Sen, "şiir okudun" diye, hapis yat. Sen, "şiir okudun" diye, seçime sokulma. Sen, "şiir okudun" diye, Başbakan olama. Recep Tayyip Erdoğan'ın siyasi hayatının son yıllarındaki yaşadıkları, bence bir demokrasi ayıbıdır. Kime ceza kesilmişti? Sevgili okurlarım. Hapis yatırılan, seçime sokulmayan, Başbakan olamayan R.T Erdoğan'dır da. Ona yapılanlar sadece ona mahsus değildir. Erdoğan'ın başına gelenler 'şahsına yönelik' gibi gözükebilir. Ama. Aslında bu anlaşılmaz ceza, birey olan R.T Erdoğan'dan çok Türkiye toplumuna kesilmiştir. Yani... Bazı 'art niyetli' düşünenler ile 'Tayyip düşmanı' çevrelerin, 'siyasi yasak' olayını masumlaştırmak için kullandıkları deyime katılmıyorum. "Her koyun kendi bacağından asılır" deyimi, Tayyip beyin bugünkü durumunu yansıtmıyor. Ve de "Erdoğan dilinin cezasını çekiyor kardeşim" denilemez. Bunlar kolaycılıktır. Ceza, özgürlükler, demokrasi.. Ve Batı'nın görüşü! Yukarıda dedik ki; "Aslında bu anlaşılmaz ceza, birey olan R.T Erdoğan'dan çok Türkiye toplumuna kesilmiştir." Evet, Türkiye anlamsızlıklarla dolu yasakçı zihniyetin cezasını çekiyor. Türkiye, bu çağdışı yasakçı zihniyet dolayısıyla dünyaya rezil olmuş durumda. Demokrasi, temel hak ve özgürlükleri savunur. Düşünce özgürlüğü, konuşma özgürlüğü, istediğini yaşayabilme özgürlüğü, eğitim özgürlüğü, insana saygı demokrasinin zerreleri ise... Erdoğan'a verilen cezanın demokrasiyle uzaktan yakından ilgisi yoktur. O yüzden, Batı dünyası, Avrupa Birliği'ne aday ülke Türkiye'ye "siz önce demokrasinizi düzeltin" der. Demekte de, başından sonuna kadar haklıdır Batılılar. Bugün değilse yarın; Başbakan! 3 Kasım'da. AK Parti, yüzde 34.28 oy almadı mı? 3 Kasım'da. AK Parti, 363 milletvekili çıkarmadı mı? 3 Kasım'da. AK Parti, tek başına iktidara gelmedi mi? Cevap tektir; "evet." O halde, Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı'nın hakkı da Başbakanlıktır. Partiyi kuran, erken seçime sokan Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan belki Başbakanlık koltuğuna oturamadı. Fakat milyonlarca insanın, partisine oy verenlerin de vermeyenlerin de gönüllerinde taht kurdu. Kolaydan da kolay olur Gönüllerin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Başbakan olabilmesi için Anayasa'nın 76, 78 ve 109 maddelerinin değiştirilmesi gerekiyor. Öncelikle 184 milletvekilinin imzası lazım. Bu şekilde Anayasa değişik teklifleri TBMM Başkanlığı'na verilebiliyor. Tek başına iktidarı 363 milletvekiliyle yakalayan AK Parti tekliflerini sunar. Anayasanın değişebilmesi 367 oy gerektiriyor. AK Parti'nin 363 milletvekili mevcut. Bülent Arınç TBMM Başkanı olduğundan oy kullanamıyor. Kaldı 362 milletvekili. Adalet ve Kalkınma Partisi beş milletvekili oyuna ihtiyaç duyuyor. TBMM Başkanlığı'nı 369 oyla ilk turda kazandığını hatırlayalım Bülent Arınç'ın. Üstelik o günkü oylamada, AK Parti'nin bazı milletvekilleri Recep Tayyip Erdoğan'la yurt dışındaydılar. Arınç'a bağımsızlar ve CHP'liler oy verdiler. Bütün bunları dikkate aldığımızda... Recep Tayyip Erdoğan'a Başbakanlık yolunu açacak Anayasa değişiklikleri, kolaydan da kolay biçimde TBMM'den geçer. Demokratik haklar engellenemez.. Ancak geciktirilir..Sonuçta! Anayasa değişiklikleri sonunda.. TBMM dışından bir ismin Başbakan olamama durumu kaldırılsın, yani Başbakan olabilsinler. İster işledikleri suçlardan dolayı milletvekili seçilemeyenlerin durumu düzeltilsin, yani milletvekili seçilebilsinler. İster genel seçimden 30 ay geçtikten sonra yapılabilen ara seçimler hemen yapılabilsin. Öyle ya da böyle. Adını ne koyarsak koyalım. Eninde sonunda, hak yerini bulacak. Recep Tayyip Erdoğan Başbakan olacak. Tayyip beyin Başbakanlığı "Türkiye'de demokrasinin zafere ulaşması" demektir.