Yine Daum

Taktikler tamamen kazanma üzerine kurulmuş... Oynanan futbol zevk verdi. Hücum aksiyonlarının fazlılılığı, kale önlerinde kalabalık savunma blokları oluşturdu. Beşiktaş daha fazla kapanan taraftı. Defansın üçlüsüne iki beki, ön liberoda Tayfur'u, Bayram'ı katıp kaleci dahil 8 kişilik bir savunma duvarı oluşturdu. Baya - Ahmet - İlhan üçlüsü gol için yer tutuyordu. Devrede bir pozisyon verip yakaladığı 3 fırsattan gol atamadan kapattı Beşiktaş... Çok maçta sonuç veren bu şekil, ilk 45'te iyi işledi. Biraz becerisizlik, biraz sahanın zemini tabelayı sıfırda tuttu. Rizespor, tüm riskleri almış, üç puan için yüklendi. Karol Pecze'nin oyuncu tercihi Daum'a göre daha fazla hücum ağırlıklıydı. Ümit, Ünal, Hasan, Tetteh, soldan her pozisyonda öne çıkan Serkan... Çok adamla saldırdı Rizespor, fakat aynı oranda pozisyon üretemediler. Kazanma mecburiyetinin yanında kaybetmeme isteği oyunu kilitledi. Topun olduğu yerde yakın mücadeleler çoğaldı. Ahmet'in golüne kadar markajdan, baskıdan kurtulamadılar. 3-5 pası peş peşe yapamadılar. Genel ortalama iki taraf da arkadaşından daha çok rakibe pas verdi ya da kaptırdı. Her fırsatta kaleyi hedefleyen İlhan, ilk pasında Ahmet Dursun'u kaleci ile karşı karşıya bıraktı. Beşiktaş öne geçti. Bitime yarım saat kala skoru alan Daum, daha çok adam, daha fazla kapanma ile 3 puanı garantiye aldı. Daum klasiği çabuk hücumlarla iki gol daha buldu, fazlasını kaçırdı. Beşiktaş, takım olarak iyiydi. Myhre, Ronaldo, Ahmet, İlhan Beşiktaş'ın parlayan yıldızlarıydı. Rizespor, gole kadar oyuna asıldı, sonrasında skora razı, çaresiz bir kimliğe büründü. Hakemler örnek bir yönetim gösterdi.