Hep eleştiriyorduk F.Bahçe'yi, "Bu takım iyi oynamıyor, Daum çok ballı, F.Bahçe böyle olmamalı, adına yakışan, agresif ve göze hoş gelen futbol sergilemeli, 100 milyon dolarlık koskoca F.Bahçe böyle mi olmalı?" diye. Ancak ilginçtir; eleştirdiğimiz bir çok maçı ama öyle ama böyle kazanıyordu F.Bahçe. Gözden kaçırdığımız bir husus var. F.Bahçe'nin elinde izleyenleri mest edecek düzeyde oyuncular yok. Bir Van Hooijdonk, biraz Ümit Özat ve son zamanlarda da Tuncay. Gerisi hep görev adamı. Bunu biz değil, bizzat F.Bahçe'nin teknik direktörü dile getiriyor. Daum geçtiğimiz günlerde "Kimse maceraya atılmamızı beklemesin. Ligin bir çok takımı bizden daha iyi. Bazen oyuncularım taraftarlarımızın gazına gelerek fantezi futbola yöneliyor ama bu bize pahalıya patlıyor. Böyle yaptıklarında kendilerini sürekli uyarıyorum" itirafında bulundu. Yani kadroda büyük sıkıntılar yaşadığını, seçime girecek olan başkanını üzmemeye özen gösterek ifade etmeye çalıştı. Bu yüzden F.Bahçe nasıl oynaması gerekiyorsa öyle oynuyor. Dün gece de öyle oldu. Ç.Rizespor karşısında normal sürede gol yollarında sadece Tuncay'la parladı Sarı Kanaryalar. Van Hooijdonk ve Nobre ikilisinin biraz da yağan yağmurla kayganlaşan sahanın etkisiyle olsa gerek, alışageldiğimiz uyumlarından eser yoktu. Defanstaki Luciano - Tomas ikilisi ile sol bekteki İsmail, âdetâ F.Bahçe'nin yumuşak karnıydı dün gece. Dikkat ettiyseniz Ç.Rizespor'un attığı gollerin ikisi de soldan geldi. Ç.Rizeli oyuncular kaygan sahada bellerini döndüremeyen Tomas ve İsmail'i hallaç pamuğu gibi attı. Allah'tan sarı-lacivertlilerin defansında, genelde ortalıkta fazla görünmediği için taraftarların da pek tutmadığı Ali Güneş vardı. Arkadaşlarının kademelerine mükemmel girerek rakibin bir çok gollük atağına son anda set oldu ve bana göre de normal sürede takımını fark yemekten kurtardı. Kaptan Ümit Özat çok yönlü bir futbolcu. Defansın göbeğinde, orta sahada, sağ kanatta, sol kanatta, kısacası nerede sıkıntı varsa orada can simidi gibi görev alıyor. Luciano'nun attığı kafa golünde sol kanattan sağ ayağının dışıyla yaptığı mükemmel orta kendisine özel. Diyorduk ya; "F.Bahçe hep kötü oynuyordu ve inanılmaz bir şekilde kazanıyordu" diye. Bu kez de öyle âhım şâhım bir görüntü sergilemedi ama yine kazanmayı bildi. Galiba hem ligi, hem kupayı bu görüntüsüyle götürecek. Herkes alışsın bu Fener'e...