"Gerçek velî kendini hiçbir kimseden üstün görmez ve aslâ medhetmez. Sohbetinde bulunanlar gafletten kurtulurlar..."
Dost Muhammed Kandehârî hazretleri, Hindistan'ın meşhûr velîlerindendir. 1867 (H. 1284) senesinde vefât etti. Nakşibendiyye büyüklerinden Ahmed Saîd-i Serhendî hazretlerinin talebesidir. Onun sohbetinde yüksek derecelere kavuştu. Molla Mîr Vâiz Sâhib Ahmedzâde'ye yazdığı bir mektupta şöyle buyurdu:
Yine evliyânın sohbetinde öyle bir tesir olur ki, dünyâ sevgisi ve dünyâya düşkün olanların sevgisi onun sohbetinde bulunanların kalbinden çıkar. Kalbinde bunlara karşı soğukluk hâsıl olur. Sohbetinde bulunanlar gafletten kurtulurlar. Gerçek velî kendini hiçbir kimseden üstün görmez ve aslâ medhetmez. Ahlâk-ı hamîdiye ve beğenilen vasıflara sâhib olur. Tevâzu, ilim, tahammül, sabır, mürüvvet, fütüvvet, cömertlik, güler yüzlülük, güzel ahlâk, doğruluk, acz ve niyâz, incitmemek, haramlardan, mekruhlardan ve şüpheli şeylerden sakınmak onun vasfıdır. Bütün hayır işleri yapar. Resûlullah aleyhisselâmın ahlâkı ile ahlâklanır. İşte böyle bir zâtın sohbeti büyük nîmettir. Eğer bir kimse şeyh, mürşîd olduğunu söyler fakat sünnet-i seniyyeye uygun amel etmezse, şer'i şerîfin ziynetiyle ziynetlenemez...
Gıybetten, yalandan, yalan yere yemin etmekten, ahlâk-ı zemîmeden sakınmazsa, böyle kimseden sakın, bin defâ sakın! Onun sohbetinden uzak dur. Hattâ onun bulunduğu şehirde durma! Olur ki bir gün ona bir meyledersin de kalbinde büyük zarar hâsıl olur. Ona aslâ uyulmaz, o, şeytanın tuzağına düşmüş gizli bir hayduttur. Böyle bir kimseden âdet dışı harika, hâller ve keşifler de görsen onunla görüşmekten aslandan kaçar gibi kaçınız!"