Arayan Maliye Bakanı Sümer Oral. Sesi kızgın, cümleleri sitem dolu. Sanırım Oral üzgün. Hiç böylesine bir gergin ses tonu duymamıştım Sümer beyden. Yıllardır tanıdığım ve baba dostum olan Sümer Oral en kötü anında bile çevresine pozitif enerji verirdi. Sahi ne olmuştu da Maliye Bakanı Sümer Oral'ın canı sıkılmıştı? Eleştirilere "haksızlar, ayıptır" tepkisi Sordum Maliye'nin sembol ismi Sümer Oral'a: "Hayırdır efendim, bir sorun mu var?" Merkez sağın güçlü adamı Oral: "Görev tazminatlarını düzenleyen kararnameye haksızlık yapılıyor. Güyâ bazı meslek gruplarını öne çıkarırken bazı meslek gruplarını dışlamışız. Çok yanlış yorumlamalarda bulunuluyor. Ayıptır. Haksız eleştiriler canımı sıktı." Evet, bu konuyla ilgili biz de bayağı şikayet telefonu almıştık. Memurlar şikayetlerini "Kararnameden çok az bir memur grubu faydalanıyor. Hakimler, profesörler tazminat alabilirken mühendislere, doktorlara kararnamede yer verilmedi. Maaşları düşük olan memurlar unutulmuş. Devlette aynı işi farklı kurumlarda yapan memurlar arasında maaş eşitliği sağlanmadı. Yüksek maaş alan ve yönetici durumundaki memurlara kıyak oldu" şeklinde iletmişlerdi. Anlaşılan kendisi de eski bir memur olan Maliye Bakanı Sümer Oral kulağına gelen bu haberlerden çok rahatsızlık duymuştu. Sümer Oral'ın sözleri, görev tazminatlarını düzenleyen kararnamenin yanlış değerlendirildiğini işaret ediyordu. Maliye Bakanı Oral gerçeği söyleyerek, kamuoyunu aydınlatacaktı. Kararnamenin 'nedeni ve niçini'! Diyor ki Maliye Bakanımız: "Öncelikle şunu bilelim. Yaptığımız düzenlemenin amacı memur maaşlarının artırılması değil. Benzer niteliklere sahip, benzer görevleri sürdüren personelin maaşları arasında yakınlık sağlamaya çalışıyoruz. Devletimiz imkanları ölçüsünde memuru rahatlatma gayretinde. Biz beş yıllık süre dahilinde maaşları birbirine eşitleme veya birbirine yakınlaştırma amacındayız." Aileleriyle birlikte yaklaşık yedi milyonu bulan memur kesiminde fırtınalar koparan görev tazminatı kararnamesinin neden ve niçin hazırlandığını öğrendikten sonra.. "Sayın Oral kararname meslek sınıflarına göre mi düzenlendi?" diye soruyorum. Oral'dan sert bir cevap: "Lütfen Ziya Osman, sen bilirsin Maliye'nin çalışmasını. Sen bari böyle düşünme. Kararnamede tek bir meslek grubu ismi yok. İnanmayan kararnameyi okusun." "Olur mu Sayın bakanım? Sizin dürüstlüğünüzü en başta ben bilirim." Susuyor Sümer Oral, su içiyor. Konuşmasını sürdürüyor: "Kararnamede meslek ve görev bulunmaz. Kararname sadece görev tazminatı göstergesi esas alınarak düzenlendi. Görev tazminatı göstergesi 1000-6000 arasındaki memur tazminatlarında artışa gidiliyor. Bu göstergeye kimler uyuyorsa o meslek grubu tazminatı alacaktır. (Hakimlere, profesörlere para var da, mühendislere, doktorlara yok) görüşü gerçek dışıdır." Yeterli maaş, ne zaman? Oral son cümlesini belirtirken, aklıma şu geldi: "Herhangi bir fondan ve döner sermayeden her ay maaşına ek artış sağlanan memura şimdi de yeni bir ücret artışı mı oluyor acaba?" Ve sordum Maliye Bakanına... "Şunu iyice bilelim. Görev tazminatlarını düzenleyen bu kararnameyle, maaşının dışında ek bir ücret alan memur varsa, bu ücret tazminatından düşürülüyor." Aldığım cevap kafamdaki soru işaretini silmeye yetti de, memur maaşlarının genelindeki "yetersiz maaşlar" ne zaman "yeterli bir hale" getirilecekti? Bazı bakanlar gibi kırk dereden su getirip, lâfı evirip çevirmiyor Maliye Bakanı Sümer Oral. Çok net konuşuyor: "Maaşlar yetersiz. Memurumuz sıkıntı çekiyor. Bizim gayretimiz bu sıkıntıyı gidermek için. Son kararnamemizle 200 trilyon liralık kaynağı kullanıma soktuk. İnşallah bu rakamı zamanla daha da artıracağız. Kadrosuzluktan dolayı alt derecelerde bekleyen memurlarımızın müktesepleri olan derecelerin verilmesi de yine kadro ve ücret adaletine yardımcı olacak bu kararname.. Şimdi bu düzenlemeyi de yürürlüğe soktuk. Ayrıca bu işlemle de 200 trilyon TL ek kaynak sağladık. Bütçe imkanlarımız el verdiğince kamu kesimi ücretlerinde ücret adaleti sağlamaya özen gösteriyoruz. Zamanı ben de en bugün olsa isterim Sayın Açıkel. Ama bütçemiz buna müsait değil. Belli bir süre dahilinde ücret adaletsizliği problemini çözeceğiz." Biliyorum ve inanıyorum Onbeş dakikayı aşıyor telefon görüşmemiz Maliye Bakanı Sümer Oral ile.. Ankara-İstanbul arası sohbeti bitireyim derken sevgili Sümer Oral'ın sorusu duyuyorum kulağımda: "Ben hak yemem, yedirmem Ziya Osman. Sen bizi iyi tanırsın." Baba dostum doğru söylüyorsun. Sümer abi sana inanıyorum. Bunca kirlenmiş siyasetçinin içinde hiçbir pisliğe bulaşmadan bugünlere gelmek kolay mı? Partiniz ne olursa olsun siz sadece merkez sağ seçmenin değil herkesin gönlünde saygı ve sevgi ile yer bulmuşsunuz Sümer Bey. Bazıları gibi "lânetle", birileri gibi "bedduayla" anılmıyorsunuz. Siz keşke Cumhurbaşkanı olsaydınız Sayın Sümer Oral. Zaten az daha da oluyordunuz, da!!!