Bakan Güler 15 Temmuz'da yaşadıklarını anlattı: düşman askerine bile yapılmayacak bir muamele ile karşılaştık

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sırasında Genelkurmay İkinci Başkanı olan kendisinin ve diğer vatansever silah arkadaşlarının düşman askerine bile yapılmayacak bir muamele ile karşılaştığını bildirdi.
Güler, darbe girişiminin 8. yılı için yaptığı açıklamada, 15 Temmuz'un, 8 yıl önce demokrasiye ve milli iradeye karşı bir grup alçağın girişimiyle meydana gelen, ülke tarihindeki en büyük ihanetlerden biri olduğunu belirtti.
Bakan Güler, 15 Temmuz'un, asil milletin cesareti, engin feraseti ve ordu-millet dayanışması sayesinde kalleşlerin ihanetinden halkın iradesinin zaferine dönüştüğüne vurgu yaparak, "15 Temmuz akşamı Genelkurmay İkinci Başkanı olarak ben ve diğer vatansever silah arkadaşlarım düşman askerine bile yapılmayacak bir muamele ile karşılaştık." ifadelerini kullandı.
Askerliğin, her türlü duruma karşı teyakkuzda olmayı, mücadele disiplininden ayrılmamayı, bulunulan her ortamda azami dikkati gerektiren ve bunları bir yaşam tarzı olarak benimseten bir meslek olduğuna dikkati çeken Güler, 15 Temmuz'da, ilk andan itibaren olan biteni anlamaya ve ilişkiler ağını çözmeye odaklandığını bildirdi.
EN KRİTİK NOKTA...
Bakan Güler, şöyle devam etti:
"Bir darbe ile karşı karşıyaydık ama bu eski zamanlarda yaşanan ve aslında hiç olmaması gereken darbe girişimlerinden de çok farklıydı. 17-25 Aralık'tan beri resmi olarak devletimizin mücadele halinde olduğu radikal bir örgüt olan FETÖ mensupları tarafından gerçekleştiriliyordu. O gece asil Türk milleti, Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısı üzerine her yaştan insanıyla bu alçaklara, üstün bir cesaretle karşı durmuş, devletinin bekasına ve kendi geleceğine sahip çıkmıştır.
Aynı şekilde, asil milletimizin bağrından çıkmış Türk Silahlı Kuvvetlerimizin devletine, ülkesine bağlı şerefli mensupları da milletimizle omuz omuza vererek bu hainlere karşı kahramanca direnmiş, onlara engel olmuştur. Buradaki kritik husus; bu hainlerin silah kullanması, darbe talimatı vermesi, ordunun tamamının bu işin içinde olduğu izlenimi oluşturmaya ve milletimizi buna inandırmaya çalışmasıydı. Ancak, devletine ve milletine bağlı Şehit Ömer Halisdemir gibi vatan evlatlarımızın gösterdiği kahramanlık bu oyunu bozmuş ve bu durum darbe girişiminin akamete uğramasındaki en kritik noktalardan biri olmuştur."
15 Temmuz gecesi hainlere karşı dimdik durarak canlarını feda eden aziz şehitleri rahmetle yad eden Güler, bu uğurda gazi olan kahramanlara ve 15 Temmuz destanını yazan aziz vatandaşlara saygı ve şükranlarını sunduğunu bildirdi.
"TSK'DAN 23 BİN 859 PERSONEL İHRAÇ EDİLDİ"
Güler, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından devletin içine sızan FETÖ mensuplarına yönelik kapsamlı mücadele kapsamında Milli Savunma Bakanlığı (MSB) ve Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) bünyesinde yürütülen çalışmalarda gelinen son duruma ilişkin şu bilgileri verdi:
"Bugüne kadar TSK'dan 23 bin 859 personel ihraç edilmiş, 2 bin 292 personelin ise rütbesi geri alınmıştır. Açığa alınan ve geçici görevden uzaklaştırılan personel sayısı 245'tir. Bundan sonra da MSB olarak tespit edilen bilgi ve belgeler ışığında FETÖ ile mücadelemiz, büyük bir hassasiyetle ve tavizsiz şekilde yürütülecektir.
Öte yandan, mazisi zaferlerle dolu şanlı ordumuz, 15 Temmuz sonrası hainlerden temizlenmeye başlar başlamaz Sayın Cumhurbaşkanımızın direktifleri ile yurt içi ve sınır ötesinde büyük ve kapsamlı operasyonların icrasına yönelmiş, ülkemizin ve vatandaşlarımızın başına musallat olan terör belası bitme noktasına getirilmiştir. Aynı zamanda bu zorlu süreçte zaafa uğrayacağı düşünülen Türk ordusunun çok daha güçlendiği ve harekat kabiliyetinin arttığı tüm dünyaya gösterilmiştir. Kahraman ordumuzun elde ettiği başarılar sayesinde Türkiye, 15 Temmuz hain girişiminde bulunan şer odaklarının planlarını bozmuş, hem sahada hem masada etkin ve oyun kurucu bir ülke haline gelmiştir."
"MÜCADELE, FETÖ İLE İLTİSAKLI TEK BİR PERSONEL KALMAYINCAYA DEK SÜRDÜRÜLECEK"
FETÖ'nün yeniden yapılanma girişimlerine karşı alınan önlemler hakkında da bilgiler veren Güler, başta güvenlik güçleri olmak üzere devletin tüm kurumlarının koordine halinde diplomatik, siyasi, adli ve istihbari imkanlarını kullanarak hainlerle mücadelesini kararlılıkla sürdürdüğünü vurguladı.
FETÖ ile mücadele kapsamında; menfur darbe girişimi ve örgütle irtibat ve iltisaka ilişkin tüm iddiaların adli makamlara intikal ettirildiğini, buralarda da gerekli soruşturma ve kovuşturmaların yapıldığını ifade eden Güler, şunları kaydetti:
"FETÖ ile mücadele hukuk çerçevesinde tüm birimlerde aynı anlayış, disiplin ve kriterlerle yürütülmekte, devletimizin istihbarat kurumlarından, birimlerimizden ve diğer kaynaklardan elde edilen istihbarat ve bilgilere mutlaka gerekli işlem yapılmaktadır. Bakanlığımızın, yeni bilgi, belge ve veriler ışığında hassasiyetle devam ettirdiği FETÖ ile mücadelesi, bünyemizde FETÖ ile iltisaklı tek bir personel kalmayıncaya dek kararlılıkla sürdürülecek, TSK'nın şanlı üniformasını hiçbir hainin taşımasına asla müsaade edilmeyecektir."
1 YILDA 486 TERÖR ÖRGÜTÜ MENSUBU HUDUT BİRLİKLERİNCE YAKALANDI
Bakan Güler, TSK'nın terör örgütleri arasında hiçbir ayırım yapmadan operasyonlarını yoğun şekilde sürdürdüğüne dikkati çekerek, halkın güvenliği için hudutların dinamik ve çok yönlü etkin tedbirlerle korunduğunu ifade etti.
Sınırlarda düzensiz göçmen geçişi ile kaçakçılığın engellenmesinin yanında özellikle terör örgütleriyle mücadelenin, "hudut namustur" anlayışıyla, Cumhuriyet tarihinin en yoğun ve etkili tedbirleriyle özverili şekilde sürdüğünü ifade eden Güler, hudut birliklerinin imkan ve kabiliyetlerinin günden güne geliştirildiğini belirtti.
Hudut hattında personel takviyesinin yanı sıra teknoloji yoğunluklu sistemlerin de etkin şekilde kullanıldığına işaret eden Güler, hudut emniyetine yönelik dünya standartlarında alınan tedbirlere, milli ve yerli olarak geliştirilen sistemlerle oluşturulan hudut fiziki güvenlik sistemlerine diğer ülkelerin ilgisinin de her geçen gün arttığını bildirdi.
Bakan Güler, 1 Temmuz 2023'ten 12 Temmuz 2024'e kadar 486 terör örgütü mensubunun hudut birliklerince yakalanarak kolluk kuvvetlerine teslim edildiğini bildirerek, bunların 334'ünün FETÖ, 125'inin PKK, 21'inin DEAŞ ve 6'sının MLKP-DHKP/C terör örgütü mensubu olduğunu aktardı.
Güler, şunları kaydetti:
"'Hudut namustur' şiarıyla görev yapan TSK, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sınır güvenliğimizde etkin tedbirler almaya ilgili bakanlık ve kamu kurumları ile koordineli olarak devam edecektir. Hudutlarımızla ilgili daha önce de karşılaştığımız gibi zaman zaman yeri, zamanı ve hangi ülkeden olduğu belli olmayan ve insan kaçakçılarının reklamlarını da içeren görüntüler üzerinden asılsız iddialar ortaya atılmaktadır. Beklentimiz, 7 gün 24 saat esasına göre sınırlarımızı koruyan 60 bin Mehmetçiğimizin olağanüstü gayret ve emeğine saygı duyulmasıdır. Birçok ülke tarafından örnek alınan ve benzer tedbirlerin hayata geçirilmesi için talepte bulunulan sınırlarımızın güvenliğinden emin olmak isteyen herkesi hudutlarımızda misafir etmekten büyük memnuniyet duyacağımızı bir kez daha ifade ediyoruz."