Turu kolay geçti Trabzonspor... Yenilenen futbol aklıyla koşturdu bordo - mavililer. Sadece ilk devreyi eskinin kötü bir provası olarak harcadılar. Arada müdahale etti Şenol Güneş. Kör hareketi işler hale getirdi. Hücum organizasyonuna katılmayan 3 orta sahadan birini kenara aldı önce, gol sahasında rakip savunmaya yardım eder gibi koşturan Mehmet Yılmaz'ı çıkardı sonra. Şenol Güneş saha dizilişini değiştirirken Aykut Kocaman seyretti. Yattara yatırdı kaldırdı Malatya savunmasını, bir kere dahi önünü kesemediler. Bir devrede rekor sayıda orta kesti. O tip toplara vurma becerisi olmayan Trabzon forveti gol sayısını artıramadı. Yattara'nın hareketleri taraftarı mest eder noktada kaldı. Rakip ceza sahasına 90 dakikada bir kere ayak basan Celaleddin'in kestiği toptan geldi gol. Fatih'in vuruşu ustacaydı. Golden sonra hareket rahatlığı yakaladı bordo-mavililer. Gökdeniz - Fatih silahının yanına Yattara'nın eklenmesi, işe yaramayan santrfor Mehmet Yılmaz'ın oradan çıkarılması maça renk getirdi. Her hamlede gol pozisyonu buldu Trabzonspor. Hasan Üçüncü aldı neticeyi. Halı saha golü atar gibi ikiye birlerle Malatya savunmasını geçti, plasesinde turu geçmişti Trabzonspor. Kalesinde hiç tehlike yaşamadı bordo-mavililer. Malatyaspor "kötü" diyemem. "Trabzon fırsat vermedi" demek daha doğru olur. Trabzon'un sıkıntısı, kendi içinde hangi 11'le oynayacağını bulması... Rakiplerin gücü belli. Mevcut malzeme ile çok maç geçilir. Yükün ağırlaştığı ortamda ne olacak? Orta saha yetersiz. Mehmet Yılmaz'dan zorla santrfor yapılmaya çalışılıyor. Oynasa oynasa stoper oynar. Oraya bir usta golcü bulmak gerek. Bütün hedefler kapıda bekliyor. İş yönetime düşüyor. Belli ki, mevcut malzemeden açık kapanmaz. Hep söyleriz, sistem - taktik bir yere kadar... Sonuçta neticeyi belirleyen önemli bir etken de futbolcu kalitesi değil mi? Hakem Erol Ersoy iyi bir yönetim gösterdi.