Futbol hiç bu kadar ortada kalmamıştı!

Kulüpler, henüz Mehmet Büyükekşi’den kurtulmuş olmanın sarhoşluğunu yaşıyor. Henüz neyin, ne olduğunun tam farkında değiller!

 

Birçok kişiye göre en fazla “üç ay ömrü” olan bir TFF ile karşı karşıyayız! Beşinci gün dolmadan başkanvekili, aynı zamanda bütün sürecin “2 numaralı ismi” Avukat Bayram Saral istifa etti.

 

“Genel Sekreter” tercihleri ciddi eleştiri konusu oldu.

 

Şu ana kadar alınan kararlar; oldukça tartışmalı ve düşündürücü.

 

8 Mart; kaldığı yerden!

 

Yeni MHK’nın önünde iki yol vardı!

 

1) 8 Mart’ta yarım kalan operasyonu tamamlamak. Çünkü ellerine verilmiş olan bir listenin olması lazım. Bu iş Abdulkadir Bitigen ile sınırlı kalmaz. Nitekim VAR’lardan Hakan Ceylan, Mustafa Öğretmenoğlu, Serkan Tokat ve Koray Gençerler de seminere çağrılmamış. Çağrılmayan yardımcı hakemler var.

 

2) Şayet bu operasyonu “tamamlamayı” göze alamazlarsa; “Bir dakika dahi bekleyememeyi” kimseye anlatamazlardı.

 

Yeni MHK için birkaç tespitim olacak;

 

1) Yunus Yıldırım ile Kamil Abitoğlu’nu çıkar, kalanlarının toplam yönettiği maç sayısı bir Burak Pakkan kadar değildir.

 

2) İşin eğitim tarafı, mesela VAR’ı kim anlatacak? Ooo siz de... Bunlar çok çok “öteki” konular.

 

Abdulkadir Bitigen!

 

Neymiş bu Abdulkadir Bitigen düşmanlığınız!

 

Henüz 48 saat bile dolmadan; FIFA kokartlı bir hakemin kellesini aldınız!

 

Salı günü Şampiyonlar Ligi ön eleme turunda Coloma - Midtjylland maçını yönetmişti. Perşembe günü ismi hiçbir yerde yok! Âdeta ölüm fermanı imzalanmış!

 

Bu karar vicdanlarda kabul görmemiştir.  8 Mart, tam kabuk bağlıyordu ki; yara tekrar açılmıştır. Camiaya yazık edilmiştir.

 

Peki, Özdemir niye kaçtı?

 

Gelen MHK; bundan 30 ay önce Türk hakemliğini karpuz gibi ortadan ikiye bölmüştü.

 

Yıllarca kapanmayacak bir düşmanlığın tohumları serpilmişti.

 

Ortaya hiçbir gerekçe veya sebep konulamamıştı.

 

Tahkim Kurulu, MHK’yı haksız bulmuştu! MHK Başkanı, Tahkim’e tek bir delil sunamamıştı.

 

Dönemin TFF Başkanı Nihat Özdemir, arkasına bakmadan kaçmıştı!

 

Yönetim kurulu üyeleri bir bir istifa etmişti!

 

Vekâlet eden Servet Yardımcı, 2022’de de aday dahi olamamıştı!

 

Devlet 8 Mart’ta olan biten için net bir tavır koymuştu.

 

Yeni MHK’yı kim onaylar?

 

1) Bir tane bile hayattaki eski MHK başkanlarından onaylayacak yoktur.

 

2) Eski TFF başkanlarından; bir tanesi olumlu bakmıyor.

 

3) Uilenberg’in bu MHK için yazdığı mektubun mürekkebi kurumadı, merak edenler internetten açsın okusun!

 

4) Futbol kamuoyundaki kanaat önderlerinden bir tane destekleyen var mı?

 

Koltuklarınızda rahat oturun!

 

Memleket; özgür ve genç bir MHK Başkanı istemiyor.

 

Devre mülke benzeyen makam için gençlere kolay kolay sıra gelmiyor. Dikkat edin, içlerinde ikinciye, üçüncüye dönenler var.

 

Hele bazıları; kurullara kaçıncı defa geliyorlar, saymaktan yorulduk. Zaman zaman adı MHK Başkanlığı için akla gelenler de hevesli değiller. Rahat olun!

 

1) Cüneyt Çakır: Şu anda olimpiyatlar için Fransa’da. UEFA gözlemcisi ve mentörü, FIFA eğitimcisi. Gürcistan’da mutlu.

 

2) Fırat Aydınus: Medyayı tercih etti, hayatından memnun. Belli kulüplerin getirdiği bir MHK başkanı olmak istemeyecektir.

 

3) Bülent Yıldırım: Birikimini yayıncı kuruluşta sergiliyor. MHK’yı isteyeceğini sanmıyorum. Bugüne kadar birinin kapısını çalmamıştır.

 

4) Kuddusi Müftüoğlu: Şu anda AK Parti MKYK Üyesi. MHK başkanlığını bugün için düşünmeyecektir.

 

Halil Umut Meler ortada kaldı!

 

Halil Umut Meler’in Avrupa’daki hakem ekibi de darmadağın oldu.

 

VAR’daki Alper Ulusoy, Hakan Ceylan ve yardımcılarından M. Emre Eyisoy artık yok. Yeni bir ekibin olgunlaşması da öyle kolay değildir.