Gökkafes'teki ofis

Geçenlerde Hürriyet Gazetesi'nde meslek büyüğümüz Ertuğrul Özkök biz medya mensuplarına ders veren güzel bir yazı yazdı. Bu yazısında çuvaldızı benim de dahil olduğum gazetecilere, yazarlara, habercilere batırdı. Maalesef bir çok yer kirletildiği gibi gazete sayfaları, televizyon haberleri de kimi zaman siyasilere, kimi zaman işadamlarına veya bürokratlara karşı silâh olarak kullanıldı. Bu tür haberler ve yazılar ile istenilen netice alınamayınca aynı yazılar ve aynı konular tekrar tekrar gündeme getirildi. Neden...... Çünkü yazının yazılmasına sebeb olan iş halledilmedi veya birilerinin işi görülmedi. Bu tür haberlerle ilgili bürokratlar yıpratılmaya, siyasilere hedef göstererek değiştirilmesine çalışıldı. Yazık oluyor beyler bu vatana. Artık tetikçiliği bırakalım, herkes hakkını kanunlara uygun ve demokratik yollardan arasın. Kurumları ve çalışanları yıpratarak bir yere varılmaz. Ayıp oluyor. Buraya kadar yazdıklarım giriş mahiyetinde. Çok yakından çalışmalarını takip ettiğim bir kurum ve onun başkanıyla ilgili taraflı yazılar beni bile rahatsız etti. Bir gazetemizde yazılarını her zaman severek okuduğum köşe yazarı meslektaşımızın yazılarına anlam veremiyorum. Bundan dokuz ay önce üç defa yazmış olduğu konuyu temcit pilavı gibi gündeme getiriyor. Nitekim geçenlerde aynı konuyu neredeyse aynı cümlelerle iki defa daha yazdı. Nedenini anlayabilmiş değilim. Ancak, sebebi ne olursa olsun, yanlış. ğ SPK'nın da hakkı Konu SPK'nın İstanbul ve Ankara'daki ofislerini değiştirmesi. Bu kurum Türkiye'mizdeki çok ortaklı yüzlerce şirketin denetim ve düzenlemesini sağlıyor. Türkiye ekonomisinin gelişmesinde lokomotif işlevi görecek olan sermaye piyasalarının gelişiminde en etkin role sahip olan bir kurum SPK. Bu kurumun eski çalışma ofislerini gören herkes bilir ki, gerek İstanbul gerekse Ankara binaları ihtiyaca cevap veremeyecek kadar küçüktü. Ofislerde sadece SPK çalışanları iş yapmıyor. Yüzlerce firma yetkilileri oralarda görüşmelere geliyorlar. İstanbul ofisinde bir yetkili ile görüşmek istediğinizde sizi penceresiz küçük hücrelerde misafir etmek zorunda kalıyorlar. Ankara ofisinde araba park edecek yer bile yok. Sermaye piyasalarının büyümesinin ne kadar önemli olduğundan bahsediyoruz, ama bu piyasaları denetleyecek kurumun çalışma ofislerini büyütmesini eleştiriyoruz. Çelişkiye bakın ! Rahmetli İMKB Başkanı Tuncay Artun İstinye'de İMKB binasını yaptırdı. Dünyanın parasını harcadı. Kötü mü oldu? O zamanlar işlem hacmi 100 Milyon $'lar civarındaydı. "Bir gün gelecek 500 Milyon $'ları geçecek" diyordu Tuncay Bey. Nitekim Milyar $'ları geçtiği günleri gördük işlem hacminin. Sonra ekonomik kriz. Küçülen piyasa. Kapanan şirket ve aracı kurumlar. Mağdur olan yatırımcılar. Bunların sebebi ne İMKB ne SPK ne de bu kurumların başkanları. ğ Akmerkez'deki ofisi alan da Cansızlar mıydı? SPK Başkanı Doğan Cansızlar İstanbul'daki ofisini Akmerkez'den Gökkafes'e taşımış. Akmerkez yapıldığı zaman şimdiki Gökkafes'den daha gözde bir mekandı. Niçin o zaman SPK Akmerkez'de yer aldı diye SPK Başkanı karalanmadı? Aleyhine yazılmadı ? Niçin.....? Şimdi SPK İstanbul ve Ankara ofisleri büyütüldü. Bunu başkana mal edip hedef göstermek çok yanlış.SPK'nın her iki eski yerinde de Başkanının odaları hem büyük hem de manzaraları güzeldi.Ve buraları Sayın Doğan Cansızlar seçmedi, döşemedi. Eğer kendi rahatını düşünseydi hiç istifini bozmaz oralarda suya sabuna dokunmadan otururdu. Tecrübeli bir bürokrat olarak biliyor ki bu makamlarda ölene kadar kalıcı olunmuyor. Kaldı ki, şirketlerin yönetim merkezlerinin yerleştiği Maslak bölgesinde ofis katları alınsaydı daha mı ucuz olacaktı ? SPK başkanı Doğan Cansızlar Bey'i tebrik etmek lazım. Mesai arkadaşlarının sesine kulak vererek onları rahat çalışabilecekleri çağdaş mekanlara taşıdığı için. Kurumuna yakışacak çalışma ofisleri kazandırdığı için..... Artık Türkiye eski tarz maksatlı haberlerin yapıldığı, küçük hesaplarla insanların karalandığı bir ülke olmasın. Olmayacak da...