PKK'nın Suriye'deki sözde seçimini durduran Türkiye'nin baskısı oldu

Kaynak: Anadolu Ajansı
- Güncelleme:
PKK'nın Suriye'deki sözde seçimini durduran Türkiye'nin baskısı oldu
Gündem Haberleri  / Anadolu Ajansı

Terör örgütü PKK'nın, Suriye'nin kuzeyindeki bölgelerde yapmak istediği sözde seçim ertelendi. Uzmanlar, Türkiye'nin baskılarının PKK'nın sözde seçiminin durmasında etkili olduğunu söyledi.

Uzmanlar, terör örgütü PKK/YPG'nin Suriye'nin kuzeyinde işgal ettiği bölgelerde düzenlemeyi planladığı sözde seçimi, Türkiye'nin baskısı üzerine ertelediğini, Arap aşiretleri ve Kürt Ulusal Konseyi gibi muhalif yerel dinamiklerin de sözde seçime karşı çıktığını belirtti.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfınca (SETA), araştırmacıların katıldığı "PKK/YPG'nin Gayrimeşru Yerel Seçimleri" başlıklı çevrim içi panel düzenlendi.

SETA araştırmacısı Bilgehan Öztürk'ün moderatörlüğünü yaptığı "PKK/YPG'nin Gayrimeşru Yerel Seçimleri" paneline, SETA Dış Politika araştırmacıları Can Acun ve Kutluhan Görücü'nün yanı sıra araştırmacı Dr. Ömer Behram Özdemir katıldı.

Acun, PKK'nın tarihsel bağlantıları ve stratejilerine değindiği konuşmasında, terör örgütünün, "Suriye devrim sürecindeki" kaostan yararlanarak güç kazandığını söyledi.

PKK'nın Suriye'deki sözde seçimini durduran Türkiye'nin baskısı oldu - 1. Resim

TÜRKİYE'NİN BASKISI PKK'NIN SÖZDE SEÇİMİNİ ERTELEDİ

PKK'nın, Suriye istihbaratı tarafından desteklenmiş ve örgütlenmiş bir yapı olduğunu vurgulayan Acun, terör örgütünün Suriye devrimiyle Afrin, Aynularab ve Cezire bölgelerini işgal ettiğini kaydetti.

Acun, terör örgütünün, ABD'nin desteğiyle Kuzey ve Doğu Suriye'de geniş alanlarda hakimiyet kurduğunu dile getirdi.

PKK'nın "defakto" kontrolünü hukuksal ve siyasal sürece taşımak için sözde seçim planladığına dikkati çeken Acun, toplumsal sözleşmeyi yeniden şekillendirerek bir seçim kurulu oluşturduğunu anlattı.

Acun, sözde seçimi Türkiye'nin baskısı ve demografik gerçekliklerin engellediğini belirterek, "Arap aşiretleri ve Kürt Ulusal Konseyi gibi muhalif olan yerel dinamikler (sözde) seçimlere karşı çıktı. ABD'nin de araya girmesiyle ertelendi." dedi.

PKK'nın Suriye'deki sözde seçimini durduran Türkiye'nin baskısı oldu - 2. Resim

PKK'NIN VARLIĞI ZORA SOKULMALI

Türkiye'nin, PKK'nın sözde özerk yönetimine karşı kararlı adımlar atması gerektiğini dile getiren Acun, "(Türkiye) Demografik gerçekliklere ve askeri hamlelere yatırım yaparak PKK'nın varlığını zora sokmalı." ifadesini kullandı.

PKK'nın kendini petrol gelirleriyle finanse etmeye çalıştığına işaret eden Acun, "Türkiye'nin cezalandırma harekatları, PKK'nın ekonomik kapasitesini ciddi anlamda geriletti." dedi.

Acun, Türkiye'nin, PKK'nın ekonomik model oluşturmasını engellemek için askeri operasyonlarına devam etmesi gerektiğini vurguladı.

PKK'nın Suriye'deki sözde seçimini durduran Türkiye'nin baskısı oldu - 3. Resim

ÖRGÜTSEL SİSTEMİ DEMOKRATİK KILIFA UYDURMA ÇABASI

SETA Dış Politika araştırmacılarından Görücü, PKK'nın uzun yıllardır Suriye'de bir "devletçik" inşa etmeye çalıştığını, geçen yıl sonunda "toplumsal sözleşme" ile bu süreci pekiştirmeyi hedeflediğini belirterek, şunları söyledi:

"Yerel seçimler düzenleme amacıyla belediye kanunu ve belediye seçim kanunu çıkardılar. Bu kanunlar incelendiğinde, PKK'nın örgütsel sistemini demokratik bir kılıfa uydurduğu görülmektedir. Belediye başkanlarının PYD üyesi olma zorunluluğu gibi maddeler, seçimlerin PKK kontrolünde kalmasını sağlamaktadır."

Sözde seçimlerde 5 binden fazla aday olduğu belirtilmesine rağmen hiçbir adayın isminin kamuoyuna açıklanmadığına dikkati çeken Görücü, "PKK, 3 milyon seçmen olduğunu iddia ediyor, bu da nüfusun 6 milyon olduğunu varsaydıklarını gösteriyor. Ancak yerel kaynaklar, bu sayının gerçekçi olmadığını ifade ediyor." dedi.

Görücü, Suriye Kürt Ulusal Konseyinin (ENKS) sözde seçimlere katılmadığını, katılan partilerin ise PKK'nın kontrolündeki partilerden oluştuğunu aktararak, "PKK, çok partili bir düzen izlenimi oluşturmaya çalışsa da seçimlerde sadece kendi belirlediği adayların ve partilerin yer almasını sağlıyor." ifadesini kullandı.

Sözde seçimlerin ertelenmesinin, Türkiye'nin baskısı ve yerel dinamiklerin etkisiyle gerçekleştiğini vurgulayan Görücü, "PKK'nın kontrol ettiği bölgelerde, Arap nüfusu yüzde 85 civarında olup, Kürt nüfusu yüzde 10-15 arasında değişiyor. Bu demografik yapı, PKK'nın gerçek anlamda demokratik bir seçimde kazanma şansını azaltıyor." diye konuştu.

Görücü, terör örgütü PKK'nın, sözde seçimle uluslararası meşruiyet kazanmayı ve Suriye'deki kontrolünü pekiştirmeyi amaçladığını söyleyerek, Türkiye'nin kararlı duruşu ve demografik gerçeklerin bu süreci engellediğini belirtti.

PKK'nın Suriye'deki sözde seçimini durduran Türkiye'nin baskısı oldu - 4. Resim

TÜRKİYE 30 KİLOMETRELİK DERİNLİK SAĞLAMALI

Suriye'de düzenlediği Bahar Kalkanı Harekatı ile Türkiye'nin askeri kapasitesini ve etkinliğini gösterdiğini belirten Görücü, "Bu operasyon, Türkiye'nin Suriye sahasında ne kadar ilerlediğini ve askeri yeteneklerini artırdığını ortaya koymaktadır. Türkiye, Suriye'de 30-40 kilometre derinliğe kadar askeri operasyonlar gerçekleştirerek, PKK'ya karşı önemli bir stratejik avantaj sağlamaktadır. Irak'ta da benzer operasyonlar sürdürülmektedir." diye konuştu.

Görücü, Suriye'de Kürt nüfusunun yoğun olduğu bölgelerde 30 kilometre derinlik sağlandığında, PKK'nın etkinliğinin büyük ölçüde azalacağı değerlendirmesinde bulunarak, bunun Türkiye'nin stratejik hedeflerine ulaşmasını kolaylaştıracağını söyledi.

Suriye rejiminin kontrol ettiği bölgelerde ciddi yıkıma neden olduğuna, bu bölgelerde yaşayan insanların göç etmeye devam ettiğine işaret eden Görücü, "Türkiye, Suriye'deki istikrar ve yeniden inşa sürecini desteklemeli, aksi takdirde göç ve diğer sorunlarla karşılaşmaya devam edecektir. Rejimin kontrolündeki bölgelerde istikrar sağlanmadan, Türkiye'nin bu sorunları çözmesi zor olacaktır." ifadesini kullandı.

ABD'nin bölgeden çekilmesi halinde Türkiye'nin Suriye'deki pozisyonunu güçlendirmesi gerekeceğini kaydeden Görücü, "ABD, Irak'ta olduğu gibi Suriye'den de çekildiğinde, geride kalanları zor durumda bırakma eğilimindedir." dedi.

Görücü, "PKK'nın Suriye rejimiyle ekonomik ve askeri işbirliği" yaptığını söyleyerek, petrol satışı ve diğer mali ilişkilerin terör örgütünün varlığını sürdürmesine yardımcı olduğuna dikkati çekti.

Türkiye'nin Suriye'de ve Irak'ta PKK'ya karşı yürüttüğü askeri operasyonların, bölgedeki stratejik hedefleri gerçekleştirmek için önemli olduğunu vurgulayan Görücü, "Suriye'nin yeniden inşası ve istikrarı, Türkiye'nin ulusal güvenliği ve ekonomik çıkarları için kritik öneme sahiptir." ifadelerini kullandı.

TERÖR ÖRGÜTÜ PKK'NIN SÖZDE SEÇİM DURUMU

Araştırmacı Özdemir de PKK'nın Suriye'deki sözde seçim girişiminin ve bölgedeki genel siyasi durumun detaylı analizini yaptı.

Bölgede demokratik bir siyasi kültür veya seçim geleneğinin bulunmadığının altını çizen Özdemir, bunun, terör örgütü PKK'nın sözde seçim planının sadece bir mizansen olduğunu gösterdiğini vurguladı.

PKK'nın işgali altındaki bölgelerde Kürt nüfusunun yüzde 10-15 civarında olduğunu, büyük çoğunluğu Arap nüfusunun oluşturduğunu hatırlatan Özdemir, bu demografik yapının PKK'nın demokratik seçimlerde kazanma şansını azalttığını söyledi.

Özdemir, "Seçimlerin şeffaf ve adil olabilmesi için güvenilir bir nüfus sayımının yapılması gerekmektedir ancak Suriye'de bu mümkün değildir." dedi.

Sözde seçime ABD ve Avrupa'nın rolüne değinen Özdemir, şöyle devam etti:

"ABD'nin PKK'yı seçim konusunda teşvik ettiği belirtilmektedir. Ancak bu destek, uzun vadede sürdürülebilir bir yapının oluşmasına yetmemektedir. PKK'nın yerel seçimlerle meşruiyet kazanma çabası, ABD'nin stratejik desteğiyle mümkündür."

Özdemir, ABD'nin bu desteğinin Türkiye'ye olan husumetlerinden kaynaklandığını belirterek, Avrupa hükümetlerinin de PKK'yı radikal unsurların kontrolü ve mülteci krizleri üzerinden desteklediğini aktardı.

PKK'nın, Suriye'de uzun vadeli bir devlet yapısı kurma çabasında başarısız olduğunun altını çizen Özdemir, bölgedeki PKK yapılanmasının daha çok askeri ve güvenlik temelli olduğunu, sivil bir yönetim inşa edemediğini vurguladı.

PKK'nın Suriye'deki sözde seçimini durduran Türkiye'nin baskısı oldu - 5. Resim

EN ÖNEMLİSİ TÜRKİYE'NİN STRATEJİK POZİSYONU

Özdemir, Türkiye'nin PKK'nın bölgedeki etkinliğini azaltmak için askeri ve siyasi hamleler yaptığını vurgulayarak, Türkiye'nin savunma sanayisi ve askeri kapasitesinin giderek arttığını ve bunun da PKK ve destekçileri için caydırıcı bir unsur oluşturduğunu söyledi.

Türkiye'nin ekonomik kırılganlıklarını azaltmasının ve askeri operasyon kabiliyetini artırmasının PKK'ya karşı daha etkili mücadele edebilmesini sağladığını söyleyen Özdemir, rejimin rolüne değindi.

Özdemir, "PKK, Kamışlı gibi bazı şehirlerde güçlüdür ancak genel olarak nüfusu az ve etkisi sınırlı olan bölgelerde etkindir. Rejim, PKK'yı muhalifleri ezmek için kullanmaktadır ve PKK, Araplar dışındaki bölgelerde güçlüdür." diyerek, rejimin Türkiye için bir tehdit oluşturduğunu ve PKK'nın işlevini İran müttefiklerinin üstlenebileceği değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin, PKK ile mücadelede İran ve diğer destekçileriyle dolaylı bir çatışma yaşadığını kaydeden Özdemir, idari kabiliyeti kaybetmiş Suriye rejiminin de ciddi bir inşa sürecine ihtiyaç duyduğuna, rejimin uyuşturucu ve insan kaçakçılığı gibi yasa dışı faaliyetlerle ayakta kalmaya çalıştığına işaret etti.

Bu durumun Ürdün gibi komşu ülkelerde güvenlik sorunlarına neden olacağının altını çizen Özdemir, "Arap ülkeleri, Suriye rejimi ile normalleşme sürecine girmiştir ancak bu süreç, rejimin mevcut yapısıyla başarılı olamayacaktır." dedi.

Özdemir, Ürdün'ün Suriye'den gelen uyuşturucu ve insan kaçakçılığı nedeniyle zarar gördüğünü vurgulayarak, "Ürdün, Suriye ile normalleşmenin fayda sağlamadığını fark etmiştir ve bu süreci durdurmuştur." ifadesini kullandı.

Suriye rejiminin dış desteklerle ayakta kaldığını ve kendi başına ciddi bir değişim gerçekleştiremediğini belirten Özdemir, "ABD ve Avrupa, Suriye rejimi ile doğrudan bir ilişki kurmaktan kaçınmaktadır. Arap ülkeleri, rejimi normalleştirme çabalarında başarılı olamayabilir." değerlendirmesinde bulundu.

PKK'nın Suriye'deki sözde seçimini durduran Türkiye'nin baskısı oldu - 6. Resim

Kaynak: Anadolu Ajansı

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...