Bir adam; Halid bin Velid radıyallahü anha "Falanca adam senin hakkında konuştu" diye söyledi.
Hazreti Halid: "Kendi sayfasıdır, istediği ile doldurur" dedi.
Bir adam; Vehb bin Münebbih hazretlerine: "Falanca adam senin hakkında konuştu" diye söyledi.
Hazreti Vehb: "Şeytan senden başka elçi bulamadı mı?" dedi.
Bir adam Ali bin Hüseyin'e: "Falanca adam senin hakkında konuştu" dedi.
Ali bin Hüseyin: "Eğer benim hakkımda söyledikleri doğru ise Allah beni affetsin. Eğer doğru değilse Allah onu affetsin" dedi.
Bir adam; İmam Şafii hazretlerine "Falanca adam senin hakkında konuştu" dedi.
İmam Şafi: "Eğer doğru diyorsan sen dedikoducusun. Eğer yalan söylüyorsan sen fasıksın" dedi.
Bir adam; Bir âlime "Falanca adam senin hakkında konuştu" diye söyledi.
Âlim: "O bana ok attı ama isabet ettiremedi. Sen ise oku getirip kalbime sapladın" dedi..
***
Sordular terziye:
– Hayat nedir?
Dedi;
– Ruhun söküklerini TÖVBE ipliğiyle dikmek...
***
Bahçıvana sordular:
– Hayat nedir?
Dedi;
– İMAN ışığı altında yerin kalbine aşk tohumu ekmek...
***
Arkeoloğa sordular:
– Hayat nedir?
Dedi;
– İçteki CEVHER'i çıkarmak için cana kepçe atmak...
***
Aynacıya sordular:
– Hayat nedir?
Dedi;
– TEVEKKÜL sileceği ile kalbin tozunu silmek...
***
Manava sordular:
– Hayat nedir?
Dedi;
– GÖNÜL kasasına en güzelleri yerleştirmek...
***
Temizlikçiye sordular:
– Hayat nedir?
Dedi;
– UMUT süpürgesiyle gamları silip süpürmek...
***
Dervişe sordular:
– Hayat nedir?
Dedi;
– MUTLULUK asasıyla MAHZUN yürekleri güldürmek...
dedi…
Ninem diyor ki; Danışan dağlar aşmış, danışmayan düz ovada yolunu şaşırmış.
Halime Gürbüz'ün önceki yazıları...