Haftanın Tahmini

Ç.RİZE-G.ANTEP Aslında iki takım arasında pek fark yok. Biraz biraz G.Antepspor'un tecrübesi fazla. Dahası G.Antepspor güzel futbolu bıraktı, tamamen neticeye oynuyor. Çok adamla hücum ederken, kalesinde çok pozisyon veriyor. Takım savunmasında arızalar var. O sebepten son haftalarda kaleci Ömer'e çok iş düşüyor. Bir bir sıçrayan çekirge bir yerde takılıbilir. Ç.Rizespor'da buldu mu affetmeyen golcüler var. Hani hatırlatalım dedik, zirveye koşan bir Anadolu takımının teklemesi üzer bizi. Önce beraberlik sonra... (İlk maç 2-1 G.Antep) ADANA-A.GÜCÜ Adanaspor'un işi tamamdır. Sahanın içindekiler olayı kabullenmiş. Kendilerinden başka herkes suçlu. Hakem suçlu, top istemedi, şans yok, saha kaydı... O kadar pozisyona gir, birini atma. En küçük bir baskıda defans dengeni kaybet, gol üstüne gol ye. Adanaspor'da işler kötü gidiyor. Ağır bir savunma, iki tarafa da yardımı aksatan bir orta saha, on pozisyonda birini dahi gol yapamayan bir forvet... Ankaragücü süper çıkışına devam ediyor... Maç şartları Adanaspor'u galip getirebilir... (İlk maç: 4-0 Ankaragücü) ANTALYA-TRABZON. İlla bir maraz çıkaracaklar. Herşeyi çok biliyorlar ya. Ne yapmış hoca başkan? Futbolcu bulmaya kendi gitmiş. Güvenemiyor kimseye, ne var bunda? Yıllardır yetki verilenlerin yaptıklarını görmüyor musunuz? Son şansını kullanıyor sayın başkan. Tek seçeneği var, başarmak. Başka bir ihtimalde o koltukta bir saniye bile duramaz. Bırakın doğru bildiğini uygulasın. Dahası Özkan Sümer futbolcunun iyisini bilmeyecek de kim bilecek? Var mı bu camiada başkandan daha iyi futbolu bilen? Bir başkanın diyar diyar futbolcu araması etik olarak uygun düşmeyebilir, fakat geçmişte yaşananlar ve son şans dikkate alındığında normal oluyor. Hem daha iyi ya; giden başkan birilerinin kellesini öne sürüyordu bu başkan ipi kendi boğazına geçirdi... Ayrılan arkadaşa hayatta başarılar, yerini dolduracak milyonlarca Trabzonlu var. Beklediğim sonuç Trabzonspor'un galibiyeti... (İlk maç: 4-0 Trabzon) G.BİRLİĞİ-SAMSUN Sayın başkanımın sistemi yara almış. Yakın geçmişin pırıl pırıl Gençleri gitmiş, kafasında binbir türlü hesabı şekillenmiş ekibi gelmiş. Başkanın işleyen çarkı, kadroyu yenileyen sistem körelmiş. Hâlâ Kona oynuyor. Phiri'den medet umuluyor. Bursaspor'un artıkları kadroda yer buluyor. Alttan gelen çocuklar şans buldu, yeterlilikleri zayıf. Takım içi ahenk kaybolmuş, hoca - futbolcu diyaloğu kopuk. Takımın oyun şablonu belli değil. Ortada koşuşturan birkaç adam, onlar da top ayaklarındayken görünüyor, ürettikleri birşey yok. Gençler 7 haftadır kaybediyor. Ve de sayın başkanın eli kolu bağlı duruyor. Enteresan bir şekil doğrusu. Sanıyorum kupayı F.Bahçe'ye kaptırınca akıllar başlara gelecek... Normal sonuç beraberlik... (İlk maç: 2-1 G.Birliği) DENİZLİ-F.BAHÇE İç sahada bütün maçlarını kazanan F.Bahçe dışarda 4 beraberlik, 3 mağlubiyet almış. Kayıp puanı 17. İşte F.Bahçe'nin şampiyonluk engeli. Kadıköy'ün saldıran, her fırsatta gole koşan F.Bahçe'si deplasmanlarda saklanıyor. Oyunu riske eden, çok adamla hücuma çıkan rakipler karşısında yarı sahasına hapsoluyor. Bir - iki kişilik hücumlarla puanı kurtarmaya çalışıyor. Denizlispor birbirine yakın özelliklere sahip futbolculardan kurulu bir ekip. En büyük güçleri, kollektif uyumları... Eğer hakem karışmazsa, bir beraberlik çıkabilir. Tahminim F.Bahçe'nin galibiyeti... (İlk maç: 5-2 F.Bahçe) SİİRT JETPA-BURSA Bir kötünün üstüne gelmeseydi değeri anlaşılmayacaktı. İlk 8 maçın yerlerde sürünen Bursaspor'unu şaha kaldırdı. Gitmek için fırsat kollayan futbolcuları taraftarın sevgilisi yaptı. Bursa Atatürk Stadı'na kaliteyi, yardımlaşmayı, dostluğu getirdi. Bugün Bursasporlu sevinçli, geleceğe daha bir güvenli bakıyor. Hocası değerli, futbolcuları piyasanın gözdesi, taraftarı mutlu... Tebrikler İmparator Biyediç, başarılarının devamını diliyorum... Siirt Jetpa'da büyük değişim var. Bakalım, Tevfik Lav desteği bu maçtan puan almaya yetecek mi? Normal sonuç Bursaspor'un galibiyeti... (İlk maç:3-2 Bursa) Y.YOZGAT-G.SARAY Bir kere daha anlaşılmıştır ki; Avrupalı'yla başetmemiz için kendi silahımızı kullanmalıyız. Olmaz, beceremeyiz, biz onlar gibi kontrollü oyun, dengeli hücum yapamayız. Şekil bellidir, hiç bir tereddüte mahal vermeden dar alan presini uygulamalıyız. Onlara düşünme, atağı olgunlaştırma fırsatı vermemeliyiz. İşte yarı finalin anahtarı bu. Taktik; "baskın basanındır..." G.Saray kendine has futbol temposunu ligimizden saklıyor! Çok maç vardır ki, kendi klasiğini içerde oynamadı. Yozgat'ın rakımı yüksek. Bu ortamda koşmak, maç boyu diri kalmak zor. Galibiyete mecbur G.Saray, Yozgat'ın çabuk adamlarına avlanabilir. Beklediğim sonuç G.Saray'ın galibiyeti... (İlk maç: 3-0 G.Saray) İSTANBULSPOR-KOCAELİ Üç ihtimal de normal görünüyor. Süper kontratağa çıkan, takım olarak mücadeleye katılan, sahasında blok savunmada başarılı olan bir İstanbulspor. Karşısında son derece becerikli, birbirini tamamlayan kadrosuyla Kocaelispor. Kocaelispor'da tabelayı değiştirecek futbolcu sayısı çok. İstanbulspor'un dayanıklılığı, direnci, temposu yüksek... Büyük ihtimal beraberlik... (İlk maç: 1-1) BEŞİKTAŞ-ERZURUM Bugünün Beşiktaş'ının tek sorumlusu Scala ile yarının Beşiktaş'ını kurmak için görev verilen Daum'un karşılaştırılması büyük haksızlık. Hiç öyle şey olur mu? Ne yapacaktı Christoph Daum? Son derece uyumsuz bu kadroyla şampiyon mu olacaktı? Herkes kafasını eğmiş eleştiriyor, kafasına göre takılıyor. Kimi sistemden, kimi dizilişten, kimi ilk onbirden dem vuruyor. Onlara göre, onların dediği gibi yapılsaymış olurmuş... Olmaz kardeşim, olmaz. İyi futbol, iyi futbolcularla oynanır. Bir kere hepimiz bu futbolcuların yetersiz olduğu konusunda hemfikir miyiz? O zaman fazla konuşmaya, insanları haksız eleştirilerle yıpratmaya gerek yok. Bırakalım adam işini yapsın, bekleyelim bakalım yeni sezon neler getirir... Tahminim Beşiktaş'ın galibiyeti. (İlk maç: 3-1 Beşiktaş) sberber@ihlas.net.tr