Çekirge (!)

Olması gereken skor çıktı maçtan. Elazığ'ın sürpriz yapacak gücü yoktu. Ne yaparsa Beşiktaş yapardı. Savunma görevlerini hiç aksatmadan yerleşip rakibin hataları üzerine kurulu taktik bir fırsat kolluyordu. Bir an bile oyun disiplininden kopmadı Beşiktaş. Seyredeni sıkan, renksiz, zevksiz futbolda ısrar ettiler. 50. dakikada fırsatı buldular. Zago arka direkte dokundu maçı kurtardı. Yerleri farklı, fakat futbolları benzer kalitedeydi. Siyah-beyazlılar biraz daha düzenli savunuyordu, o kadar. Hücum aksiyonları zayıf kaldı. Hep geriyi çalışmışlar sanki. Ligin lideri dümdüz futbol oynar mı? Beklenmeyen hareket yapan bir adamı yok. Futbol oyununu kolaylaştıran bindirme boş koşular, ikiye bir, arkaya, araya isabetli paslar göremedik. Liderin hücum isteği amatör seviyedeydi. İki kenar adamı Dobrowski ve İbrahim inanılmaz kötü oynadılar. Bir verimli hareket çıkaramadılar. Pancu, Giunti, Tayfur, Ahmet Dursun felakettiler. Son maçların kurtarıcı ismi Sergen bile "sıfır"dı. Oyunda kaldığı süre içinde bir olumlu iş yapamadı. Cordoba'ya iş düşmedi. Ronaldo, Zago, Ahmet Yıldırım puanları kurtardı, hatasız maç tamamladılar. Sonuçta kazandı Beşiktaş. Çekirge sıçradı demek pek doğru olmaz. Çünkü 70 puanın çoğunu böyle kapmıştı çekirge. Türkiye Ligi işte. 3-4 iyi ile bile maç kazanabiliyorsun. Bundan sonrakilerin farklı olacağını iddia etmek ne derecede doğru olur? Bu Elazığ değil mi, ligde onca puanı toplayan? Tribünler centilmendi. Hakem Tatlı iyi bir yönetim gösterdi...