Topçuluğundan severdim Vahid Halilhodzic'i... Adı hoşuma giderdi, bizden zannederdim. İyi de futbolcuydu. Son sözlerini dinledim bir kat daha arttı sevgim. Gördüğünü söylüyor. "Kulüpte çok hayalcilik var" diyor yakışıklı abim. "4 ve 6. sıra arasında bitirirsek şanslıyız. Bir gecede büyümez kulüp. Kafasına göre takılıyor futbolcular. Yeteneksizler üstelik. İşe gelince yorgun, para almaya giderken fırtınalar"... Belçika'lı Thijs valizi toplayıp giderken benzer şeyler söylemişti. Hiç dikkate alınmadı. Adı teknik direktör bir çok isim geçti bünyeden. Başkanlar, yönetimler... Sakladılar gerçeği. Üç maymunları oynadılar... Şirin Berber yazıp söylerken tepki koyanlar sesini kestiler. Ağzı açık Boşnak hocayı dinlediler Hatanın bedeli ağır oldu. Yarım sezonda sıfırlandı Trabzonspor. Batıranlar gidecek de, Trabzonspor'un hali ne olacak. Olması gereken; varlığı ile kulübe katkı sağlayacak başkan ve yönetim. Halil Hoca'nın dikkat çektiği noktadan hareketle kulübe yön verecek bordo mavililer. Üç buçuk futbolcunun bir eksiği sahadaydı. Fatih, Simkovyak, yarım Yattara. Araya başkası girmeden üç pas yaptıklarında pozisyon buldular, goller attılar. Diğerlerini toparlanmış gördüm. Rize'nin zayıf halinden midir nedir hiç zorlanmadılar. İzlemeyen inanmaz. Aylardır kevgire dönen savunma pozisyon vermeden 45 dakika bitirdi. Süper demiyorum, en azından kendi gibi oynadılar. İkinci yarı oyunun seyri değişti. Kaybedecek bir şeyi kalmayan Rizespor öne çıktı. Geniş alana yaydı oyunu. Yorulan Simkovyak, dinlenmeye geçen Yattara ve yürüyerek oynamaya çalışan Fatih. Fazla adamla oynamaya başladı Rize. Özellikle genç Ufukhan tarafından çok geldi Rize. Onlarında gol vuruşu yetersiz. Şu oyun için oldukça fazla kaleye yaklaştılar.Kendileri atamadı, Ufukhan'ın acemi hamlesinden golü buldular. Hakem Yılnur Önen iyi bir yönetim gösterdi.