Daha dün gibiydi değil mi? Kimimiz okula yeni başlamış, yeni arkadaşlar edinmiş; kimimiz de bir üst sınıfa başlamanın heyecanını yaşıyorduk. Ama zaman o kadar çabuk geçiyor ki, bir bakmışsınız sınavlar, kutlamalar, oyunlar derken bir yıl daha bitivermiş. Karne günü gelip çatmış. Evet milyonlarca öğrenci, yarın döktükleri alın terinin karşılığını alacak. Birileri sevinirken bazıları üzülecek. Ailelerin karneye verdikleri değeri çocuğuna göstermemesi, her yıl yapılan uyarıları yine boşa çıkaracak. Daha şimdiden birçok arkadaşımızı karne stresi sardı. "Acaba kötü notlarıma ne derler? Ailemden bunu nasıl saklarım?, Çevremdekiler beni aşağılar mı? Bu durumdan nasıl kurtulabilirim?" şeklindeki sorulara cevap arıyorlar. Buradan bir kez daha ailelere sesleniyoruz. Gelin yandaki uyarıları dikkate alın. Lütfen! Karnedeki zayıflara bakarak çocuğunuzun tatilini kısıtlamayın. Arkadaşlarının karnesi ile onu kıyaslamayın, empati yapın. Acaba siz çocukken böyle durumlarda kendinizi nasıl hissediyordunuz? Ağır konuşmayın, kesinlikle şiddet uygulamayın. Bugün onunla son bir konuşma yapın ve geçen bir yılı değerlendirin. Düşük notların dünyanın sonu olmadığını, bunların çalışmayla düzelebileceğini anlatın. Kötü notların sebeplerini beraber araştırın. Belki de problem sizde. Sadece karneye bakarak çocuğunuzu yargılamayın. Mümkünse başka alanlara yönlendirip onların yeteneklerini ortaya çıkarın. Son sözümüz de çocuklara. Başlığa ve ailelere yapılan uyarılardan sonra kendinize 'kaytarma' konusunda pay çıkarmayın. Seneye daha çok çalışın ve o zayıflardan kurtulun.