"Usta kaptan dalgalı suda belli olur demiş" sayın Terim. Söz doğru, fakat halinize pek uymuyor hocam. Burada dalgayı çıkaran bizzat sizsiniz. Taş taş üstüne koymuyorsunuz. Verimliliği yakalama, rekabeti artırma adı altında şaşkına çevirdiniz futbolcuları. Hiç biri kendisi gibi oynamıyor. Güvenleri sıfırlanmış, sorumluluk almaktan kaçıyorlar. Bekledikleri yer gereği top geldiğinde dengeleri bozuluyor, ayakları dolanıyor. Rakiple takım arkadaşını bile ayıramıyorlar. Bu mu dünya madalyalı Emre, Bülent, Hakan, Ümit, Ergün, All Star Hasan Şaş ve onlara ekledikleriniz. Dalganın boyu dağı aştı sayın kaptan, batıracak gemiyi. Mutlaka bir gün bu futbolcular düzelecektir, gerçek futbol kimliğine kavuşacaktır ama, sebep kesinlikle bu verimlilik ya da rekabet olmayacaktır. Özde vasıflı olan futbolcu grubu daha önceleri olduğu gibi problemi çözmesini bilecektir. On gün önce antrenör seminerinde dörtlü defansı, tandemin hareketini anlattılar bize. Dün gece Ali Sami Yen'de Emre, Bülent'in intiharını seyretti. Zincirin iki kenar halkası hiç yanaşmadı içeriye. Tandemi yalnız bıraktılar. Delik-deşik oldu ortadan G.Saray. Brugge'ün, Lokomotiv'in yakaladığının fazlasını buldu Göztepe, birini attı. Maçın zora girdiği dakikalarda bir refleks hareketiyle Göztepeli Göksel kurtardı G.Saray'ı. Kimse yokken kolunu uzattı topa. Mutlu Çelik fırsat kolluyordu zaten, hiç tereddüt etmedi... Atamayana atarlar kuralı sahne aldı, iki rakip futbolcunun hediyesi üç golle maçı kazandı G.Saray.