Anadolu futbolunun yükselişini seyrettik. Sona iki kala ligin belki de en iyi maçı. Biri hedefe, biri sıralamaya oynuyordu, ama futbol zirveye çıktı. Sahanın tümüne tedbir almak zorunda kaldılar. İki taraf da boşluklara adam kaçırıyordu. Bir fuzuli pas yapmadan direkt gol üzerine kurulmuştu taktik. İlhan sağdan, Bülent, Lazarov soldan direkt kaleye koşuyordu. Aynı hamleler Trabzon tarafında fazlasıyla sahne alıyordu. Savunma kurguları da oldukça gelişmişti. Çok atak fırsatı yakalanmasına rağmen kademeli yerleşen arka bloklar hata yapmadı. Mücadelenin kilitlendiği bölümde bir çilingir aranıyordu. Antep'ten çıkmadı maçı çözecek farklı futbolcu. Dakikalar 17'yi gösterdiğinde Gökdeniz çıktı sahneye. Orta saha yayından aldığı topla vitesi 5'e çıkardı. Birkaç adım sonra roketlemişti çocuk. Filelerde gördük topu. Alkışlamaktan başka yapacak birşey yoktu. Puanın iki tarafa yazıldığı futbol bir anda değişti. Tüm dengeler Trabzonspor'un lehine döndü. Haftaları gol yemeden geçen Ziya Doğan'ın blok savunması maça hâkim oldu. Skorda geri düşen G.Antep, savunma tedbirlerini eksiltti. Hareket rahatlığı yakalayan Gökdeniz üst üste pozisyonlar buldu. Kaleci kurtardı... Kaleyi tutturamadı... Maxim'in volesinde sonucu aldı Trabzonspor. Yeteneğini sahaya, kulağını tribüne verdiler. Dalgalanan sarı-lacivertli bayraklar heyecanı haftaya bıraktı. Son bölümde G.Antep düştü oyundan. Sahanın fazlasını kullanma şansı yakalayan evsahibi, etkili bölgeye topu taşıyamadı. Blok savunma, görevini eksiksiz yapıyordu. Bir pozisyona giremediler. Bouazizi'nin uzaktan attığı gol teselli oldu. Bu maçta iyi oynadı Trabzon. Fatih'in yokluğunu Gökdeniz doldurdu. Yerine yakışır futbolla 3 puanı kazandı. Taktiğin işlerliğine ek olarak her futbolcunun görev anlayışı mükemmeldi. Çok da koştu Trabzonspor. Maxim, usta vuruşuyla noktayı koydu. Gökdeniz her hamlesiyle maçın adamıydı. Borsa değeri bir kat daha arttı, ederine 1 milyon Euro daha kattı. Hakem Dereli başarılı bir yönetim gösterdi.