Ebû Leheb'i döven kadın!

A -
A +

Bedir harbinin olduğu günlerdi... Müslümanların, müşrikleri hezimete uğrattıkları haberini aldılar. Kâbe çevresinde sevinçli sevinçli bu konu üzerinde konuşurlarken Ebû Leheb yanlarına çıkageldi. Bu azılı müşrik, Bedir'e gitmemişti. Bedelini vererek, yerine Âs İbni Hişam'ı göndermişti. Fakat devamlı ne olup bittiğini takip ediyordu. Neticeyi sabırsızlıkla bekliyordu... HEZİMETİ İÇİNE SİNDİREMİYORDU!.. Kureyş'in mağlûbiyet haberi ona ulaşınca kininden, kibrinden, öfkesinden ne yapacağını bilemedi. Hezimeti bir türlü içine sindiremedi. "Nasıl olur?" diye düşüncelere daldığı bir sırada Ebû Süfyan'ın karşıdan geldiğini gördü. Yanına çağırdı ve; "Ey kardeşimin oğlu! Nasıl oldu anlat bakalım?" dedi. Ebû Süfyan hüzünlü hüzünlü; "Hiç sorma! Sanki onların karşısında elimiz kolumuz bağlandı. İstedikleri gibi bir kısmımızı öldürdüler, bir kısmımızı da esir aldılar" diye söze başladı. Sonra devamla; "Vallahi ben bizimkilerden kimseyi kınayıp ayıplamıyorum. Çünki o sırada öyle kimselerle karşılaştık ki, yer ile gök arasında yağız atlara binmiş ve beyazlar giyinmiş adamlar bizlere hücum etti" dedi. Ebû Râfî (radıyallahü anh) onların konuşmalarına kulak misafiri olup dinliyordu. Sevincinden ve heyecanından kendini tutamayarak araya girdi ve; "Vallahi onlar meleklerdir" deyiverdi. "GÜCÜNÜZ ONA YETİYOR DEĞİL Mİ?" Bedir mağlûbiyetinin hıncıyla dolu olan Ebû Leheb melek sözünü işitince Ebû Râfî'nin üzerine doğru yürüdü. Var gücüyle ona vurmaya başladı. Hıncını ondan çıkarmak istercesine üzerine çullandı. Ümmü Fadl (radıyallahü anha) onları takip ediyordu. Müşriklerin Ebû Rafî üzerine doğru yürüdüklerini görünce süratle eline bir çadır direği alarak koştu geldi ve Ebû Leheb'e; "Kimsesi yok diye onu güçsüz gördün değil mi?" diyerek hücum etti. Sırığı kafasına indirdi. Başından yaralanan azgın müşrik bir kadının saldırısını hazmedemeyerek bayılıp yere düştü. Avânelerinin yardımıyla hor ve hakîr olarak oradan ayrıldı. Daha sonra bu eziklik içerisinde içi içini yedi durdu. O darbeden sonra bir daha ayağa kalkamadı. Kibir ve kiniyle cehennemi boyladı...