Şükür'e mecbur

A -
A +

6 farkın altından kalkmak kolay değil. Üç günde sarsılan güveni yeniden kurmak zor iş. Çok tedirgin başladı maça G.Saray. Ürkek, korkak bir halleri vardı. Koşarken yüzünü gözünü kapatıyorlardı! Her an pet şişe, telefon, ayakkabı, çakmak gelir diye korkuyorlardı! Saracoğlu'nun etkisinden hâlâ kurtulamamışlardı. Halbuki, mekân değişikti. Burada Adana centilmenleri takip ediyordu maçı. Bağırlarına bastılar G.Saray'ı. Tribünden sahada koşanlara kadar, üzmediler aslanları... G.Saray'ın derdi kendisiyle. Takım içi problemleri aşamadılar. Futbolcu kadrosu birbirini tamamlamıyor. Hoca sezon başına geri döndü. O zaman da bu düzen başlamıştı. Problem yine yan toplara vuracak bir kafacıydı. Bu zamanda değişen birşey yok. 4 aylık denemeler hep boşaydı. Santrfor müsveddesi Christian ile geçen günlere yazık oldu. Hoca, boşa inat ediyor. Hem kendine, hem takımına, hem de Şükür'üne yazık ediyor. Biz sıkıldık seyrederken. Hoca patlamıştır herhalde. Bu kadar sıfıra inip orta kesen, ama bir tanesine bile kafa dokunamayan takımın hocası, daralmasın da ne yapsın? Hoca, hizmeti eksik tutanları hemen atar dışarı. Davala ve Ünsal'ı gören var mı? İnat etme hocam! Teslim et Şükür'ün hakkını. Onsuz olmayacak bu iş. 1-9-1 oynadı Adanaspor. İyi de uyguladılar doğrusu. Çok etkili kontratağa çıktılar. Necati golü beceremedi. Sahanın en iyisi Halilagiç'ti. 90 dakika kafa çalıştı Boşnak futbolcu. G.Saray savunmasının kademesiz yerleşimi devam ediyor. Her koşan, Mondragon'u karşısında buluyor. Çok pozisyonlu maç berabere bitti. Golcüler beceremedi. Direkler müsade etmedi. Uyumsuz G.Saray yine puan kaybetti. Hakem çok iyi yönetim gösterdi.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.