Mini Anadolu turumuzun sonuçlarını iletmeyi aynen sürdürüyorum. Ne bir ekleme, ne bir kesme olmaksızın, objektif davranıp, şeffaflık ilkemiz doğrultusunda çektiğim fotoğrafa göre.. Halk siyasetten değil siyasetçilerden bıkmış. "Hep aynı isimler, hep aynı yüzler" düşüncesi herkeste hakim. 1965'ten beri Türk siyasetinde bulunup, her türlü makamlarda oturan insanlara karşı "Yeter artık canım. Otursunlar oturdukları yerde" sesi yükseliyor. O nedenle, yeni yüzler ve yeni isimlere sempati sözkonusu. Anadolu da... Mızmızlara kapalı olan kapılar, delifişeklere açık. Evet, dün nerede kalmıştık efendim? R. T. Erdoğan-AK Parti Gezdiğim yerlerde..Genel Başkan düzeyinde Recep Tayyip Erdoğan, parti olarak ise AK Parti en popüler isim. Kamuoyunda "Tayyip haksızlığa maruz kaldı. Adamın başına devamlı dert açılmaya çalışılıyor. Uğraşıyorlar. Bazı güç odakları başarılı olmasını istemiyor" yorumları yapılıyor. Tayyip beye ilgi ağırlık biçimde bayanlardan, gençlerden ve 55 yaş üstü grupdan geliyor. Fakir, dar gelirli ve orta direk Erdoğan'ı seviyor. Çalışmasına kimsenin bir şey dediği yok. Medyanın aksine 'nüfus artışı' konusundaki açıklamaları kırsal kesimde beğenilmiş. Vatandaş seviyor da.. R. T. Erdoğan'ın Fazilet Partisi'nden ayrıldığı dönemde esen rüzgar hız kesmiş. Çünkü iyi bir kadro açılımı yapamamış. Çevresindeki isimlerin tamamına yakın kısmının MSP, RP, FP kökenli olması ciddi bir handikap. Kadroda diğer partilerden pek milletvekili bulunmaması, soldan, sağdan, liberallerden, sanatçılardan, sporculardan çarpıcı adların olmaması Tayyip beyi zorlayacak gibi. AK Parti teşkilatlarına katılmak, Recep Tayyip Erdoğan'ı sevip, ona inandığı için görev almak isteyenlerin dışlandığı iddialarını çok kez duydum. Ayrıca vatandaş Erdoğan'ın ekonomi politikalarını merak ediyor. DYP Tansu Çiller'li DYP 18 Nisan'dan öncesinden farklı. "Bu kadın hepsinden daha erkek" sözünü sürekli duydum. Muhalefette kalmak Tansu hanıma yaramış. Teşkilatlar toparlanmış. Vatandaş siyasetçiyi ayağına çağırıyor. Çiller eğer ayaklarına demir çarık giyip Anadolu'yu karış karış dolaşırsa, kesinlikle çok yüksek bir oy yüzdesi yakalar. Bu arada Tansu Çiller'e parti tabanından mesaj var: "Çevrendeki eski isimlerden, otuz yıllık politikacılardan uzak dur. Değişimini kadrolarına da yansıt." DYP'nin yapılacak seçimde, ilk iki parti arasında olacağı kesin gibi.. SP-Erbakan Saadet Partisi en fazla kan kaybeden muhalefet partisi. AK Parti aynı tabandan daha fazla pay almayı başarmış. Recep Tayyip Erdoğan'ın karizması iyiniyetli sevecen insan Recai Kutan'ı eziyor. Hoş, Recai beyin yerinde bir başkası da olsa farketmezmiş. SP'nin mandalitesini vatandaşlar "eski tas eski hamam" şeklinde değerlendiriyor. SP teşkilatlarının umudu, Necmettin Erbakan hocanın yasaktan kurtulup partinin başına geçmesi.. SP'de her şey Erbakan hocaya endeksli. Erbakansız bir erken seçime de teşkilatları girmek istemiyor. CHP Bu köklü parti de puan toplamış. Oylarının artacağı kesin. Deniz Baykal partisinin oy yüzdesinin yükseltir, barajı geçirtir, duruma göre iktidar ortağı da yapabilir. Alevi kökenli vatandaşlarımızın oylarına yönelmişler. Görünen de alacaklarına işaret. DSP'nin oyları çatır çatır CHP'ye kayıyor. Baykal örgütlerini nefes aldırmadan çalıştırıyor. Bayramda kapı kapı dolaşan bayramlaşan CHP'lilerdi. BBP Muhsin Yazıcıoğlu seviliyor. BBP tabanını tamamiyle oluşturmuş. Türban mağduru üniversiteli kızlar ve diğer yüksek tahsilli erkekler oylarını BBP'ye vereceklerini söylüyor. Dar bütçelerine rağmen ellerinden gelen gayreti gösteren BBP'liler son derece inançlılar. Yüzde 10'luk Türkiye barajını rahatlıkla aşacaklarını savunuyorlar. LDP Siyasetin sert karakterli adamı Besim Tibuk'un söylemleri beğeniliyor. İnsanlar "sinirli adam doğru konuşuyor" diyorlar. Bu beğeni sandığa yansırsa inanın LDP oy patlaması yapar. Ama bizim insanımızın söylediği ile yaptığının her zaman ters orantılı olduğunu düşünürsek! Melih Gökçek nasıl görülüyor? Melih Gökçek ismi tanınıyor, biliniyor. Yeni oluşum çalışması Anadolu insanınca yakından izleniyor. Bizimle konuşan insanlardan "Niye Tayyip beyle birlikte hareket etmediler?" sorusuna muhatap olduk. Bazı güçlü ve derin çevrelerin Melih Gökçek'i Tayyip Erdoğan'ın önünü kesmek amacıyla öne çıkarmak istediklerini söyleyenler de oldu. Çok ilginç ve manalı bir iddia. Melih beyin ağzından çıkan "Dört eğilimi kucaklayacağım" açıklamaları, Özal misyonunu sürdürmek istediğini ortaya koyuyor. Bu söylemin doğru olup olmadığını zaman gösterecek. Gençliği ve dinamizmi Gökçek'in avantajı, siyasi hayatındaki sık parti değişiklikleri ise dezavantajı olarak değerlendiriliyor. Kemal Derviş Türkiye'ye geldiği ilk günlerdeki havasını aynen koruyor diyemeyiz Derviş için. Fakat Derviş'in çalışkanlığından ve dürüstlüğünden kimsenin şüphesi bulunmuyor. "Sosyal demokratım" açıklaması yerine "herkesi kucaklamaya geldim" beyanatı verseymiş, bugün Kemal Derviş'in konumu daha farklı olurmuş. Toplumda Derviş'e sempati var. Onun da aynı Tansu Çiller gibi, Recep Tayyip Erdoğan gibi çalışmasının engellenmek istendiğini ileri sürenler mevcut. DSP'nin başına geçeceğini söyleyenlerin yanında, "Derviş'i Mesut Yılmaz çağırır. ANAP'ın başında seçime sokar" söylentilerini de Anadolu konuşuyor. Gerçek olan, Kemal Derviş'in potansiyel lider adayları arasında bulunduğu.. Benim anketim Yüz kişiye sordum "Bugün bir seçim olsa hangi partiye oy verirsiniz?" Hiç saptırmadan vatandaşın tercihini aktarıyorum. Kararsız: 19 Ak Parti : 18 DYP: 13 CHP: 12 SP: 9 MHP: 8 HADEP : 6 DSP: 5 ANAP: 5 LDP: 3 BBP: 2 Üç il, beş ilçe gezdim dört günlük Kurban Bayramı'nda. Elbette Türkiye genelini yansıtmaz anket çalışmam. Kimsenin kafasını da karıştırmak istemem. Sonuç bu. Karar siz değerli okuyucularımındır.