20 dakikalık Alanzinho farkı!

Anlı şanlı Lemerre, Ankaragücü'ne ne verir bilmem! Ama gerçek şu ki, bizim Şenol Güneşşapkasından tavşan çıkaran bir sihirbaz gibi... ''Okus pokus''dedi, bir devre arası pansumanıyla uyuyan Trabzonspor'u umutsuzluk denizinden alıp Umut dolu bir hayale taşıdı, helal olsun! Pardon...Önce 33 yıllık meslek hayatımda dün yaşadığım şaşkınlığı anlatarak gireyim yazıya. Bu nasıl bir şey hala çözebilmiş değilim! Allah aşkına biri bana söylesin. futbol markasının ederi, bu ülkede hiç böylesine ihtişamlı bir gün yaşadı mı? Sanmam! Ama?.. Gördüğüm bir şey var ki, KDV'si, organizasyon ve federasyon payı ile 413 milyon doları bulan bir ihalenin akşamında oynanan A.Gücü - Trabzonspor arasındaki kupa mücadelesinin ilk yarısı inanın futbol adına bir umutsuzluk vesikasıydı! Utandım, sıkıldım; yazık!.. Allah için A.Gücü orta alanı iyi parselledi, önde baskı yaparak Trabzonspor'un ileri doğru oynamasını engelledi. Trabzonspor'un sözüm ona çözüm üretecek kramponları, Colman'ı, Engin'i, Serkan'ı ve Cale'si bunu kırmayı başaracak organizasyonu bir türlü yapamadılar. Oysa, kupa serüveninde G.Saray yenilgisinden sonra Denizli Belediye'yi gole boğan Trabzonspor bu değil miydi? Yazık!.. Yattara'yı, Tayfun'u ''yoklar''arasında saymanın anlamı var mı, tek eksik Afrika Kupası'ndaki Song değil mi? Ama, hayır sanki Song'suz Trabzonspor havası kaçmış gazoz gibiydi!.. Egemen'li, Giray'lı savunmanın göbeği Amerikan futbolcuları gibi, gereksiz sertlikler yapıp, gereksiz kartlar gördüler! Ama ikinci yarı o takım gitti yerine futbolun rengini ve keyfini ortaya çıkaran Trabzonspor geldi. Tabii, Alanzinho farkıyla... İlk yarının uyuyan adamı ikinci yarıda bir dev olup çıktı, Baki ezdi geçti, Umut'u gole taşımakla kalmadı, bir gol de kendi atıp, ''Ben görevimi yaptm'' dercesine kenara çekildi. Sonuçta Trabzonspor yağmur, bulut derken kötü başladığı maçı Umut'lu bitiren taraf olarak kupada doğru sağlam bir adım daha attı. Tebrikler! Ama, ilk yarıdaki oyunuyla kafalarda şimşek gibi çakan bir çok soru işareti de bıraktı!