700 yıllık gelenek Kadir pilavı! Osmanlının ilk kadısının türbesinde yarım ton pişirildi
Osmanlı'nın ilk kadısı Dursun Fakıh'ın türbesinde 700 yıllık gelenek olan 'Kadir pilavı' geleneği bu yıl da yaşatıldı. Türbede 20'ye yakın koyun etiyle 500 kiloluk bulgurdan pilav yapılarak 5 bin kişiye ikram edildi.
Bilecik'in Söğüt ilçesine bağlı Küre köyünde 550 metre rakımlı tepenin üzerinde yer alan türbede, Küre Dursun Fakıh Derneği ile Köy Muhtarlığı işbirliğinde Kadir Gecesi'nde aşevinde kazanlarda pişirilen pilav, teravih namazı sonrası vatandaşlara ikram ediliyor.
Köylülerin kendi aralarında topladığı bereketli paralarıyla oluşturdukları 'Kadir Pilavı' yemek için çevre illerde bile vatandaşlar Söğüt'e geliyor.
Yüzyıllardan beri devam eden geleneğin sürdürüldüğü Dursun Fakıh Türbesine gelen vatandaşlar, türbeyi de ziyaret edip, dua ediyor.
"500 KİLOLUK BULGUR ALARAK HAZIRLADIK"
Köy Muhtarı Eyüp Seylan, 700 yıldır 'Kadir Pilavı' geleneği sürdürmenin mutluluğunu yaşadıklarını anlatarak, "Ramazan ayının 27'inci gecesinde 700 yıldır sürdürdüğümüz geleneğimizi bu yılda sürdürmek nasip oldu. Köy halkının sürülerinden bağış olarak verdiği 15-20 hayvan ve topladığımız paralarla aldığımız 500 kiloluk bulgur alarak 5 bin kişilik hazırladık ve dağıtacağız. Amacımız yüzyıllardır devam eden geleneği nesilden nesile devam ettirmek" dedi.
DURSUN FAKIH KİMDİR?
Dursun Fakıh (Fakih) Hazretleri, aslen Karamanlı olup Şeyh Edebali'nin talebesidir. Bu zat hakkında tarihçiler "tasavvufta yüksek mertebelere erişmiş, Osman Bey döneminde gazâlara katılarak gâzîlere imamlık yapmış, onlara vaaz ve nasihatlerde bulunmuştur" diyerek anlatır.
KURULUŞ'UN MİMARI
Anadolu Selçuklu Sultanı'nın İlhanlı Gazan Han tarafından İran'a götürülmesiyle devlet dağılma sürecine girmiş, beyler sığınacak bir yer aramaya başlamıştı. Bu haber Osman Bey'in meclisine ulaştığında, orada bulunan Dursun Fakıh, Osman Bey'e şu tarihî teklifi yaptı:
"Beyim! Cenâb-ı Hak size, dağılan Müslümanları bir araya toplayıp idare etme basîreti ve kudreti lütfetmiştir. Allah'ın inâyeti, duâ ordusunun himmeti ve gazâ erlerinin kuvvetiyle çevrenizdeki tekfurları dize getirdiniz. Şimdi sıra, Anadolu'yu ehil olmayanların elinden kurtarıp ahâliyi huzura kavuşturmaya gelmiştir. Müsâade buyurun da adınıza hutbe okuyup sizi sultan ilân edelim!"
Osman Bey, bu sözleri dikkatle dinledi, istişare ettikten sonra Dursun Fakıh'in görüşünü benimsedi. Böylece Dursun Fakıh, Osman Gazi adına hutbe okuyarak onun sultanlığını ilân etti. Vaazlarında gâzîlerin şevkini artıran sözler söyleyerek gazâ ruhunu canlı tuttu.
Osman Gazi ve yiğitleri, İslâm'ı yaymak ve insanlara merhametle davranmak için büyük gayret gösterdiler. İyilik ve hayır işlerinde öncü oldular.
SAĞLAM TEMELLER
Dursun Fakıh, Osman Gazi'den sonra oğlu Orhan Bey'in de en yakın müşaviri oldu. Devletin sürekli ilerlemesi ve altı asırlık Osmanlı'nın temellerinin sağlam atılmasında önemli rol oynadı.
1330'da İznik'in fethinden sonra Bilecik Kadısı Çandarlı Kara Halil, İznik Kadılığı'na tayin edilmiş, Dursun Fakıh ise Bilecik Kadılığı görevine getirilmiştir. Bu vazifedeyken vefat ettiği tahmin edilen Dursun Fakıh'ın kabri, Bilecik'te hocası Şeyh Edebâlî Hazretleri'nin türbesi içindedir. Ayrıca Söğüt'ün Küre köyü yakınlarında bir tepe üzerinde makam türbesi bulunmaktadır.