Ağaçların arasına gizlemişler, köylüler attıkları taşla keşfetti! "Göbeklitepe'yle eşdeğer"
Muş'un Bilek köyünde çobanlar hayvan otlatırken bulduğu delikten attığı taşın iki dakika sonra dibe ulaştığını fark edince bölgede arkeolojik kazı çalışması talep etti. Binlerce ahlat ağacının olduğu noktada keşfedilen kale kalıntısının bölge turizmine katkı sağlaması bekleniyor.
Muş'un Bilek köyünde yaşayan vatandaşlar arkeologları heyecanlandıran bir keşfe imza attı. Bölgede kale kalıntısı bulundu. Kalenin bulunduğu yerde 110 bin ahlat ağacının bulunması dikkat çekerken köylülerin iddiası bu ağaçların bilinçli dikildiği yönünde. Yine iddialarına göre geçmişte burada şarap imalatı yapılıyordu.
Kalenin bulunduğu güzergâhın sağında tarihi Çengili Kilisesi, solunda ise Karakale ile Mercimek Kale Höyüğü yer alıyor. Bu durum, keşfedilen kaleyi hem tarihi hem de arkeolojik açıdan oldukça ilgi çekici hale getiriyor.
ARKEOLOJİK KAZI ÇALIŞMASI YAPILSIN TALEBİ
Bilek köyü sakinleri, kalenin detaylı şekilde incelenmesini ve bölgede arkeolojik kazı çalışmalarının başlatılmasını talep ederek, yapılacak araştırmalarla hem bölge tarihinin aydınlatılmasını hem de Muş'un kültürel turizmine katkı sağlanmasını umut ettiklerini belirttiler.
KÖYLÜLER KONUŞTU: 2 METRE GENİŞLİĞİNDE SUR BULDUK
Bilek köyü sakinlerinden Şabeddin Çiçek, bu keşfin Göbeklitepe ile eşdeğer bir keşif olabileceğini belirterek, "Dayım Atik Bey, burada hayvan otlatırken surları olan bir kale keşfettiğini söyledi. Biz de kendi imkânlarımızla araştırma yaptık. Bölgeye geldiğimde gerçekten de 2 metre genişliğinde bir sur bulduk.
Köyün büyüklerine sorduk, burada geçmişte bir yapının bulunduğunu söylediler. Yapının üzerinde 4-5 adet havalandırma bacası vardı. İçine taş attığımızda, taşın dibe ulaşması yaklaşık iki dakika sürüyordu.
GÖBEKLİTEPE'YLE EŞDEĞER
Bu yapının Göbeklitepe ile eşdeğer bir yer olduğunu düşünüyoruz. Çünkü bölgede yaklaşık 110 bin ahlat ağacı bulunuyor. O dönemlerde bu ahlat ağaçlarından hasat edilen armutların şarap yapımında kullanıldığını öğrendik. Bu kalenin de şarap imalatı için kullanıldığını tahmin ediyoruz" dedi.
İKİ DAKİKA SONRA TAŞ DİBE ULAŞTI
Bilek köyü sakinlerinden Mehmet Atik Özmen ise "Ben burada hayvan otlatıyordum. O sırada bir yapının olduğunu fark ettim. Yapının en üst kısmında bir delik vardı.
O delikten taş bırakıyordum ve kulağımı dayadığımda yaklaşık iki dakika sonra taşın dibe ulaştığını duyuyordum.
Ancak daha sonra defineciler buraya dadandı ve yapıyı tahrip ettiler. Bu delikler de o dönemde kayboldu. Bizim beklentimiz devletimizin burayı araştırması ve koruma altına almasıdır.
Aynı zamanda bölgenin turizme kazandırılmasını istiyoruz. Bu, hem köyümüz hem de bölgemiz için büyük bir fayda sağlayacaktır. Burada, aynı hat üzerinde Kalecik Kalesi, Mercimek Kalesi ve 360 odalı Çengili Manastırı gibi önemli tarihi yapılar da bulunuyor" şeklinde konuştu.