Ağlama duvarı

İlk bir kaç dakika bocaladı Trabzonspor. Tribün desteği arttıkça, ürkekliğini attı ve sahasına kapattı rakibini... Altı - yedi çabuk pas sonrası Szymkowiak'ın kafa golü geldi. Yattara'nın zamanlaması, isabeti, şiddeti mükemmel ortası görülmeye değerdi. Çok geçmeden roller değişti. Szymkowiak topla buluştu, Yattara arka boşluğa hamle yaptı, iyi bir pasın bütün prensiplerini ifade eden bir top çıktı Polanyalı'nın ayağından ve Yattara'nın tabelayı değiştirmesi kolay oldu. Her maçı Gökdeniz- Fatih alıyordu. Dün gece Simko- Yattara başroldeydi. Yine iki kişilik oynuyordu Trabzonspor... Belli ki; çok etkilenmiş duygularının esiri olmuşlar, toptan korkuyorlardı. İyi futbolcular demiyorum, fakat bu kadarı da fazla... Hiç biri kendi gibi değildi. Savunmanın tümü yadelleri oynuyordu... Volkan 30 dakika kalabildi sahada. Hüseyin'in bacaklarına ağırlık bağlamışlar, sanki ikinci adımı atana kadar aylar geçiyor, bir verimli hareket katamadı.. Gökdeniz'in ne yapmak istediğini çözemedim. Buluştuğu her topta bire onbir oynamak isteğindeydi. Kore emeklisi Lee 'yi hiç sormayın... Kendince vakit doldurdu. Veteran futbolcular gibi üç - beş metrede dolandı durdu. Kaptan Fatih'e sözüm yok. Bu kadar dengesiz yapı içinde takımın balansını ayarlamak için uğraştı. Çelişkili bir noktaya geldi yorum. Bu sayıda düşük performansta oynayan bir Trabzonspor nasıl oluyor da farka gidiyordu. Türkiye futbolu işte. Şu Kayserispor da bir Süper Lig takımı... Akıllara zarar bir futbol çıkardılar... Oyun isteğini tarif etmek için dünya teknik direktörlerinden bir kurul gerekiyordu. Sınıfta kaldı Trabzonspor... Başkanından yönetimine, hocasından masörüne... Orası ağlama duvarı değil sayın Aktuğ... Yükü taşıyacak futbolcular alacaksın... Memleket oyunlarıyla eğlenmenin manası yok. Camiayı sevindirecek yapıyı kuracaksın... Dünya üçüncülüğü geçmişte kaldı sayın Güneş... Futbolcularını beyin olarak hazırlayacaksın. Stres, baskı, heyecan gibi, amatörce bahaneleri yapının dışına atacaksın. Birbirini tamamlayan kadroyu bulup, birlikte oynayan Trabzonspor'a sahne aldıracaksın. Plağı değiştirin artık,. "Yine yeni yeniden" yapılanmayı bırakın. Yemiyor tribünler... Teşekkür edin taraftara, hâlâ size alkış tutuyorlar..