Sol... Birleşme yolunda... Sağ... Derin uykuda...
Türkiye gündemine 'sol' oturdu. Kalkacağa da benzemiyor. Kemal Derviş'in sosyal demokrat partileri tek bir çatı altında toplama gayreti, solu harekete geçirdi. Birbirleriyle anlaşamıyorlar. Aralarında uyumsuzluk var. Genel Başkan düzeyinde kavgalılar. Bütün bu olumsuz cümleler, sol partilere yönelik. Ve de, doğru tarif ediyor solun içinde bulunduğu durumu. Ama her türlü negatifliğe rağmen solda bir uyanış söz konusu. Parçalanmışlıkların önüne geçip, birleşme veya ittifak yoluyla, solda birliği sağlama peşindeler. Galiptir bu yolda mağlup "Daha ortada fol yok, yumurta yok. Solda birliği de nereden çıkardın?" şeklinde bana soruyla karşılık verebilirsiniz. Bana kalırsa; solda birleşme olsun veya olmasın, Türkiye'deki sol kitle silkindi. Parti farklılıklarına karşı, sol ve solun biraz daha solundaki solcularda 'birleşme bilinci' ön plâna çıktı. Solda tek partinin adı ve amblemini oy pusulasında göreceğimize ben de inanmıyorum. Ama soldaki birleşme çabalarını beğeniyle izliyorum. Onlar hiç olmazsa 'amaçları doğrultusunda' çalışıyor. Sağda birleşme! O da ne ki! Peki sağ partilerde durum ne? Sağda ne var, ne yok? Tek kelimeyle, kocaman bir 'hiç'. 3 Kasım erken genel seçimine yönelik hazırlıkları saymazsak... Sağ partilerin ittifak bağlamında harekete geçtiklerini (ciddi olarak) duyan varsa, bana da lütfen haber versin. Üzüntüyle söyleyeceğim. Sağ kulvardaki büyük partilerimiz arasında maalesef bir nezaket ziyareti dahi gerçekleştirilmiyor. Tansu Çiller dışında ağzına 'sağda adres' konusunu alan yok. Demirel faktörü Sağın duayeni, 'baba Demirel' böylesine hayırlı bir işe gireceğine, İsmail Cem'in YTP'si için kıspeti giymiş. 'Sosyal liberal sentez' moda fikri doğrultusunda Demirel, hamisi olduğu DTP'yi YTP'nin kucağına attı. Yıllar geçtikçe Sayın Süleyman Demirel beyefendi değişiyor... Sayın Demirel, kendisini Başbakanlığa, Cumhurbaşkanlığa taşıyan sağı sola peşkeş çekmesin, yeter. Ak Parti nerede? Ak Parti birinci parti. Bazı kafalar anlayamasa da, AKP merkez sağa iyiden iyiye dalmış durumda sevgili okurlarım. Amerikalılar ve Almanların yaptırdığı ayrı ayrı anketlerde, AKP'nin seçimden birinci parti çıkacağını gösteriyor. Batı dünyası giderek daha fazla alışıyor AKP'ye. Recep Tayyip Erdoğan şu aşamada sağda ittifak istediğini yüksek sesle söylemiyorsa, bu durum kendi partisine merkez sağ kulvarda yer vermediğine işaret değildir. Erdoğan yaptığı transferlerle, merkez sağ partilerinin zaten altını oyuyor. Ak Parti merkez sağa oturduğunu önümüzdeki günlerde ispatladıktan sonra 'merkez sağda çatı' olduğunu Türkiye'ye duyurabilir. "Merkez sağdaki buluşma noktasını AKP talep eder" düşüncesindeyim. MHP! 18 Nisan 1999 seçiminde yakaladığı başarıyı koruyamadı MHP. Savunduklarıyla yaptıkları, savunduklarıyla göz yumdukları MHP'ye hem kendi seçmen kitlesinde, hem merkez sağda puan kaybettirdi. Bu saatten sonra, Devlet bey partisini merkez sağ da 'adres' yapamaz. MHP iyice içe kapandı. Partinin sembol değerleri birer birer kopuyor da, boşluk da MHP yönetimi farkında mı değil? Ne yapmak istiyorlar acaba? DYP! Tansu Çiller çabalıyor. DYP'yi merkez sağın birinci partisinden önce 'adres' göstermek için. Şimdilik ses var, sonuç yok DYP cephesinde. Anadolu DYP listelerini bekliyor. Çiller ön seçim sonuçları ile merkez yoklamasında ayak oyunlarına göz yummamalı. Merkez sağın önemli isimleri halen DYP'ye katılmadı. Bu durum DYP için 'merkez sağda adres' olma konusunda dezavantaj. ANAP! Hali en kötü olan parti ANAP. Bir zamanların tek başna iktidara gelen ANAP'ı vazgeçtik merkez sağda merkez olmayı, siyasetten silinmek üzere. Mesut Yılmaz kan kaybını engelleyemiyor. Umudunu Çiller'e bağlayan Yılmaz, partisini barajın altından kurtarmak için, Tansu hanımın yeni bir hükümette başbakan olmasını istiyor. Bu yeni hükümet için ise 3 Kasım erken seçiminin yapılmamasına 'dua ediyor' Sayın Yılmaz. Giden gidene ANAP'tan. Bu saatten sonra yâ ittifak, yâ da!... İttifak HADEP'le de olabilir, onu da yazayım. SP! Tüm arzuları, Erbakan hocanın hemen SP'nin yanında bulunması yönünde. AKP, (beğenmeselerde) SP'yi mahvetmiş. Hiçbir zaman merkez sağa yer-leş-me-yen SP'nin eski tüfekleri barajı geçmenin dışında bir şey düşünmüyor. Burnu büyük (!) Teoman Rıza Güneri basın toplantısında "SP ittifak yapmaz." dese de, HADEP ile temasları gayet iyi. Sonuçta; sol çalışıyor, sağ uyanmıyor.