Veda zamanı

3-5 haftaya kalmaz tribünler de boşalır. Gecenin yarısı olmuş, parasıyla işkenceye daha ne kadar dayanır taraftar? Ne büyük yanılgı, ne büyük kandırmaca... Sadece sevenleri değil, kendilerini de aldattılar. Onca tecrübeli bir kulüp, bu hallere düşer mi? Atay başkan eski futbolcu imiş. Eksiği bilir, ona göre hamleler yaparmış. Yönetiminde temiz insanlar varmış. Tek sevdaları kuruma hizmetmiş. Yine, yeni, yeniden yapılanmanın 150'inci versiyonunu sahne aldıracaklarmış. Kulüp, kendi ayakları üzerinde koşacakmış. Sanki eskiden yerlerde sürünüyordu. Hayalsiz bilgi işe yarazmazmış. Maşallah hayalleri geniş ustaların. Tek eksikleri bilgi. Mesela forma giyen futbolcuların değerini bilemediler. Ne eder, ne işe yarar bu malzeme çözemediler. Üç buçuk futbolculu oyunlarla avundular. Fazlası ihtiyaç olduğu oyunlarda bahanelerle günü tükettiler. Elde kaldı bir Fatih... O da yanındakilere benzedi. Karardı. Işıl ışıl parlayan Karadeniz yıldızı... "Eldekilerle Sivas'ı yenmeliydik" buyurmuştu hocamız. Kaç zamandır söylediği en doğru kelâm. Devamını getireyim. Şu Vestel'e karşı da böyle oynamamalıydınız sevgili hocam. Siz dünyaya kafa tutmuş bir teknik adamsınız. Hani sisteminiz? Nerede taktik, grup hareketi, takım oyunu? Savunma güvenliği sıfır. Kademe, hamle zamanlaması, tehlikeye karşı yerleşme... Orta sahanın varlığından söz edilemez. Herbiri ayrı telden çalıyor. Hücum aksiyonu, gol isteği, ferdi beceri, koşu kapasitesi... Evet sayın hocam, sıfıra sıfır. Elde var sıfır... Yol yakınken, ayrılın lütfen. "Olmadı. Formsuzum, tutturamadım" deyin. Daha fazla yıpranmayın. Siz de bu memleketin bir değerisiziniz. Zorla olmaz bu işler. Kore - Japonya eskide kaldı. Siz en iyisi, o zamanki katkınızı bir daha gözden geçirin. Burada bir yanlışlık var hocam. Uzakdoğu'nun mimarı sizseniz, bu yıkımın sorumlusu kim? Vestel karşısında tel tel döküldü Trabzonspor. Futbol adına en ufak bir güzellik ortaya koyamadılar. Vestel'i sorarsanız, dünya sonu bir takım. 50 sene öncesinin futboluyla Avni Aker'den 3 puan alıp gittiler.