Her haf­ta me­zar­lı­ğa gi­der Sa­kıp Beyle soh­bet ede­rim!

A -
A +
Her haf­ta me­zar­lı­ğa gi­der 
Sa­kıp Beyle soh­bet ede­rim!

Sunuş O­TO­MO­BİL­DE SOH­BET ­Bu haf­ta­ki çok de­ğer­li ko­nu­ğu­muz, Sa­ban­cı A­i­le­si'nin "A­na K­ra­li­çe­si" Sa­yın Tür­kan Sa­ban­cı Ha­nı­me­fen­di...Tür­kan Ha­nım i­le At­lı Köşk'te bu­luş­tu­ğu­muz­da bi­raz te­laş i­çin­dey­dik. Çün­kü İs­tan­bul t­ra­fi­ğin­de, bir­lik­te ye­tiş­me­miz ge­re­ken ö­nem­li bir da­vet var­dı. İs­tan­bul Va­li­miz Sa­yın Mu­am­mer Gü­ler ve E­şi Nev­val Gü­ler'in Cum­hu­ri­ye­ti­mi­zin Ku­ru­luş Yıl­dö­nü­mü mü­na­se­be­tiy­le dü­zen­le­di­ği, Dol­ma­bah­çe Sa­ra­yın­da­ki 85.Cum­hu­ri­yet Bay­ra­mı Re­sep­si­yo­nu'na bir­lik­te ka­tı­la­cak­tık. İş­te Cum­hu­ri­ye­ti­mi­zin an­lam ve ö­ne­mi­ne çok ya­kı­şan mi­sa­fi­ri­miz Sa­yın Tür­kan Ha­nım i­le E­mir­gan At­lı Köşk'ten, Dol­ma­bah­çe Sa­ra­yı­na ka­dar o­lan za­man di­li­min­de çok ke­yif­li ve eğ­len­ce­li bir soh­bet ge­çir­dik. Mer­hum Sa­kıp Sa­ban­cı, 1957 yı­lın­da tey­ze­si­nin gü­zel kı­zı, Tür­kan Ci­ve­lek i­le Sa­ban­cı­lar'ın şir­ke­ti­nin bah­çe­sin­de ya­pı­lan bir dü­ğün tö­re­niy­le dün­ya e­vi­ne gir­di. İş­te bu ta­rih­ten i­ti­ba­ren Dün­ya'nın ve Tür­ki­ye'nin ba­şa­rı­lı, ça­lış­kan, i­le­ri gö­rüş­lü, li­der­lik ö­zel­lik­le­ri fev­ka­la­de o­lan ay­nı za­man­da da ye­di­den yet­mi­şe her­kes ta­ra­fın­dan se­vi­len ve ta­nı­nan bir iş a­da­mı­nın e­şi ol­du. Be­nim na­çi­za­ne fik­rim, bun­ca yıl bu ev­li­li­ğin sağ­lam te­mel­ler ü­ze­rin­de git­me­si­nin tek se­be­bi i­se ay­nı gü­zel ö­zel­lik­le­rin Tür­kan Ha­nım'da da ol­ma­sıy­dı... > Efen­dim siz "Tür­kan Sa­ban­cı"yı bü­tün Tür­ki­ye ta­nı­yor. Be­ni bü­tün Tür­ki­ye'nin ta­nı­ma se­be­bi, rah­met­li Sa­kıp Bey'in her za­man ya­nın­da ol­mam ve be­ra­ber do­laş­ma­mız en bü­yük et­ken ol­muş­tur. Ben Sa­kıp Bey'le ol­mak­tan, onun­la tüm et­kin­lik­le­re, da­vet­le­re bir­lik­te ka­tıl­mak­tan çok mut­lu olur­dum. > Siz bir ha­yır­se­ver­si­niz. Ve çok te­va­zu sa­hi­bi bir ha­nı­me­fen­di­si­niz. Bun­lar­dan bah­se­der mi­si­niz? Sa­ban­cı ai­le­si ola­rak mem­le­ke­ti­mi­ze, in­san­la­rı­mı­za fay­da­lı ve ha­yır­lı iş­ler sun­du­ğu­muz­da, ku­rum ve ku­ru­luş­lar­la ba­şa­rı­lı or­tak ça­lış­ma­lar ya­pa­bil­di­ği­miz­de çok mut­lu ola­bi­li­yo­ruz. Ai­le­ce mem­le­ke­ti­mi­ze olan düş­kün­lü­ğü­müz; biz­le­ri Türk top­lu­mu için dai­ma bir şey­ler yap­mak, bü­yük hiz­met­ler ver­mek sev­da­sıy­la ya­şa­tı­yor. Ben çok do­ğal bir in­sa­nım ve yar­dım et­mek be­nim özüm­de var. Eli­mi­zin uzan­dı­ğı ve gü­cü­mü­zün yet­ti­ği sü­re­ce de­vam edi­le­cek. Bun­dan da çok gu­rur du­yu­yo­rum. ME­TİN'E ÇOK ÜZÜ­LÜ­YO­RUM > Efen­dim gün­lük ha­ya­tı­nız­da ne­ler ya­pı­yor­su­nuz? Sa­bah­la­rı 06:00 ile 07:00 ara­sı uya­nı­rım. Mut­la­ka her sa­bah iba­de­ti­mi ya­pa­rım, du­ala­rı­mı oku­rum, tes­bi­hi­mi çe­ke­rim. Sa­bah sa­at 08:00 gi­bi pla­tes (bir ne­vi spor) ho­cam ge­lir. Onun­la ken­di­mi faz­la yor­ma­dan pla­tes ça­lı­şı­rız. Ba­zen ar­ka­daş­la­rım­la çay ve öğ­le ye­me­ği sa­at­le­rin­de, der­nek top­lan­tı­la­rın­da bu­lu­şu­rum. Bu­nun dı­şın­da da oğ­lum Me­tin ile za­man ge­çi­ri­rim. En çok Me­tin'e üzü­lü­yo­rum, ba­na bir şey ol­du­ğun­da yal­nız ka­la­cak di­ye... Sa­kıp Bey'den son­ra en bü­yük du­am, sağ­lık­lı ya­şa­mak, sağ­lık­lı ha­ya­ta de­vam et­mek. Ne ka­dar sağ­lık­lı olur­sam, oğ­lum Me­tin'e o ka­dar fay­da­lı ola­bi­le­ce­ği­mi dü­şü­nü­yo­rum. Bir­lik­te ye­ni viz­yo­na gi­ren film­le­ri iz­le­riz. Eğer ak­şam için dı­şa­rı­da ka­tıl­ma­mız ge­re­ken bir prog­ra­mı­mız var ise mut­la­ka ku­afö­rüm ge­lir ve ken­dim­ce ha­zır­la­nı­rım. > Sa­kıp Bey ve­fat ede­li 4 yıl­dan faz­la bir sü­re ol­du. Bu za­man içe­ri­sin­de "O'nu çok öz­le­dim" de­di­ği­niz an­lar ol­du mu? Her za­man çok öz­lem du­ya­rım ve onun yok­lu­ğu­nu her za­man his­se­de­rim. İs­tan­bul'da ol­du­ğum sü­re­ce ve sağ­lı­ğım el ver­di­ğin­ce her haf­ta mut­la­ka kab­ris­ta­na gö­rev gi­bi gi­der zi­ya­re­ti­mi ya­pa­rım... Eğer iki haf­ta üst üs­te ya­nı­na gi­dip zi­ya­re­ti­mi ya­pa­ma­mış­sam ken­di­mi çok suç­lu his­se­de­rim. Git­me­di­ğim za­man san­ki Sa­kıp Bey, "Tür­kan ni­ye ge­çen haf­ta gel­me­din" di­ye so­ru­yor... Ben onu zi­ya­re­te git­ti­ğim­de âdeta soh­bet ederiz onunla. Kab­ris­tan­da onun ba­şın­da du­a et­mek ba­na çok hu­zur ve­rir. Tan­rı he­pi­mi­ze sağ­lık­lı ve hu­zur­lu uzun ömür­ler ver­sin. > Na­zar ko­nu­sun­da ne di­yor­su­nuz ? Na­za­ra çok ina­nı­rım. Na­zar in­sa­nı me­za­ra, de­ve­yi de ka­za­na alır. Tüt­sü ge­le­ne­ği­miz var­dır. Um­re'den tüt­sü­ler al­dım. AN­NE­LİK FE­DA­KÂR­LIK­TIR > An­ne­li­ğin hak­kı­nı fe­da­kâr­ca ve­ren, bu­nu et­ra­fı­nız­da­ki an­ne ba­ba olan ve ol­ma­yan­la­ra da his­set­ti­ren bir ha­nım­sı­nız. Siz­ce an­ne ol­mak ne­dir? Ce­na­bı Al­lah an­ne­li­ği biz ka­dın­la­ra çok yü­ce bir ar­ma­ğan ola­rak na­sip edi­yor. Ger­çek­ten çok kut­sal bir gö­re­vin in­sa­nı olu­yor­su­nuz. Fe­da­kâr­lık, öz­ve­ri, me­su­li­yet ge­rek­ti­ren dün­ya üze­rin­de­ki kar­şı­lık­sız sev­gi­nin ve­ril­di­ği tek ad­res­tir an­ne­lik. "Cen­net an­ne­le­rin ayak­la­rı al­tın­da­dır", "Ağ­lar­sa anam ağ­lar, ge­ri­si ya­lan ağ­lar", "Ana gi­bi yâr ol­maz" de­miş ata­la­rı­mız. Ben ço­cuk­la­rı­mın hu­zur­lu, ke­yif­li, ne­şe­li ol­ma­la­rıy­la mut­lu olu­yo­rum. An­ne­li­ğin ne de­mek ol­du­ğu­nu an­ne olan­lar bi­lir. Ha­yat­tay­ken her­kes an­ne­si­nin kıy­me­ti­ni bil­me­li­dir. "Su baş aşa­ğı akar" de­rim her za­man; kar­şı­lık bek­le­me­den se­ver an­ne­ler ço­cuk­la­rı­nı. Ço­cuk­la­rı­ma kar­şı se­ve­cen, şef­kat­li, dü­şün­ce­li bir an­ne­yim. Çün­kü on­lar sı­ra­dan bi­ri­le­ri de­ğil­dir; ca­nı­nız, ka­nı­nız, eti­niz, ke­mi­ği­niz­dir. > Sa­kıp Bey'le ilk yurt dı­şı se­ya­ha­ti­ni­zi ne­re­ye yap­mış­tı­nız? Ev­le­nip ba­la­yı­na çık­mış­tık ve Ame­ri­ka'ya git­miş­tik. Yak­la­şık ola­rak Ame­ri­ka'da bir ay kal­mış­tık. Ba­la­yı­mız­da Sa­kıp Bey'e al­dı­ğı­mız bir çift ayak­ka­bı ve mi­ni se­ya­hat çan­ta­sı mü­ze­de ha­len ser­gi­len­mek­te­dir. > Sa­kıp Bey'in ve­fat et­me­den ön­ce si­ze önem­li bir va­si­ye­ti ol­du mu? Doğ­ru­su has­ta­ne­de ya­tar­ken çok ta­kip et­tim özel bir şey an­la­tır mı di­ye ama hiçbir şey söy­le­me­di. Bel­ki de ölü­mü hiç dü­şün­me­di­ği için... Her haf­ta me­zar­lı­ğa gi­der 
Sa­kıp Beyle soh­bet ede­rim!

SAKIP SABANCI'YI ANLATTI... Ar­ka­da­şı­mız Öz­lem Yıl­maz, Tür­kan Ha­nım­la, 47 yıl bir­lik­te ya­şa­dı­ğı merhum Sa­kıp Sa­ban­cı hakkında ko­nuş­tu KO­MİK BİR HA­TI­RA > Mer­hum Sa­kıp Sa­ban­cı ile 47 yıl sü­ren bir bir­lik­te­lik ya­şa­dı­nız. Acı tat­lı ha­tı­ra­la­rı­nız ol­muş­tur, bun­lar­dan ko­mik olan bi­ri­ni an­la­tır mı­sı­nız? 47 yıl­lık ev­li­li­ği­miz­de birçok ha­tı­ra­lar ya­şa­dık, bun­la­rın hep­si­nin ben­de ye­ri fark­lı­dır. Ama ko­mik olan bir ta­ne­si var. Yıl­lar ön­ce Sa­kıp Bey'le "Po­lis Ge­ce­si" ne ka­tıl­dık. Pla­ket tak­dim et­mek için Sa­kıp Be­yi sah­ne­ye da­vet et­ti­ler. Sa­kıp Bey de çık­tı, pla­ke­ti­ni al­dı ve te­şek­kür ko­nuş­ma­sı­nı yap­tı. Ar­dın­dan ken­di­sin­den sa­nat­çı­yı sah­ne­ye anons et­me­si­ni ri­ca et­ti­ler. Sa­kıp Bey de "De­ğer­li ko­nuk­lar şim­di sah­ne­ye al­kış­la­rı­nız­la Mu­az­zez Bey ge­li­yor" de­di. Ta­bii biz de Mu­az­zez Aba­cı'yı bek­li­yo­ruz ya, sa­lon­da bir kah­ka­ha... Sa­kıp Bey'in ya­nı­na he­men Baş­ko­mi­ser gel­di, du­ru­mu to­par­la­yıp yar­dım­cı ol­mak için... "Efen­dim Sa­kıp Bey, Mu­az­zez Bey di­ye­ce­ği­ne, Mu­az­zez Bey de­di" de­mez mi. San­ki iki­si bir­den o ge­ce için söz­leş­miş gi­bi ay­nı ko­nuş­ma ha­ta­sı­nı yap­mış­tı...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.