Atasözlerinde geziyor Trabzonspor. Hani 'tekdir, kötektir" meselesi var ya, tam bizim kulüp için söylenmiş. Senelerdir nice nasihat edenler, yol gösterenler oldu. Ama burunlarının doğrusuna yol aldılar. Zaman içinde öyle şekillendiler ki, şu yaptıklarınızın tam tersini yapın, mutlaka başarılı olursunuz noktasına çıktılar... Tekdir işini çoktan geçtiler. Bu saatten sonra gidilecek yol bellidir aslında. Kontrole alacaksın camiayı... Farklı bir kelime edeni falakaya yatıracaksın... Olmazsa olmazı yakaladı Trabzonspor. Çocuktan dedeye, muhaliften iktidara camia hemfikir artık. Yavaş yavaş yapılanacak Trabzonspor. Ülke gerçeklerinden hareketle, ayak - yorgan boyunu birbirine uydurup geleceği hazırlayacak... Gelecekten çok umutluyum. Sebep, camia yapılanma meselesinde fazlasıyla tecrübeli. Bilirsiniz çok denediler yapılanmayı. Yerlinin terlisi, yabancının yerlisi, başkasının seveni, bizi sevenler... Akla gelen her şekli uyguladılar. Neyi yaparsak olur, neyi yapmazsak olmaz ikileminde müthiş tecrübeliler. Tek tutturamadıkları sabır, sabır, sabırdı. Şimdi çaresiz kaldılar. Para yok, uzaklara uçamazlar. Olmayanı olur gösteremezler, taraftar kanmaz... Briegel tünelin ucundaki ışıktır. Alman'ın takımı da çok iyi oynamıyor. İlk maçında puan kaybetti. Fakat dikkatinizi çekti mi bilmem?.. Kimse üstünü başını yırtmıyor. Adamın kabul edilirlik oranı yüksek, futbolcular yetersiz, gücümüz bu kadar doğrusuna teslim oluyorlar... Eksik anlaşılmıştır herhalde. Mutlu olmak için mutlaka uygun takviyeler yapılacak. Olmadık beklentilerle ekibin üzerine stres yüklenmeyecek. Hoca ve futbolcularına yeteneklerini tam kapasite kullanma imkânı verilecek... Ve de bütün bunlar için önce akıl, sonra sabır, sabır, sabır... İddia ediyorum; Trabzonspor defansı biraz güvenli maçlar çıkarsın, bu orta saha ve forvet her takıma gol atar. Briegel hastalığı doğru tespit etmiş. Önce defans güvenliği, nasıl olsa gol atarız taktiğinde ısrar ediyor. Rize maçı va Antalya... Alman'dan anladığım o... Antalyaspor'a üzülmemek mümkün değil. Bu takım bu ligde kümede kalmak için çırpınıyorsa ve de ilk sebep parasızlık oluyorsa, o şehirden milyarlar kazananlara yazıklar olsun. Selahattin, Atilla, Mustafa, Burhan... Hangi takımda oynamaz?...