M. Said Arvas

Dînimiz, güzel huylu olmamızı, birbirimizi sevmemizi, büyüklere hürmet, küçüklere şefkat etmeyi, herkese iyilik etmeyi emretmektedir. 

Kısa bir ömür ile, uzun bir ömür arasında fazla bir fark yoktur. İkisinin de sonu ölümdür. Ebedî bir hayata nisbeten hiç sayılır...

Birinin başına bir musibet gelse, düşmanları sevinir, dostları ise üzülür, ona acıyan bulunur, fakat kibir hastasına kimse acımaz.

Ümit ederiz ki; milyonlarca Müslümanın mağfiret edildiği bu mukaddes ayda, biz de o bahtiyar insanlardan biri olmuşuzdur. 

Bir kul, kendini ne kadar küçük görür, mütevazı olursa, Cenab-ı Hakk'ın indinde o kadar yükselir...

Rabbimizin şükrünü hakkı ile yapmamız mümkün değildir. Nimetlerin O'ndan olduğunu bilmemiz kâfidir.

Oruçta, sayılamayacak kadar çok faydalar vardır. Fakat biz orucu bu faydalar için değil, dinimizin emri olduğu için tutuyoruz...

Ramazan ayı, manevi ticaret mevsimidir. Mevsiminde yapılan ticaretin kârı bir başkadır; daha çok kazandırır...

Cenâb-ı Hak bizi sevmeseydi, hayırlı işlere samimi bir şekilde niyet edersek onu yapmış olmak gibi kabul buyurmazdı. Günahlara ise niyet etsek bile, yapmayıncaya kadar bize günah yazılmaz. 

Bu geceye sağ olarak kavuştuysak, geçen senedeki listede adımız yoktu demektir. Ancak, her an ölüme hazır olmalıyız. Fırsat elimizde iken, böyle manevi ticareti kaçırmayalım.

Ruhumuzun gıdasına önem vermiyor, çoğu zaman aç bırakıyoruz. İşte bu yüzden huzur bulamıyor, tek kanatla kuş uçurmaya çalışıyoruz!

Ölümü yakın gören kimse her an onun hazırlığı ile meşgul olur, yalan dünyaya bel bağlamaz. Böyle bir insan tövbesini geciktirmez...

Konuşmaya başlamadan evvel söyleyeceklerimizi süzmeli, kontrol etmeliyiz. Konuştuktan sonra düşünmek neye yarar? Artık ok yaydan çıkmıştır!

Dinimiz dünyalık için kızmamayı emretmiştir. Çünkü kızmak, bağırmak, çağırmak ruha zarar verdiği gibi bedene de zarar verir. 

"Elindeki paranın kime kısmet olacağı belli değildir. Ölürsün, vârislere kalır. Kaybedersin bulanın olur. Çaldırırsın başkalarına kalır..."

"Receb, Allahü teâlânın ayıdır. Receb ayına ikram edene, saygı gösterene, Allahü teâlâ dünyada ve ahirette ikram eder."

Bırakın seneleri, nefeslerimiz sayılı, öyle bir hayat yaşıyoruz ki; her an bir nefes daha azalıyor...

Kur'ân-ı kerimde 70'ten fazla âyet-i kerîme sabrı emir ve teşvik eder. Ki bunlardan biri de "Allahü teâlâ sabredenlerle beraberdir" müjdesidir.

Kur'ân-ı kerim, kendinden önceki kitapları tasdik etmiş, fakat onların koymuş olduğu bazı hükümleri kaldırarak, yeni hükümler getirmiştir.

Nimete şükredilmezse elden çıkar. Kavuştuğumuz nimetlere çok şükredelim ki, elimizden alınmasın...