruluşlara etkinliklerinde öncülük edecek hem de gerektiğinde destek verecektir. Bu kapsamda; çağdaş Türk kültür tarihinde, düşüncesi, şiirleri, edebî ve felsefî yazılarıyla mihenk taşlarından olan Necip Fazıl Kısakürek'i başta günümüz gençliği ve kültür sanat çevreleri olmak üzere, ulusal ve uluslararası düzeyde yeniden gündeme getirmek ve daha yakından tanınıp anlaşılmasına vesile olacak etkinlikler dizinini başlattık." Sayın Demiryürek, Necip Fazıl Yılı'nın son ayları yaklaşırken, yapılacak faaliyetlere destek vereceklerini belirtiyor ve neler yapılması gerektiğini de -tıpkı benim gibi- sıralıyor: Kitap, albüm, prestij yayınlar, sempozyum, hatıra eşya ve tanıtım malzemelerinin basımları, arşiv ve doküman düzenlemeleri, film çalışmaları, yarışmalar, konserler ve uluslararası etkinliklere bakanlık olarak öncülük edilecek ve yaptırılması sağlanacak... *** Son olarak şunları belirtiyor: "Bu amaçlarla özellikle üniversite gençliğinin ve kültürel hareketlerin yoğun olduğu İstanbul, Edirne, Bursa, Ankara, Kayseri, Konya, Erzurum, Kahramanmaraş, Malatya, Şanlıurfa gibi iller ile Türkiye dışında; Berlin, Köln, Strasbourg, Saraybosna, Üsküp, Tebriz, Bakü, Kazan, Türkistan, Taşkent ve Bişkek gibi Türkiye Türkçesi'nin konuşulduğu Türk kültür dairesinde bulunan veya Türkler'in yoğun olarak bulundukları dış merkezlerde etkinlikler yapılması desteklenecektir ve öncülük edilecektir..." İşte durum bu, sevgili okuyucu; bizim yazmamız yetmiyor sadece, sizlerin de bir şeyler yapması gerekiyor... Dilerim, bundan sonraki günler Üstad Necip Fazıl Kısakürek adına daha anlamlı ve hak ettiği gibi geçer...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.