İki usta bir arada

A -
A +

Bir tarafta dünya edebiyatının kilometre taşlarından, Nobel Ödüllü Alman yazar Knut Hamsun, diğer yanda Türk edebiyatına unutulmaz şiirler kazandıran Behçet Necatigil... Hamsun ve Necatigil'i buluşturan altı kitap (Dünya Nimeti, Victoria, Sonbahar Yıldızları Altında, Son Mutluluk, Pan, Hüzünlü Havalar) Timaş Yayınları arasında çıktı. Üç bölümlük büyük bir roman olan "Göçebe"yi, "Sonbahar Yıldızları Altında", "Hüzünlü Havalar" ve "Son Mutluluk"u, tıpkı yazarın yaptığı gibi aynı isimlerle ve ayrı ayrı yayımladı. Hamsun'un asıl adı olan Knud Pederson'in ağzından alıntılarla kaleme alınan eser, bana göre, altı kitaplık serinin en önemli çalışmaları. ... Peki kimdir Knut Hamsun? 1890'dan başlayarak dünyanın sayılı romancıları arasına girecek ve Knut Hamsun adını alacak olan Knud Pedersen, Norveç'in kuzeyinde Gudbrandsdal sınırları içinde Lom kasabasında doğar. Oldukça zor şartlar altında yaşayan ailesine yardım etmek amacıyla küçük yaştan itibaren çalışmaya başlayan Hamsun'ın bütün hayatı zorluklarla geçer. Bir ayakkabı tamircisinin yanında çıraklık yaptığı sırada "Esrarengiz Adam" isimli küçük bir aşk romanı yazar. Bu kitap, gezginlik yaptığı yıllarda tanıştığı bir kitapçı tarafından basılır. Trajik bir hayat Bir yıl sonra daha büyük, epik bir eser kaleme alır. "İbsen"i okumuştur ve bu eserin etkisi altında kalmıştır. "Bir Karşılaşma" adındaki kitabı da, Bodö'de bir kitapçı tarafından yayımlanır. O yıllarda imzasını Knud Pedersen Hamsun diye atmaktadır. Fakat babası onun "bir baltaya sap olamadığını" düşünüyor ve Bodö'deki Lensmann'ın yanında katiplik yapmasını istiyordu. Bir süre sonra "Tahrirat Katipliği"ne başlar. Bucak müdürünün büyük bir kitaplığı vardır ve Hamsun bu imkanı iyi değerlendirerek, Björnson'un bütün eserlerini okur. Bu sırada bir aşk hikayesi daha yazar. "Björger" adlı bu uzun hikayede on beş yaşının aşkı dile geliyordu; çünkü Tranöy'de, yanında kalfalık ettiği tüccarın kızı Laura, bir telgrafçı ile evlenmişti... Hamsun, hayatı boyunca hangi işle uğraşırsa uğraşsın asıl amacı yazmaktır. Bu yüzden imkanları daha rahat diye Amerika'ya bile gider fakat bu yolculuğu da hüsranla sonuçlanır. Hamsun'un hayatı, ana çizgileriyle, çetin imtihanlardan geçerek başarıya ulaşmış bir insanın hayatıdır. Yazar, 19 Şubat 1952'de 93 yaşında ölür. Eserleri hakkında... Kitap halinde 1890'da çıkan "Açlık" (Sult) romanı, Hamsun'un tanınmasını sağlar. Konunun tamamen yaşanmış olaylardan derlenmiş olduğunu duyuran bir güçle, okuyanı irkilten bu eserinde yazar, aç kalan, açlığını tesadüfler yar oldukça zaman zaman giderebilen, edebiyat meraklısı bir gencin bunalışlarını anlatır. "Teğmen Thomas Glahn'ın Notlarından" ikinci başlığını taşıyan "Pan" romanı (1894), hem güçlü bir aşk romanı, hem de zengin bir tabiat övgüsüdür. "Victoria", 1899'da çıktı. Ölçülü yapısı, plastik görünüşü ve zengin hayalleri ile bu aşk hikayesi de yazarın sanatında bir zirvedir. İki ciltlik "Dünya Nimeti" (Markens Gröde) 1917'de yayımlanır. Issız toprakları canlandırmak için insan gücünün ortaya koyduğu mücadeleyi, tabiat kuvvetleri ile çetin savaşları anlatan bu roman, katı ve boş topraklara düşen alınterinin önce kıt kanaat, giderek cömert hasadı ve bu başarıdaki büyük hazzı dile getirir. "Göçebe", üç bölümlük büyük romana yazarın verdiği genel bir isimdir. İlk kitap "Sonbahar Yıldızları Altında" 1906'da, "Hüzünlü Havalar" 1909'da, "Son Mutluluk" 1912'de yayımlandı. Üç bölümün üç ayrı adı var, ama aslında üç bölümün üçü de birer "hüzünlü havadır..." Timaş Yayınları'nı, ilk dönem kitaplar hariç, Dünya Klasikleri'ni usta isimlerin çevirisiyle yeniden edebiyat hazinemize kazandırdığı için tebrik ediyorum. (0 212 513 84 15)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.