Adnan Yaldız

29 Mayıs'ta Fransa'da yapılacak olan referanduma bir hafta gibi kısa bir süre kaldı. Her geçen gün yatırımcıların sinirleri biraz daha gerileceği için piyasalar dalgalı seyredebilir. Referandumun neticesini evet bekleyenler borsa, euro ve hazine bonolarında alım yapabilir; hayır bekleyenler ise bunları satıp dolara yönelebilirler.

Cuma günü piyasaların kapanışının ardından Moody's'in Başkan Yardımcısı Kristin Lindow'un "kısa vadede yeni bir not artırımı beklentisi yok" şeklindeki açıklaması yurt içi piyasalarda yatırımcıları hayal kırıklığına uğrattı.

Haftalardır beklenen açıklamalar geldikçe piyasalar da yavaş yavaş şekillenmeye başladı.

Dünya piyasalarındaki olumsuz havaya rağmen "Moody's Türkiye'nin notunu artıracak" beklentisi son iki günde yurt içindeki yatırımcıları piyasalara döktü. Cuma günü ise piyasaların kapanışının ardından Moody's'den kısa vadede not artırımı yok açıklaması geldi.

Pazartesi gününe piyasalar beklediğimiz realizasyonlarla başladı. Borsada endeks güne gevşeme eğilimi ile açılışın ardından gün içinde bir ara 24 593 puana kadar gevşedi ise de düşük işlem hacmine rağmen 24600 seviyelerinde tutunmayı başardı. Günü 24702 puandan tamamladı.

Haftalardır dünya piyasalarının gündeminde 3 Mayıs'ta Amerikan Merkez Bankası'nın (FED) faiz artırma beklentisi vardı. Beklentiler 0.25 ve 0.50 puan olmak üzere 2 seçenekli idi. Bu 2 seçenek için de farklı senaryolar üretiliyordu.

Yurt dışı piyasalardaki gelişmeler dikkatle izlenirken, Merkez Bankası'nın (MB) faiz indirimine gidip gitmeyeceği, YTL'deki gelişmeler, dövizin seyri; borsada ise endeksin yeni destek ve direnç seviyeleri yakından takip edilmeli.

Haftalardır dünya piyasaları Amerikan Merkez Bankası (FED)'in 3 Mayıs'ta ne kadar faiz artıracağını merakla bekliyordu. Son günlerde de yatırımcıların çoğunluğunda genel kanaat, artırım oranının 0.25 puan olacağı yönünde oldu. Dünya piyasaları da bu beklentiyi satın alıyor. Euro-dolar paritesindeki düşüş haftanın ilk iki günü devam etti.

3 Mayıs yaklaştıkça dünya piyasalarında volatilite artıyor. Yurt içi piyasalar da dünya piyasaları ile birlikte hareket ediyor.

Kısa ve orta vadeli olumsuz beklentilerin devam etmesine rağmen son günlerdeki haber akışındaki sakinlik piyasaların sakinleşmesine neden oldu. 3 Mayıs'taki FED faiz artırım oranı hâlâ belirsizliğini korurken ABD'den gelen her veri uzmanlarca yakından takip ediliyor.

Haftaya hızlı bir düşüşle başlayan İMKB 100 endeksi 22.887 puanla haftanın ve yılın en düşük seviyesini ilk gün gördü. Düşüş trendinde hareket eden endeksin bir önceki dip seviyesi 23.874'tü. Bu düşüşün ardından gelen alım dalgasının da tepe noktası 26.200 seviyeleri idi.

Yatırımcıların kısa vadede FED ve AB ile ilgili gelişmeleri yakından takip etmesi gerekiyor. Gündemdeki haber akışına göre yabancı yatırımcıların pozisyon değişiklikleri yön belirlenmesinde etkili olacaktır.

Son iki gündür yatırımcılardan gelen telefon ve e-maillerden çıkan özet soru bu. Telefon konuşmalamızın devamında ise şu hisse 9 YTL'den 7 YTL'ye düştü, falanca hisse de 6.4 YTL'den 5 YTL'ye düştü.

Yurt içi, haftalardır üst üste gelen olumlu ekonomik verilere rağmen yurt dışından gelen olumsuz siyasi ve ekonomik haberlerin etkisinden kurtulamıyor. Borsada ve hazine bonolarında yerli ve yabancı satışları sürüyor.

Üst üste gelen olumlu ekonomik verilere rağmen dünya piyasalarındaki sermaye akışlarına bağlı olarak iç piyasadaki tedirginlik her geçen gün biraz daha artıyor. Türkiye-AB ilişkileri ve gelişmeleri de yatırımcılar tarafından yakından takip ediliyor.

Piyasalar DİE'den gelen olumlu verilerden çok, yurt dışı piyasalardaki gelişmelere paralel hareket ediyor. Rekor büyüme hızını ve piyasaların beklentileri doğrultusunda gelişen mart ayı enflasyon rakamlarını görmezden gelen yatırımcılar, artan petrol fiyatlarının ve gelişmekte olan ülkelerdeki para giriş ve çıkışlarının etkisinde kalıyorlar.

İç piyasalar yurt dışı piyasaların etkisinden kurtulamıyor. Yurt dışı piyasaları etkileyen ise, Amerikan Merkez Bankası'nın (FED) açıklamaları ve buna bağlı olarak parite ve petrol fiyatlarındaki değişiklikler. Yurt içinde ise Merkez Bankası'nın açıklamaları yatırımcılar tarafından yakından takip edilecektir. Borsa yatırımcısı bunların yanı sıra hisse bazlı hareketleri de göz ardı etmemeliler.

Piyasalar üst üste olumlu açıklanan ekonomik verilere rağmen yurt dışı piyasaların etkisinden kurtulamıyor. Geçen hafta açıklanan 2004 yılı büyüme rekoru borsada endeksi 26.000 seviyelerine kadar taşıyamadı.

Geçen hafta perşembe gününe kadar borsa ve hazine bonolarında satışlar olurken döviz piyasasında da alışlar vardı.

Cuma günü piyasanın kapanışının ardından ABD'den gelen veriler sonucunda euro-dolar paritesi 1.2890 seviyesine kadar gevşedi. IMF ile görüşmeler yakından takip edilecek. Önümüzdeki seanslarda borsa endeksinin 26000 ve 26400 seviyelerine dikkat etmeliyiz. Hacimli çıkışlarda pozisyonlar korunmalı, hacimsiz çıkışlar ise satış fırsatı olarak değerlendirilmeli.