Beled-ül enbiya ve evliya, beldemize sahip çıkalım

A -
A +

1) Şanlıurfa peygamberler ve evliyalar şehridir.  Başta Cedd-ül Enbiya İbrahim ve birçok peygamberin (aleyhimüsselâm) burada bulundukları rivayet edilmektedir. Ayrıca başta Hayy ismi ile maruf Hayat-ül Harrani ve birçok evliya-i kiramın da burada bulundukları malumdur.

 

2) Dünyanın en eski şehirlerindendir.

 

3) Dünyanın en eski üniversitesi "Harran" Harran’dadır.

 

4) Türkiye'nin en büyük ovalarından biri de Harran’dadır.

 

5) Türkiye'nin en büyük barajı GAP buradadır.

 

6) Turizm bakımından da oldukça zengindir. Göbeklitepe, Halil'ür-Rahman da (Balıklı Göl Aynzeliha-Dergâh-Urfa Kalesi), Eyüp Peygamber (aleyhisselam) makamı, Halfeti Antik Kent, Şuayb Şehri, Eyüp Nebi Ziyaretgâhı, Soğmatar, Harran Harabeleri, Evleri, Birecik’te Fırat, Belkıs’ın Tahtı, Kalesi daha burada zikredemeyecek kadar çoktur.

 

7) Türkiye'nin en zengin mutfaklarından biri de yine Şanlıurfa’dır.

 

Toprağının kalitesinden yetişen mahsuller de kalitelidir. Buğdayı, fıstığı, taze biberi, öğütülmüş isotu, meşhur tatlıcıların olmazsa olmazları Urfa Yağı (Sadeyağ ayranı alınmış küçük baş tereyağı) başlıcalarıdır.

 

“Balık suda yaşar suyu bilmez" derler; maalesef. Memleket her bakımdan tıkanma noktasına gelmiş her geçen gün daha da kötüye gidiyor acilen imar, iskân ve ıslah çalışmaları yapıp yeni projeler üretmeli...

 

* Yollar yetersiz yeni yollar açılmalı; yeni güzergâhlar tespit edilmeli.

 

* Tarım alanları hoyratça bilinçsizce kullanılıyor sulanıyor buralara birçok yapılar yapılıyor bunların önüne geçilmeli müsaade edilmemeli halkı bilinçlendirmeli.

 

Siyonistler ve iş birlikçileri, bu verimli topraklara coğrafyaya göz dikmişler farkında değiliz gafletteyiz her bir toprak tanesi altından daha kıymetlidir basiretimiz kapalı, iş işten geçmeden ne zaman anlayacağız?

 

* Devlet kurumlarını, hastaneleri vesaireyi şehrin merkezinden taşımak lazım tabii ki bu bir süreçtir "zararın neresinden dönülürse kârdır" şehri rahatlatmak nefes aldırmak lazım şehir sıkışmış vaziyette buralara ulaşımı da projelendirmek lazım.

 

* Araçları park edecek yer yok şehrin gerekli noktalarına (fizibilite yapıp) çok katlı devasa otoparklar yapılmalı ücreti de uygun olmalı gerekirse ücret alınmamalı.

 

* Yeni iş ve yerleşim yerlerine fazlası ile otopark mecburiyeti getirilmeli ruhsat iskân verilmemeli gerekirse fazla kat verilmeli cazip hâle getirilmeli...

 

* Gecekonduları ve 30/40 yılın üzerindeki yapılarda kentsel dönüşüme gitmeli mevcut ikametleri yeni yerleşkeler yapıp buralara taşımalı. Çevreleri de yeşil alanlara dönüştürülmeli ve en elzem işler için kullanmalı.

 

* Memleket ve millet hakkında birçok ciddi dedikodu yayılıyor bir yetkili Allah için çıkıp bunlara bir açıklık getirmiyor; mesela TOKİ’nin Karayollarında üç yıldır yaptığı boş duran üç yüz dairenin akıbetleri yeni anlaşıldı, günaydın!

 

* Şehircilik imar ulaşım vs. bakımından başarılı şehirlerimizden örnek alınmalı.

 

Son olarak: Bir Şehr-i Emini kaçırdık kıymetini bilemedik; Allah ikincisini lütfetti dürüst mert sözünün eri kısa bir zamanda masrafları yarıya düşürdü. Bir şeyler yapmak istiyor; arife tarif gerekmez anlayan anlar. Dedikoduları bırakalım önünü açalım çalışmalarına destek olalım köstek olmayalım zira kişiye "her duyduğunu konuşması günah olarak yeter" buyruluyor. Düşüncelerimin değerlendirilerek gereğinin yapılmasını ve bunlara yer veren gazetemiz Türkiye'ye ve bunları çok zaman yayınlayan Feridun Ağabey'e şükranlarımı sunuyorum. Saygılarımla...

 

     Musa İshakoğlu-Şanlıurfa

 

 

Biri de çıkıp “düşün artık ineklerin yakasından” demiyor!

 

 

"Yeni dünya düzeni" denilen sapkınlığın adımları içinde “hayvanların” katledilmesi de var. Evet, hayvanları istemiyorlar. Ama hangi hayvanları? Tavukları, horozları, inekleri, koyunları… Pek tabii insana, doğaya faydası bulunan hayvanları istemiyorlar. Bakın kuş gribi adı altında milyonlarca tavuk katledilirken hayvanseverim diyen kim direndi ki? Kim basın açıklaması yaptı ki? İnekler iklime zarar veriyor diyorlar da bir hayvansever de çıkıp “düşün bu ineklerin yakasından” demiyor! Bu ülke milyonlarca kuduz aşısı satın almış, dünya genelinde bu kadar kuduz aşısı yapılan başka bir ülke yok. Mama ihaleleri kasaları dolduruyor. Bir sene içinde birçok çocuk parçalanarak öldürüldü, katledildi. O yeni dünya düzeni hayalcileri senin sokaklarının güvenli olmasını ister mi? Akıl edebilen ediyor, akıllı insan görüyor. Ama insan düşmanlığı da onlara has bir durum değil. Bu milletin değerlerine örfüne ahlakına düşmanı niceleri de bu milletin içinde yaşamaya devam ediyor! Böyle bir zillet ki yazıklar olsun!

 

     Serhat Arvas

 

 

Bu sanatkâr, sanatını icra için yardım arıyor

 

 

Bir önceki cuma günü bir okuyucumuzun tezhip ve hat sanatı yapmak üzere malzeme alma konusunda maddi imkânsızlık yaşadığını ve yardım talep ettiğini belirtmiştik. Okuyucumuz bu konuda herhangi bir yardım talebi gelmediğini bildirince “galiba konu anlaşılmadı” düşüncesiyle okuyucumuzun çağrısına yardım cümlesiyle yeniden yer veriyoruz.

 

“Feridun Ağabey, öncelikle emeği geçenlerden Allahü teâlâ razı olsun. Son çare olarak bu köşeye yazmak fikri aklıma geldi. Maddi ve manevi olarak zor durumdayım. Eşim ve ailesinden hiçbir destek göremiyorum. Kendi kendime çabalamaya kalkıştıkça yarı yolda kalıyorum. Tezhip ve hat sanatında becerim var. Bu yolda kendimi ilerletip maddi kazanç sağlamak istiyorum fakat malzemeleri almaya imkân bulamıyorum. Bir arkadaşımın malzemeleriyle çalışıyorum. Bu şekilde bir yere kadar oluyor, çok eksiklerim var. Yardımsever büyüklerimden Allahü teâlânın rızası için maddi destek bekliyorum.”

 

     Rumuz: "Elif"

 

 

 

Anlat Derdini Feridun Ağabey'ede önceki yazılar...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.