Hayır hayır Oğuz değil

A -
A +

Elazığ'da F.Bahçe'yi seyrederken Aziz Yıldırım geldi aklıma. Hemen her sezon takımını transfer ayında şampiyon yapan ve bu sezon da 100 milyon dolara yakın para harcayan başkan, geçenlerde "Tamam, bana sportif yönden başarısız diyebilirsiniz ama benimle asla para konuşamazsınız" demişti. Hani düşünüyorum da; 100 milyon doları Ortega'da, Simao'da, Rapaiç'te, Revivo'da, Washington'da vs. çarçur eden F.Bahçe Kulübü'nün başkanı böyle konuşursa, sahadaki futbolculara pek yüklenmemek lâzım aslında. Şampiyonlar Ligi'nde, UEFA Kupası'nda, Türkiye Kupası'nda, Süper Lig'de, velhâsılı olman gereken hiçbir yerde yoksun. Taraftar umudunu çoktan tüketmiş. O halde bu futbolcular neden önümüzdeki sezonun kadrosunda yer alabilmek için biraz daha çaba göstermezler? Üstelik hafta içinde Almanya'ya çıkarma yapan yöneticilerin "Geleceğin takımını kuruyoruz" diye bas bas bağırmasına rağmen.... Demek ki futbolcular mutsuz. Pek öyle kalma taraftarı değiller. Aksi halde dünkü rezil futbollarının izahı başka ne olabilir ki? Bana bir F.Bahçeli çıkıp da Högh, Tayfun, Erol, Revivo, Rapaiç, Moldovan, M.Yakın ve Ortega'nın neden kaçarcasına İstanbul'u terkettiğini anlatabilir mi? Sahi, neden kaçtılar acaba bu futbolcular? F.Bahçe'de asıl problem; bugün hemen hemen tüm F.Bahçe medyasının yerden yere vurduğu Oğuz Çetin değil kesinlikle. Bugün Oğuz'a yapılanlar bir zamanlar Löw, Rıdvan, Zeman ve Lorant'a da yapılmadı mı? F.Bahçe'yi şampiyon yaparak ağızıyla kuş tutan Mustafa Denizli yaranabildi mi? F.Bahçe'deki problemin ne olduğunu yıllardır bas bas bağırıyorum. "Balık baştan kokuyor" diye diye dilimizde tüy bitti. Tesislere sokulmadık, mahkemelere verildik. Ancak bir türlü sesimizi duyuramadık. İşte bugün gelinen nokta... Teknik direktör olarak Capello ile birlikte şu an futbolumuzun prensi olan Ersun Yanal'ı getirsen, başlarına da Oğuz Çetin'i menajer olarak diksen, yetmedi Figo, Zidane, Ronaldo, Beckham, Vieri, Henry, Veron ve Ortega gibi 20 tane yıldız getirsen, Aziz Yıldırım başkan olduğu sürece bu F.Bahçe'den (pardon Yıldırımbahçe diyecektim) hiçbir şey olmaz. Çünkü F.Bahçe'yi camiasına, futbolcusuna, rakibine, federasyona, medyaya, hatta taraftarına karşı sevgisiz, herşeyi parayla halledebileceğini düşünen bir başkan yönetiyor. ...Ve maalesef koskoca F.Bahçe bu zihniyet yüzünden sıradan bir takım olma yolunda hızla ilerliyor. Şükrü Saracoğlu'na bir şekilde doldurulan üç-beşyüz çapulcuyla tribünler tahakküm altına alınmaya çalışılabilir... Ama Anadolu'daki ve dünyanın dört bir yanındaki başı öne eğik F.Bahçeliler'in öfkesi asla dinmez, bu öfke de kimseyi "efsane başkan" yapmaz... Yazık ettin kendine de, F.Bahçe'ye de... shazar@tg.com.tr

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.