Okuma yazma bilmiyordu, patron oldu! Dağ köyünden çıktı, 10 kadına iş kapısı oldu
Maddi imkansızlıklar yüzünden ilkokulu bile okuyamayan Deniz Kurutaş, kendi işinin patronu oldu. Dağ köyünden çıkan iki çocuk annesi kadının hayatı 9 yıl önce açtığı fırınla değişti. Şimdilerde 10 kadını istihdam eden Kurutaş'ın film gibi başarı hikayesi pek çok kadına da ilham oldu.
Erzincan'ın İnönü Mahallesi'ndeki tandır ekmeği fırını kadınlara istihdam sağlıyor. Fırının sahibi Deniz Kurutaş'ın hikayesi ise ilham veriyor.
Erzincan’da göç ve imkânsızlık nedeniyle ilkokul 1. sınıftan okulu terk etmek zorunda kalan 2 çocuk annesi 38 yaşındaki kadın, dağ köyünden çıkıp açtığı fırında tandır ekmeği yaparak patron oldu.
Deniz Kurutaş’ın eşiyle birlikte yaklaşık 9 yıl önce kurdukları fırında üretilen tandır ekmeklerine bolca talep var.
PASTACILIKLA BAŞLADI
Fırında hem patron hem işçi olan Deniz Kurutaş, "Eşimle normal somon fırınında pastacılıkla başladım işe. Sonra kendi işimizi kuralım dedik. Bayağı da talep oldu, güzel oldu. 9 senedir katkısız bir şekilde üretmeye devam ediyoruz. Ben açma makinası da kullanmıyorum. Çünkü metal değdiği zaman ekmeğin özü gidiyor. O yüzden biz ne kadar doğal yaparsak o kadar iyi. Hala geçmişte olduğu gibi merdane kullanıyoruz. Bize, ekmeğin lezzetini nerden aldığımızı soruyorlar, doğal yollardan alıyoruz diyoruz. Annelerimizin köyde yaptığı gibi üretmeye çok dikkat ediyorum" şeklinde konuştu.
Kurutaş tandır ekmeğinin tulum peynirinin yanında olmazsa olmaz olduğunu dile getirerek, meşhur yaprak dönerinin yanında da mutlaka tandır ekmeği tüketildiğini kaydetti.
Fırında çalışarak ev ekonomisine katkıda bulunan Gülhan Dadaş ise tandır ekmeğinin yapım aşamalarını anlatarak, "Önce yoğuruluyor, sonra kütleniyor. Daha sonra kıvama gelene kadar bekletiliyor. Ardından tandırda birimiz açıp birimiz pişiriyoruz" dedi.
Tandır ekmeğine talebin yoğun olduğunu söyleyen Dadaş, işlerin yoğun olduğunu, yurt dışı ve diğer illerden de sipariş aldıklarını kaydetti.