Erdoğan'a hak verdim!..

A -
A +

İzmir'deyiz. TOBB'un düzenlediği Ege Ekonomi Zirvesi'ne katılıyoruz. Türkiye için 'bir şeyler yapma' amacıyla çalışan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun organizasyonunda, AK Parti'nin gövde gösterisi var. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Kabine'nin ekonomi kurmayları ile çok sayıda milletvekili, Hilton Oteli'nde iş dünyasıyla beraberler. ğ Üçlü sohbet! Dereden, tepeden! TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu zirvenin açılış konuşmasını yaparken...Protokol masasına gidiyorum. Başbakan Erdoğan'la selamlaştım. Tayyip beyden sitem işitiyorum. "Benim olduğum ortamlarda yoksun Ziya Osman. Kayıpsın. Kemal abi, İzmir'de olduğu için buradasın diye düşünüyorum." Bu sözlere cevap vermeye hazırlanırken... Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sözleri sürüyor: "Sayın Unakıtan'ın New York'da neler yaptığını, senin yazılarından izledik. Doğru ve dürüst yazılarını takdir ediyorum." Çok sıkıntılar çeken...Haksızlıklara uğrayan...Sıfırdan parti kurup, ilk seçiminde tek başına iktidara gelen...Kelle koltukta çalışan... Recep Tayyip Erdoğan'a... "Kusurumu maruz görün Sayın Başbakanım. Siz benim ne olduğumu iyi bilirsiniz. Söz, tekrar sizi izleyeceğim" şeklinde cevap verirken... Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın konuşmasını duyuyoruz. "Sayın Başbakanım, Ziya Osman çok ince çalışır. New York'ta, Citygroup yöneticilerine nasıl gazetecilik yapılacağını gösterdi. Uyumadan sürekli yazı geçti, durdu. Türkiye Gazetesi'nden okuduk, neyin ne olduğunu." ğ Tayyip beye dedim ki! Menfaatten uzak dostluğumuza binaen soruyorum, Tayyip beye: "Dalgınsınız. Yorgun duruyorsunuz. Biraz da kilo almışsınız efendim." Başını "evet" biçiminde sallıyor Erdoğan. Ve... "İşlerin yoğunluğu, dertlerin büyüklüğü bize dokunmuyor. Türkiye'nin içinde bulunduğu sistemin kendi kendinin önünün tıkama yapısından rahatsızım, Ziya Osman. Yılmayacağız. Mücadelemiz sürecek.," Belli olan...Başbakan işlerden değil, devletin içinde sistemi tıkayanlardan şikayetçi. Ve... Erdoğan başını iki elinin arasına alıyor. Şakaklarına masaj yapmaya başlıyor. Konuşmasını yapmak üzere Tayyip bey anons edilince...Ben de protokol masasından ayrılıyorum. Dinleyelim bakalım Başbakanı. ğ Erdoğan'ın bir çekindiği mi var? Erdoğan mikrofonun önüne geçince değişiyor. Biraz önceki yorgunluktan eser yok. "Arkadaşlar samimi bir şey söyleyeyim. Biz herkese yardımcı olmak istiyoruz. Tıkanan bir yol, engel veya köstek olanlar varsa, bunu aşacağız. Sistemin kendi içinde ön tıkama yapısı, ruhu var. Böyle bir sistemle çalıştığımızı unutmayın" diyor Erdoğan. Açıkça isim vermiyor. Şikayetçi olduklarını ifşa etmiyor. Erdoğan bir şeylerden mi çekiniyor? Bence; hayır. Enfes bir yorum geliyor Başbakan'dan: "İş Kanununu çıkarırken neler çektiğimizi takip etmediniz mi? Sendikaları karşımıza alıp almamakla değil, Türkiye'nin geleceğine göre davrandık. Önce işyeri güvencesi, ondan sonra iş güvencesi olmalıdır. İşyeri güvencesi yoksa, iş güvencesi olsa ne olur?" ğ İşçiler, memurlar sokağa dökülürse? Hükümetin maaş zam oranını beğenmedi kamuda görev yapan işçi ve memur sendikaları. Gösteriler düzenleniyor. Eylem yapılacağı belirtiliyor. AK Parti iktidarı, sendikaların sokaklara döküleceklerini söylemelerini nasıl değerlendiriyor? Başbakan Erdoğan'ın yaklaşımı: "Bazı sendikacı dostlar (sokaklara dökülürüz) diyorlar. Ben ne diyeyim bu ülkenin Başbakanı olarak? Dökülecekseniz dökülün kardeşim..Olması gereken neyse, onu yapıyoruz." ğ İzmir'den çıkardığım! Uzun zamandır Başbakanı beraber olduğum bir atmosferde dinlememiştim. Recep Tayyip Erdoğan'ı dinlemek, İzmir'de nasip oldu. Başbakan cadı kazanına girmiş. Korkusuz. Sabırlı. Temkinli. Güç odaklarıyla mücadelede kararlı.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.