Sâbit el-Benânî hazretleri, Tâbiînin hadis âlimi ve velîlerindendir. Künyesi Ebû Muhammed'dir. 737 (H.120) senesinde vefât etti. Hadîs ilminde sika, emîn, güvenilir ve îtimâd edilir bir âlimdir. Basra'nın en büyük âlim ve râvilerindendir. Sâbit el-Benânî, birçok Sahâbîden hadîs-i şerîf rivâyet etmiştir. Enes bin Mâlik, İbn-i Ömer, İbn-i Zübeyr, Şeddâd (radıyallahü anhüm) bunlardandır. Hadîsleri, Kütüb-i Sitte diye meşhûr olan altı hadîs kitabının hepsinde vardır. Enes bin Mâlik onun için buyurdu ki: "Her şeyin bir anahtarı vardır. Hayrın anahtarı da Sâbit'tir." "ÖYLE İNSANLARA YETİŞTİM Kİ!.." Sâbit bin Eslem buyurdu ki: "Öyle insanlara yetiştim ki, çok namaz kılmaktan başlarını yastığa koyacak vakit bulamazlardı." "Yirmi yıl çok sıkı bir şekilde namaza kalktım. Bütün bu yirmi yıl boyunca, onun nîmetini topladım." "Allahü teâlânın anıldığı yere dağlar kadar günah ile girseler, çıktıkları zaman üzerlerinde zerre kadar bir günah kalmaz (kul hakkı dışında)." Sâbit el-Benânî hazretleri gecelerini ibâdetle geçirir ve çoluk çocuğuna; "Kalkın, Allahü teâlâya ibâdet edin. Şunu hiç unutmayın ki, gece kalkıp ibâdet yapmak, kıyâmetin şiddet ve dehşetinden daha hafiftir." derdi. Hastalığında, Sâbit bin Eslem hazretlerinin ziyâretine gittiler. Yanındakilere bir şeyler anlatıyordu. Ziyâretçiler, huzûruna girip oturunca; "Sevgili kardeşlerim! Önceki gibi, namazlarımı kılamıyor, oruçlarımı tutamıyor, Allahü teâlâyı zikredemiyor, sizlerin yanına inemiyorum" dedi ve şöyle duâ etti: "Allah'ım! Bu üç şeyi istediğim gibi yapamadığım zaman, beni bu dünyâda bir saat bile bırakma!" "BENİ KENDİ HÂLİME BIRAK!" Sabit el-Benanî'nin oğlu anlatır: Vefatı yaklaştığında babamın yanına vardım. Kendisine Kelime-i tevhidi telkin etmek istedim. -Babacığım lâ ilahe illallah de! diye hatırlatmada bulundum. Bana dönerek: -Oğlum! Beni kendi halime bırak. Ben şu anda günlük altıncı virdimi yapmakla meşgulüm, dedi. Câmiu Kerâmât-il-Evliyâ kitabının sâhibi "Sâbit el-Benânî hazretleri için şöyle der: "Vefât ettiği zaman kabrini kerpiçle ördüler. Kerpiçlerden birisi kaydı. Kabrin içinde onu namaz kılarken gördüler. Kabrinin civarından geçenler, içeriden Kur'ân-ı kerîm sesi duyardı."