Abdüllatif Uyan

1300’lü yıllar... Gelibolu’da Allah dostlarından biri yaşamaktadır.

Tâbiîn'den olup, Irak’ta yetişen Bekr bin Abdullah Müzenî hazretleri, bir Allah dostudur.

Tâbiîn'den olup, Irak’ta yetişen Bekr bin Abdullah Müzenî hazretleri, bir gün sevdikleriyle sohbet ediyordu.

Edep, haddini bilmektir!

“Ben size aslâ zulmetmedim”

Güzel huylu olmak nedir?

Tâbiîn'den olup, Irak’ta yetişen Bekr bin Abdullah Müzenî hazretlerini, bir zaman kadı/hâkim yapmak istediler bir beldeye.

Tâbiîn'den olup, Irak’ta yetişen Bekr bin Abdullah Müzenî hazretleri, bir gün sevdikleriyle oturmuş, onlarla sohbet ediyordu.

Irak evliyâsından Bekâ bin Bâtû hazretleri bir sohbetinde;

Irak’ta yetişen evliyâdan Bekâ bin Bâtû hazretleri devrinde üç âlim, bu zâtın ziyâretine geldiler bir akşam.

Bekâ bin Bâtû hazretleri, Irak'ta yetişen evliyâdandır.

“Bize ne oldu böyle?”

Sevgi ve samîmiyet bitti!..

Behâeddîn-i Buhârî hazretlerinin Seyyid Burhâneddîn adında bir talebesi vardı ki, çok severdi bu büyük zâtı.

Evliyânın büyüklerinden Behâeddîn-i Buhârî hazretlerinin bir talebesi anlatıyor: Bir gün hocamı ziyâret maksadıyla evden çıktım. Yolumun üzerinde bir ırmak vardı. Ve her zaman köprüden geçip giderdim hocamın evine.

“Çocuklarınızla ilgilenin!..”

Behâeddîn-i Buhârî hazretleri bir gün sevdiklerine;

Evliyânın büyüklerinden Behâeddîn-i Buhârî hazretlerinin bir talebesi, bu zâtı rüyâda görüp;

Behâeddîn-i Buhârî hazretleri bir gün Molla Necmeddîn adlı talebesine “Sana bir şey söylesem yapar mısın?” diye sordu.

Evliyânın büyüklerinden Behâeddîn-i Buhârî hazretleri, bir sohbette bâzı sevdiklerine;