Çaresiz Feyyaz

Belçikalı Gerets ne kadar hoca ise, bizim Feyyaz da o kadar hocadır. Bir büyük takım ancak bu kadar doğru analiz edilir. Oluşacak tehlike için taktik kurulur. Rakibin zaafları üzerine hücum planı yapılır. İki maçta dar ağacına çekilmek istenen Feyyaz kardeş için yazıyorum bunları. Önceki maçları bilemem. Şu izlediğim takımın hocası üç günde asılamaz... Song ve Tomas'ı boş bıraktı Feyyaz hoca. G.Saray'ın defolu beklerinin yanına dikti iki forveti. Mustafa Özkan'ı orta bloğun içine çekti. Stoperler nasıl olsa sağlıklı top kullanamıyor. Beklerin üzerinden neticeyi hedefliyor. Kenarlara top gittiği anlarda, ara boşluğa Mustafa Özkan sızıyor... Feyyaz hocanın hücum mantığı çok işe yaradı. Bir Anadolu takımının Ali Sami Yen'de bulmadığı kadar pozisyon yakaladılar. İlk yarıyı beş fırsat, iki golle tamamladılar. G.Saray savunmasını zor durumlara düşürdüler... Şu kadar övdüğüm hocanın takımı, kalesinde gördüğü üç golle soyunma odasına girdi. Sebebi, Belçikalı Gerets'in ustalığıdır şüphesiz. Mevcut kadroyu son derece verimli kullanıyor. Her futbolcuya uygun görev yüklemiş. Birbirini tamamlayan hareketi sahaya sürmüş... İki hocayı da sıkıntıya sokan futbolcu kalitesiydi. Hücumcular ne kadar becerikliyse, savunmalar o kadar yetersizdi. Gollerin oluşumunda hep bireysel hatalar belirleyici oldu. Gole koşan ayaklar tribünlere heyecan verirken, savunmalar yürekleri ağıza getirdi... Golleri anlatmaya sayfa yetmez. Hepsi birbirinden güzeldi... Ara devrede müdahale etti Gerets, işlemeyen ayağı İliç'i Ergün ile değiştirdi. Feyyaz hocanın yapacağı bir şey yoktu. Eğer imkanı olsaydı kaleci Fevzi dahil bütün savunmayı oyundan alırdı... G.Saray defansı oynadıkça açığı kapattı. Tam tersi bir durum Malatya tarafında gerçekleşti... İlk 45'i Ümit Karan sildi süpürdü. Maçın tamamını Hasan Şaş aldı götürdü. Altan, Hakan Şükür, Saidou, Ergün yardımcı rol üstlenirken sarı - kırmızılı tribünler hep başroldeydi... Çok spor otoritesi tarafından yaşlı diye tarif edilen G.Saray takımının son ana kadar tempoyu koruması dikkat çekiciydi. Şu maçın söylediği, futbolu yaşın değil becerinin oynadığıydı. Misafir takım en az renkdaşı kadar koştu, mücadele etti. Fakat neticeyi belirleyen tamamen futbolcu kalitesiydi... Hakem Zafer Önder İpek iyi bir yönetim gösterdi...