Yedekler batırdı

A -
A +

Lig oyunu rahat geçmişti. Güle oynaya kazanmıştı Beşiktaş. Başlangıçtan bitime kadar futbol resitali vermişti siyah-beyazlılar. O zaman rahattı kafalar, tam kapasite kullanımdaydı. 5 şiddetinde depremden sonra değişti Beşiktaş. Yedeklerin katılımı iyi olmadı. Makine düzenindeki hareket sekteye uğradı. Okan'ın tarafı yolgeçen hanına döndü. Serdar'ın katkı sağladığı söylenemez. Ağır hamlelerle zamanı tüketti. Yeni çocuk Gökhan kale sahasında gezen rakibi gözleriyle takip etti. Yakın markaj yapması gereken pozisyonlarda uzak kaldı. Orta dörtlü fena değildi. Giunti, Sergen, Tayfur, Tümer bilinen futbollarından örnekler sundu. Usta hareketlerle tehlikeli bölgeye getirdikleri topları verecek adam olmadığından, neticeyi kendileri almak istediler. Fırsat buldular, gol atacak beceriyi gösteremediler. İlie'nin bir damla faydası olmadı. Bu tip şekillenen oyunların futbolcusu olmadığı biliniyordu. Fazlasını beklemek hataydı zaten. Arkada boşluk yakalamalıydı. Süratini kullanarak pozisyon bulabilirdi. Fakat Antep savunması çok adamla yerleşti. Hiç fırsat bulamadı. Üç gün önceki tuhaf tavrın bedeli ağır oldu. Beşiktaş'ın farklı futbolundan eser yoktu. Sıradan bir deplasman takımından öteye geçemedi. Rahat kazandı Antepspor. Şampiyonu elediler, fakat futbol müthiş falan değildi. İki yan orta, Hasan Özer'in süper kafa vuruşları, biri direğe, biri filelere, öne geçtiler. Lazarov - Yusuf duvar pasından bir gol daha attılar ve turu kazandılar. Takım olarak çok zorlanmadılar. Sadece rakip orta bloğun hamlelerini önlemekle uğraştılar. Fener'den elenen Yusuf, Brezilya futbolundan örnekler sundu. Üzerine koşan Beşiktaşlılar'ı 2'şer 3'er arkasında bıraktı. Topu ayakları arasında yok etti adeta. Bir seferinde Cordoba'nın dibine kadar gitti, Ronaldo düşürmek zorunda kaldı. Trabzonlu doktorların sakata çıkardığı Mehmet Polat tam bir savaşçıydı. Beli sağlamdı, ayağı, kafası, futbol oynama isteği pek de güzeldi. Attığı gol de öyle... Hakan Bayraktar da futbolcu gibiydi. Antep'in de önemli eksikleri vardı. Bouazizi ve Jaziri. Johnson birinin yerini, Hasan ileriyi fazlasıyla doldurdu. Dedik ya, bedeli ağır oldu. Bir başka gerçeği daha ortaya çıkardı bu maç. Beşiktaş'ın farklılığı sadece sisteminden değilmiş. Zirvelere çıkılan yolda futbolcu kalitesi önemli bir şeymiş. Sinan Engin'in dediği, "Beşiktaş'ın rakibi, Beşiktaş'ın yedekleridir" iddiası da doğru değilmiş. Hakem Ali Aydın iyi bir yönetim gösterdi.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.